KAYBOLAN YILLAR

• 18 Nisan 2011 Pazartesi 13:59:02

Çilem camın kenarına oturmuş dışarıdaki yağmakta olan yağmuru seyrediyordu ve birden düşüncelere daldı ve eski hayatı geldi aklına.Küçük yaştan beri çalışıyordu çilem ondört kardeşten sekiz kardeş kalmışlardı diğer altı kardeş doğduktan kısa süre sonra ölmüştü.Babası ahmet amca çalışmaz annesi fadime ve diğer kardeşleri ile çilem hem dayak yer hemde çalışırlarmış.Babasıyla annesi bir gün çok kötü kavga etmişler küs gitmiş fadime teyze o boşlukta komşulardan biri çilemin aklını çelmiş daha onbeş yaşındaymış .Mustafa diye bir genç varmış çilem yaşı küçük olmasına rağmen ahmet amca istemesede kurtulmak için evlenmiş mustafayla okuyormuş imam olacakmış rahat ederim diyede düşünmüş.Oysaki hayatı dahada zor olmuş mustafa okulunu bırakmış inşatlarda çalışmaya başlamış işinide bilmiyormuş çilem ve ahmet amca hep arkasını toplamışlar.Askerlik zamanı gelince gitmiş belki aklı başına gelir diyormuş çilem askerden gelince de aynı hataları yapmaya başlamış mustafa bu süre içersinde iki çocukları olmuş cansu ve arda çocukları için katlanıyormuş artık .Birgün eve ekmek parası bırakıp işe gitmiş çilem mustafa onu alıp harcamış çilem ise gidip komşu bulgur un üstüne az geldi diyerek istemiş aslında evde hiç yokmuş bulgur o kadar ağrına gitmişki çocuklarına sadece bulgur yapıp yedirmiş Çocukları için katlanıyormuş artık işten geldiği bir gün evin önünde bir sürü insan baksa ne icra gelmiş eve o gün on beş hap içip canına kıymaya çalışmış izmire yetiştirmişler kurtulmuş.Artık çilem bunalıma girmişti kimseden fayda destek yoktu ne kocasından ne ailesinden 12 yıldır sürdürmüştü bu evliliği sürdürecektide.Aylardan sonra oturdukları evin yanına ev yapılıyordu komşu geliyordu geliş gidiş arkadaş oldular yeni komşularla ama arif çilemdeki mutsuzluğu anlamış ona göz koymuştu çilemin aklına girdi artık gizli gizli yasak sevgi yaşıyorlardı çilemde yıllardan sonra hasretti bu sevgiye.Aylar sonra arif çocuklarınıda kabul ediyorum benimle gelirmisin dedi çilem ileriyi düşünmeden evet dedi ve arifin evli olduğunu bile bile ona kaçtı.Arif eşinide boşamamıştı bir gün onda bir gün çilemde kalıyordu ilk eşinden üç üncü çocukta olmuştu çilemdende bir kızı ama çilemin iki çocuğunu istemiyordu .Çilem bileklerini kesti yağmurdan kaçarken doluya tutuldu.Ama çekmek zorundaydı bir kızı vardı artık onuda öksüz bırakamazdı .Cansu büyümüştü bazen saklı geliyordu annesini görmeye hatta onlar kavga etmesinler diye bolkondan atlamış ayağı şişmişti cansunun.Yıllar sonra bu birliktelikte bitmesi gerektiği için bitmiş . Çilem şu an yaşlı bir dedeye bakıcılık yapmaktadır küçük kızı öğretmenliği kazanmış okuyor oğulu avkat olmuştur büyük kızı ise okuyamamış çalışma hayatına atılmış ama evlilikten korkuğu için evlenmiyormuş .Çilem artık çocukları için yaşayacak ama hastalık hastası olmuştur üzüntüden.Bir an irtildi çilem dede sesleniyordu çilem çilem klimayı kapat çok sıcak oldu.

Yaşanmış bir öykü