KİTAP
MÜZİK
ATÖLYE
- 497 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
Evlenmeye ehliyet!...
Demiştim ya, acaip fikirlerim vardır diye, onlardan biridir bu da...
Evlenmek isteyenler hepatit B, aids gibi testlerden geçiyor ya, aynı zamanda bence ehliyet sınavlarında olduğu gibi kurslara tabi tutulmalı…
Eş olma becerisine sahip midirler, müstakbel eşleri ile uyum halinde midirler, ortak hedefler belirleyebilecek midirler…
Psikolojik, anatomik olarak hazır mıdırlar?
Kişiliklerini tamamlamışlar mıdırlar?
Birbirlerinden bekledikleri uyumlu mudur?
Yoksa sırf hormonlarının etkisiyle mi birbirlerinin çekim alanına girmişlerdir?
Sağlıklı bir aile kurma yetisindeler midir?
Offff… Bu açılardan bakılırsa, kimse evlenmesin mi?
Öffff… Evet tam da bunu demek istiyorum!...
Kimsenin hiç kimsenin hayatını karartmaya hakkı yoktur!
Olamaz!
Olmamalıdır…
Nice ehliyetsiz kişiler evlenip de, evlilik cüzdanlarının arkasına sığınıp da, nice tek kurtuluşu evlenmekte bulan ve de en acısı gelinlikle çıkarsın ama cesedinle dönersin diyerek uğurlanan, namusuna halel gelmesin diyerek hiçbir erkek tanımasına izin verileyen ama hiç tanımadığı bir adam namusuyla evlenmek istiyor diye onay veren ve de adabınca gerdeğe sokan…
Erkek eli değdirmemiş kızını imza karşılığı adamın koynuna sokan!... Ebeveynler!...
Kız, ya da oğul da fark etmez, bence… De… Genelden örnekleyeyim istedim, sadece…
Sonuç itibariyle, ne olur, hadi söyleyin, kimlerimizin, kaç tanıdığımızın, kaç komşumuzun…
Kaç yetişkin varsayılan kadın ve erkeklerin ve de…
Kaçlarca çocukların canı yanmadı ki???
Hatta…
Evlenme yetisi kazanan her insanın ana-baba yetisi kazandığına dair de bir görüşüm kesinlikle yok!
Evlenme yetisine sahip olup da sağlıklı olarak evliliklerini sürdürebilen eşlerin de anne-baba olma yetisi için ayrıca bir sınavdan geçmelerini düşünmekteyim ki, okuyan bir takım kişiler “ohha” diyeceklerdir muhtemelen ama, kusura bakmasınlar ısrarla bunu savunmaktayım!...
Sınavlardan geçemeyenler ne olacaklar sorusuna gelince…
Geçene kadar çalışacaklar, arkadaşlar!
Başka yolu yok!
Tedavi mi olunacak, olunacak tabi ki…
Terapi mi alınacak?
Elbette…
Fikirler mi değişecek?
Değişebiliyorsa, elbette…
Şu bir gerçektir ki, yanlış yetiştirilmelerden…
Kişilik bozukluklarından…
Anatomik problemlerden…
Psikolojik sorunlardan… Dolayı, kimse, ama kimse, bir başkasına yüklenmek durumunda olamaz…
Ana da olsa… Baba da…
Eş…
Ya da kardeş…
Kız da…
Oğul da..
İtiraf edelim arkadaşlar, canı yanmayan kaç kişi var?
Baştan almak gerek o zaman!...
Doğru kişi… Doğru zaman… Doğru ilişki… Doğru aile…
Genetik problemler…
Milyonda birlik hastalıklar…
Onlar da kontrolümüz dışındalardır ki, öğrenmemiz gereken bir şeyler olduğu için yaşanılıyorlardır, almamız gereken dersler vardır, elbette…
Ehliyeti olup da kaza yapan kişilerin de durumu farksız mı sizce?
Gülgün Karaoğlu
Kasım, 18/07
YORUMLAR
öncelikle bu yazı için teşekkür ederim.
evliliğin hala basit bir müesseseden ibaret görüldüğü ,koca dayağının meşru sayıldığı ,aldatmacaların saklanıp anlatılmadığı toplumumuzda bu neden bir çözüm olmasın.
Gerçekten insanların birbirinin hayatını karartmaya hakkı yok..
Size sonuna kadar katılıyorum.Tebrikler..
Özellikle anne-baba olma ehliyetiyle ilgili kısmına takıldım yazında.Ve kesinlikle de katılıyorum..Bunun bir sınavı olmalı.En zor şartlarda denenmeli kadın ve erkek..Bu nasıl olur,nerede olur bilemem .(Onu uzmanlara bırakıyorum)
Çünkü bir erkekten çok iyi bir sevgili olur ama eş olamaz.Ya da çok iyi bir ev erkeğidir ama babalığı beceremiyordur.
Kadınlar içinde aynı şey geçerli.Çok iyi ,muhteşem bir hatundur amma analığı beceremiyordur.
Ama ne yazıktır ki biz bir İNSAN dan o kadar çok şey bekliyoruz ki.Doğru insan,doğru zaman,doğru bilmem ne derken de zaman akıp gidiveriyor.
