ÖYLESİNE
Henüz zamanın eli değmemiş bir geçmişim var.Hala düne dönüp güzel yanlarını görebiliyorum.Bugün her ne kadar üzeri karla kaplanmış , hatta buz parçalarıyla donmaya yüz tutmuş bir çiçek gibi olsa da yaşananlar hala taze ruhumda.
Bağlanabilmek için bağımsız olmak gerekirmiş.Ben ne şu an ki halimle ne de düşüncelerimle,duygularımla hiç bağımsız olamadım.Bu yüzden kendimi ne bir yere ,ne bir insana ne de hayatın herhangi bir yerine bağlı ,ait hissedemedim.Hep ortalarda bir yerlerde....Ne ileri ne geri...
Farklı kayalarda ayrı ayrı kendine yetebilmeyi öğrenmiş iki martı gibi;birbirine geçmişteki yerlerini terkedebilmiş,sıfır seviyesine inebilmiş,benlik bağlarından arınmış olmayı ve "bir" olmayı başaramadık.En başından belliydi zaten ama konduramadık mı ne?Yalnız uçmayı,yalnız konmayı öğrenmeliydim,öğrenmeliyim.Sen de tabii....Olmuyordu birlikteyken....
Amansız bekleyişlerin içinde azar azar kaybolmak, mm´lerle seni unutmaya yol almak da varmış kaderde.Bir kaç günde değişebilir mi insan?Bir gün sevecen ,duyarlı olup da ertesi gün veda bile etmeden çekip gidebilir mi? Gider.....Gidermiş ..
Gündüz gece var olduğu için ,gece de gündüz var olduğu için vardır.Hangisinin güzel ,hangisinin çekici olduğunu sormak yerine hangisinde yaşadığını görmeli insan.Bunu sorguluyorum bir süredir.Gece mi,gündüz mü?Seninle gece,sensiz gündüzü yaşıyorum.Ne yaman bir çelişki değil mi?
Keşke yapmasaydım dediğim bir pişmanlık bıraktım mı ardımda?Arada bir keşke desem de çabuk vazgeçiyorum.Yaşanması gerekiyormuş,yaşandı ,geldi,geçti.....Gözyaşlarımın dümeni bende nasıl olsa,başedebilirim bu akıl süzgeci devşirmelerini zihnimin zamanla...
Nasıl olacak bilmiyorum.O şehri,seni bir gecede hiç yaşanmamış gibi nasıl unutacağım bilmiyorum.Biraz ıslak olmalı sokaklar.Bulutlar adım adım izlemeli beni ve benden sonra başlamalı şiddetli bir yağmur.Benden geriye ayak izimi bile bırakmayacak kadar şiddetli yağmalı.
Bir daha yollarından geçmeyeceğim bu şehrin.Belki yeni yalanlara inanacağım bir yola doğru gidişim.Ama olsun ziyanı yok.Koca bir yalandan kaçıyorum ya....Bu başlangıç bir vazgeçiş mi benim için .Bir ayrılık değil mi zaten her başlangıç.
Çok soğuk biliyor musun?.İçim titriyor.Hem bu şehir hem benim yüreğim çok soğudu.Güze adım atan bedenimi kışla poyrazlara vurup kopuyorum uzaklara doğru.Mesafemi rüzgarın yönü,kızgınlığı,soğukluğu ve derecesi belirleyecek.
Düşündükçe tüm beynime bulaşıyorsun,her hücreye,hepsine bir fotoğraf bırakıyorsun geçmişten ve bir boşluğa uğurluyorsun beni...
Anlıyorum artık galiba.Ve anlamak nefret etmeyi imkansız kılıyor.Yine de yazmalıyım.Yazmak iyice hasta mı eder beni,yoksa unutturur mu seni kestiremiyorum henüz.Ama kelimelerimin yaramı sağalttığı,acımı aldığı,öfkemi dindirdiği kesin.Toparlanmalıyım çok çabuk.Kendi derdime yanmayı öğrenip yazmalı ,yazmalı,yazmalıyım.Veee yeni hayatıma alışmalıyım çocuk cıvıltıları içinde...
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.