15
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
2049
Okunma
.
Tanrı Sevgisi
- Nasıl oldu?
Uzun bir zaman önceydi… Tedavi gördüğüm bu akıl hastanesinden pek de uzak olmayan bir yerde;
Sırtında uzun bir merdiven ve sağ omzuna astığı iple bir adam geldi yanıma…
- Şu merdiveni tutar mısın? Dedi meydanın ortasında
Neden? Dedim
- Tanrı’ya çıkıp geleceğim, dedi
Peki, ipi ne yapacaksın? Dedim
- Sınır denilen saçmalıkla ortaya çıkmış bu ülkede insanlar adam ortada yokken kolay kolay yardım etmezler ve Tanrı’ya gideni görünce hemen peşinden giderler. Çünkü Tanrı’ya ulaşmanın başka biri sayesinde olacağına inanDIRILmışlardır. Bu bir imam, bir papaz ya da bir haham olabilir. Ya da kendine din adamı görünümü vermiş sıradan biri. Olurda Tanrı’ya işim uzar ve sen merdiveni tutmaktan vazgeçip gidersen bu iple aşağı ineceğim… Ve eğer merdiveni tutan kişide benimle Tanrı’nın yanına gelmek isterse ipi salıp yukarı çekerim diye düşündüm
Tanrı’yla ne işin var ki?
- Bunu sana söyleyemem! Çünkü bu dünyada insanlar sadece kendilerini mutlu etmeyi düşünüyorlar. Bense Tanrı’yı mutlu edecek bir şeyi ona vermeye gidiyorum
Nedir o? Lütfen söyle… Çok merak ediyorum.
- Olmaz dostum! Söyleyemem. Çünkü sende diğerleri gibisin! Tanrı’ya ne verebileceğimi tahmin etmedin ve beni incelemeden hemen benimle yukarı gelmeyi düşündün. Ondan önce de deli olduğumu düşünüyordun. Çünkü Tanrı yukarıda bir yerlerde değildi senin için. Bunu yüzünden ve sesine karışan kalbinin kokusundan anlayabiliyorum. Aslında hiçbiriniz Tanrı’nın gerçekten var olduğuna inanmıyorsunuz. Bazılarınız, kişiliğiniz ve karakteriniz yalan söylemeyi sevmediği, yaşama şekli toplumda dindar insanlara benzediği için Tanrı’ya inanması göze batan tiplerdensiniz. Eğer gerçekten Tanrı’ya inanmak ve O’nun var olduğuna emin olmak istiyorsan benimle yukarı gelme, sadece merdiveni sıkı tut.
Bu garip durum hakkında oldukça meraklanmıştım doğrusu. Bekleyip neler olduğunu görmeye karar verdim. Zira söyledikleri doğruluk payı taşıyan şeylerdi. Her ne kadar ilk başta bir akıl hastanesinden kaçan hasta olduğunu düşünsem de sonradan düşüncelerim değişti.
Peki, tamam bekliyorum dostum dedim ve merdiveni tırmanmasını bekledim.
Bir süre bekledikten sonra merdivenin değdiği bulutlardan boğazındaki urganla adamın yüzünde tebessümle sallandığını gördüm. Ve o zaman anlayabildim Tanrı’ya vereceği şeyin ne olduğunu.
Kalbindeki Tanrı sevgisini kıskanıp oradan dehşete kapılmış bir halde uzaklaştığımı hayal meyal hatırlayabiliyorum.
İbrahim Sarp Baysu
Çizim: Ben