- 3270 Okunma
- 11 Yorum
- 0 Beğeni
ESKİŞEHİR
23 Nisan’ı fırsat bilerek hafta sonunu değerlendirmeye karar verdik.
Uzun zamandır düşünüyordum; Eskişehir’i görmeyi ve Porsuk çayının etrafında yürümeyi..
Kızım Antonina turu önerdi ve araştırarak turun çok iyi olduğunu öğrendik.
Cumartesi sabah 7 de Haydarpaşa’dan kalkıp 7.15 de Bostancıya uğrayan trene çoçuklar gibi sevinçle bindim.
Çünkü çoçukluğumdan beri hiç tren yolculuğu yapmadım. Öyle ki Cuma gecesi heyecandan uyuyamadım.
Trende keyifli bir kahvaltının ardından saat 11’de Eskişehir’e vardık. Dört saat o kadar kısa geldi ki anlatamam ..
Önce Eskişehir Müzesini ziyaret ve İlk Türk otomobili Devrim arabasını ve Tren Garını gördük.( 15-17 Mayıs 1961 tarihle arasında düzenlenen Otomobil Endüstrisi Kongresinin açılış konuşmasını devlet başkanı Cemal Gürsel yapmıştır.
Ve hemen ardından otobüsümüze binerek şehir turuna başladık.
Belediye başkanı Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen ve öğrencilerinin heykel çalışmalarını gördük. Bu heykeller Kızılcıklı ve Doktorlar caddesinde yer alıyorlardı.
Daha sonra Porsuk çayında tekne keyfi yaptık. Kendimi Venedik kanallarında hissettim .
İnanılmaz güzeldi ve çeşitli renklere boyanmış sayamadığım köprülerin altından geçtik..
Öğlen yemeği molasının ardından Cam müzesi, ( Büyükşehir belediyesi, Anadolu Üniversitesi, Cam Dostları Grubunun işbirliği ile kurulmuştur. 42 cam sanatçısının eserleri sergilenmektedir. Görülmeye değer işlenmiş çeşitli yöntemlerle yapılmış cam objeler harikaydı, gözlerimin önünden hiç gitmiyorlar...)Lüle taşı müzesi ve Cumhuriyet Tarihi Müzesini ( müzede, Türkiyenin kuruluşunun anlatan 130 fotoğraf, Mustafa Kemalin çeşitli dönemlere ait portresi ....)gezdik.
Ve bir saatlik moladan sonra tekrar turumuza devam ettik..
Odun pazarı evleri;Eskişehir’in ilk yerleşim yerini oluşturan Osmanlı döneminden kalma tarihi evlerdir.Safranbolu, Beypazarı gibi yerlerdeki mimari özellik ve motifleri taşıyorlardı.
Kurşunlu Cami ve Külliyesi;1525 yılında yapılmış, cami, 20 odalık zaviye, öğretim yeri, misafir yeri, misafir odaları, imaret ve medrese olarak bilinmektedir.
Atlhan el sanatları çarşısı; 675 m2 lik bir yeri kaplayan Atlıhan mimari özelllikler taşımaktadır.İki kattan oluşuşan Atlıhan’da lüle taşı, gümüş, toprak kap, cam atölyeleri ile el sanatları ürünlerinin teşhir ve satışının yapıldığı dükkanlar yer almaktadır.
Daha sonra rehperimiz bir saatlik serbest zaman verdi ve o bir saat diliminde ufak tefek yöreye ait hediyelikler alarak otelimize yorgun bir halde döndük.
Ertesi gün bir saatlik yolculuktan sonra Seyitgazi’ye geldik ve Battal Gazi Külliyesini ziyaret ettik.
Çok etkileyici bir külliye ardından Şucaeddin -i Veli Külliyesini ziyaretten sonra tekrar şehrimize geri dönerek Porsuk çayının kenarında bir restoranda meşhur çiğ böreklerini karnımız çok acıktığı için iştahla yedik.
Daha sonra Bilim ve Sanat Parkına geldik. Eskişehir’in Sazova Mahallesinde 400 bin metrekare üzerine kurulu park.
Bu alanda Masal şatosu, Santa Maria Gemisi, (Belediye başkanının denizi bu şehre getireceğim dediği 25 bin metrekarelik bir gölette yüzen ) Deney müzesi, Nuhun gemisini gezdik ve park çevresini dolaşan mini buharlı tren ile 15 dakika turladık.
Ardından Anadolu Üniversite Kampüsünün içinde bulanan Japon bahçesini dolaştık... Keşke orada öğrenci olsaydım ve bu harika üniversite’de okuyabilseydim...
Nasıl geçti o güzelim saatler , o güzelim günler.....Anlayamadım ve kendimi Cumhuriyet Treninde buldum..
Tren’imiz 16.45 de hareket ederek 21.20 de Bostancı’ya vardı...Güzel bir kültür turu yapmanın keyfiyle evimize gelmiş olduk..
Tek sorun havanın çok soğuk olmasıydı.
Eğer bu turu yapacak olan arkadaşlar varsa önerim; Mayın ayı içinde bir günde yapılması..
Bol seyahatli günler..
ESKİŞEHİR
Porsuk nehrinde insanlar
Porsuk kenarında genç yüzler
Hepsi umutlu, sevdalı
Seni gördüm Eskişehir
Seni sevdim endamlı nehir
Sevdim seni Eskişehir
Ana yurdumun ortası
Çiğ böreğin anası
Lüle taşının babası
Boz dağların yaylası
Havuzludur hamamları
Sevdim seni Eskişehir
Kalabak suyundan içtim
Cami yolundan geçtim
Namlı’yı mekan seçtim
Sevdim seni Eskişehir
Yine geleceğim
Yine seveceğim
Yaza yaza bitiremeyeceğim
Seni sevdim Eskişehir
CANAN DEMİREL
YORUMLAR
Tercihleriniz, gözlemleriniz, mükemmel... Eskişehirli biri olarak yazınhızı keyifle okudum. Bir Şehir bu kadar güzel anlatılır... kaleminize sağlık...
canandemirel
Çok teşekkürler, sevgilerimle....
Yaa canan hanim bende bayiliyorum su klasik arabalara:) Allaha nasip ederse gelince alacam He:)
harikaydi yureginize saglik guzelliklerde kalin
canandemirel
ÇOK TEŞEKKÜRLER , SEVGİ İLE...
Eskişehir örneklenir bir güzellikte özlenir ve gezilir bir yaşama taşıyan saygın Hocaya ve bunu güzellikli anlatımıyla anlatan size tesekkürler sunmak yakışandır... Kutlarım
Saygılarımla
canandemirel
Öyle güzel anlatmışsın ki; gelmediğime üzüldüm..Final şiirinde mükemmeldi..
Sevgimle kal
canandemirel
sevgiyle kal..
Eskişehir : Harika şehirlerden biridir. Ben de kızım dolayısıyla biliyorum. Şuanda orada öğrenim görüyor. Epey gezdik ama sizi,n gezdiğiniz kadar değil. Evert Mayıstan sonra gidilmesinde fayda var. Soğuk oluyor çünkü. Güzel bir paylaşımdı. Tebrik ve teşekkürler.
canandemirel
Eskişehir ; Prof.Yılmaz Büyükerşen'in eseri !
Bir kaç tane daha olsa keşke öyle değerli insanlardan...
Güzel bir gezi yazısı. O güzellikleri ve kimlerin eseri olduğunu hatırlatması bakımından..
canandemirel
teşekkür ederim, sevgiler..
askeri öğrenciliğimdeki eskişehirle....şimdikinin arasında çağlar var...türkiyenin gururu....işte yönetici....ne mutlu eskişehirlilere.....yeniden gezdirdin dost.....teşekkür ederim....saygılar
canandemirel
TEŞEKKÜR EDERİM,
SEVGİ İLE...
Görmüş kadar oldum. Yeni yerler görmeyi çok severim. Hele tarihi şeylere meraklıyımdır. Bu yüzden gezi yazılarını çok severim.
Teşekkür ediyorum bu güzel gezinti için sevgili arkadaşım.
canandemirel
Sevgiyle kal arkadaşım..
canandemirel
TEŞEKKÜRLER..SEVGİLERİMLE..
Eskişehir'i öyle güzel tanıtmışsınız ki. Zaten anlatım dilinizin hayranıyım. Hele şiiriniz harikuladeydi. Tebrikler Canan Hanım. Sevgilerimi sunuyorum.
canandemirel
sevgilerimi yolluyorum..