- 625 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
ÇAREM ANKARA
Fakirdi ama babaydı
Karısı birde kızı vardı
Üstelik çok hastaydı
Derman için yaraya
Gidecekti Ankara’ya
Yol parasını aldı muhtardan
Bir an için kurtuldu bu dardan
Yolculuk için gitti otogara
On sekiz saat sonra Ankara
Otobüste geçmiyordu zaman
Yollar vermiyordu aman
Saat durmuş hareketsizdi salise
Koşup gidecekti o koca meclise
Delik ayakkabı yırtık elbise
Varıp girecekti sıraya
Gidiyordu Ankara’ya
Kızını anlatacak
Bir bir derdini dökecekti.
Bu hayat nasıl geçmişti bilmedi
Doğduğundan beri hiç gülmedi
Anası doğduğunda ölmüştü
Babası güya onun için evlenmişti..!
Ne zor günlerdi onlar
Bilmeyenler beni nasıl anlar
Gözyaşları süzüldü
Gördüğü rüyada
Derdi biter miydi
Bu kahpe dünyada...
Rüya girdi araya
Gelmişti Ankara’ya
Ben gülmedim
Bari çocuklarım gülsündü..
-Fakirlik dedi,yüksündü
Ne yapalım Haktan gelen duruma
Vekilim çare olur belki yavruma
Meclis benziyordu saraya
İlk gelişiydi Ankara’ya
Acep bu halimle alırlar mı içeri ?
Dinlerler mi derdimi görürler mi naçarı ?
Ölürdü de anlatırdı derdini
Yoktu bu işin kaçarı
Zor bela girdi vekilin odasına
Selam verdi yanaştı masasına
Önü düğmeli kasketini çıkardı
İçinden Mevla’sına yalvardı
Telefon bitse de başlasam konuşmaya
Boncuk boncuk terler döküldü yanağına
Evet buyurun dedi vekil
-Yavrum dedi çok hasta
İlik kanseri oldu küçük yaşta
Tedavi gerekir yavrucağa
Elde yok avuçta yok
Tek çarem önce Allah sonra sizsiniz
Vekil sert bir şekilde
-Her gelen aynı şeyi söylüyor
Kimi hasta kim ise ölüyor.
Biz hangisiyle uğraşacağız
Bırakırsanız çalışacağız.
Gemi oturmuştu karaya
Nerden gelmişti Ankara’ya
Peki beyim dedi kalktı
Gözleri çakmak çakmaktı
Dokunsalar ağlayacaktı
Bu işin altından nasıl kalkacaktı
Yavrusuna ne diyecekti
Tedavi olmazsa bitip eriyecekti
Baktıramadım yavrum seni
Derdine çare bulamadım
Sana layık baba olamadım
Son çaremizde kurudu
Ama Allah büyüktü
Bu ne zor bir yüktü
Demişlerdi bu iş bakar paraya
Boşuna gidersin Ankara’ya
Son çaresiydi Ankara
Bahtı kara yazısı kara
Çıkardı yaktı bi cigara
Allahım niye böyle oldu
Vurdu yerdeki taşa gözleri doldu
Ne yapacaktı
Nasıl eli boş gidecekti köye
Gideli bir hafta olmuştu
Çalmadığı kapı kalmamıştı.
Telefon kartını takıp alo dedi
Hanımı ağlıyordu
İçerden sesler geliyordu
Bey dedi hıçkırdı
Ne var Hacer ne oldu
Avazınca bağırdı
Yavrum dedi hanımı
Aldı rabbim bizden onu
Böyle mi olacaktı bu işin sonu
Çaresiz baba diz üstü çöktü
Sayısız kere öksürdü
Kızım,kınalı yavrum dedi
Çırpındı ağzından kan geldi
Buluşuruz yavrucuğum
Buluşuruz Ruhi mahşerde
Çaredir ebedi hayat her derde
Cansız yığılan garibi görenler
Düştüler yaygaraya
Bilmediler ne için gelmişti
Şu koca Ankara’ya