HAYRİ DARENDE (K.S) -3

"EN ZOR İBADET ZEKÂT VERMEKTİR." Hayri DARENDE

1861 Yılında Malatya İlinin Darende İlçesinden ayrılıp; gurbete
çıkmış ecdadın evladı.

Dedesi 6 Yaşında iken sıladan ayrılmış.

Kaysıların sarıya boyadığı topraklardan; ormanın yeşile boyadığı
mekâna tevdi etmişler.

Babası İhsan Bey; esnaflığa başlar.

1926 Yılında Dünyaya gelen Hayri Bey; ilkokulu, ortaokulu ve liseyi
bitirdikten sonra; 17 Yaşında iken babası İhsan Bey’in yanında ticari
faaliyetlerle tanışır.

Soyadı kanunu çıkınca; geldikleri memleketin adını soyadı olarak
seçerler. Soyadları DERANDE olur.

1943 Yılında Nimet hanımla evlenir. İki çocukları evlerine gül,
sevdalarına sevginin şaheser gölü olurlar.

Bir kız, bir erkek evlatlarını da ecdadına lâyık yetiştirmenin huzur
ve mutluluğunu yaşarlar.



Hayri DARENDE İlahi adalete, kalubela’ya, kader ve kazaya inanan,
amentüye iman eden Yüce Allah’ın emrini ifa ederken, nehyinden
kaçınmaya gayret eden; "Gönül adamıdır."

Evlatlarını da bu çizgide yetiştirmiş olmak ona büyük bir haz vermiştir.

Onun en haz aldığı husus ise; sessiz, reklamsız, sade bir hayat
sürerken; tefeüükr etmek, hayatın muhasebesini yaparken; etrafındaki
olaylardandan kendine pay çıkarmaktır.

Emanet olan hayatın, alınan her nefesin hesabını vermenin şuuru ile
yaşamak onun hayat tarzı olmuştur.

Onun hayatında;

Sağlığın vergisi, bilginin vergisi, mülkün vergisi, dostluğun bile
vergisi vardır.


Tabiri caiz ise; yaşantısı boyunca karınca kanadına bie zarar
vermemiş; kanadı kırık kuş görse o kuşun kanadını tedavi ettirmeden
rahat edememiştir.

Eğitimin de bir ibadet olduğunu çok iyi bildiğinden; bilgili ve
ahlaklı toplum yetiştirmek için gayret içinde olmuştur.
Bu hayat tarzı ile ömrünü geçirmiş ve huzur ile Mizan’a göçmüştür.

Yüce Allah bizleri; Onun ve Onun gibi yaşayanların hayatlarını
kendisine örnek edinenlerden eylesin.

>>>Devam edecek>>>>