"KEŞKE"
Saat sabah beşe çeyrek var . Yaklaşık bir buçuk saat sonra alarm çalacak . Uyumadım , uykum yok . Başımda müthiş bir ağrı var düşünüyorum : Kendimi , hayatımı ... Keşkelerle dolu bir hayatım var . İnsan zaten keşkelerle ve hayallerle yaşar . Olmayacağını bile bile . "Keşke" kelimesi kimi zaman pişmanlık kimi zaman ise bir hayatı ifade eder . Yalnız kaldığında daha çok hayal kurar insan , daha fazla "keşke" der . Keşke , keşke yapmasaydım , keşke gitmeseydi , keşke öpseydim , sarılsaydım doya doya ve keşke gitme diyebilseydim de beraber olsaydık der ve bundan sonra hayal kurmaya başlar . Beraber olsaydık başımı yaslayıp omzuna film izleseydik , el ele tutuşup sahilde martılara simit atsaydık . Acıları , dertleri , sıkıntıları unutup yavaş yavaş tırmansaydık mutluluğun basamaklarını...
Yüreğinin sesini mi dinlemeli insan , yoksa o an için aklına ilk geleni mi yapmalı ? Off ! Saat beş . Keşkeler Sardı etrafımı , odamda darmadağın hayallerim uçuşuyor . Giden geri gelir mi ? Gelecekse neden gitti ? Bu kadar kolay mıydı gitmej ? Keşke beraber olduğumuz vakitleri daha iyi değerlendirseydik... Artık şunu çok iyi biliyorum ; insan sevdiklerinin değerini kaybedince anlıyor ve kaybettiklerini "keşke"lerle anıyor..
Savaş ALGAN