Hayat ne garip

• 11 Nisan 2011 Pazartesi 16:34:58

Hayat ne kadar gariip, öksüüz.. yetim sessiz füzesiz kimsesizdi.
Canım benim..
Petrolsüz, nükleer enerjisiz, egzos dumanısız baca dumanısız
ve cigara dumanısız ve kolonyasız parfümsüz
renksiz osuruksuz kokusuz parasız çulsuz bir şeydi..
Piiis pis kokuyordu.. Yağmurdaan yağmura yıkanıyordu..
Üstünde dinozorlar tepiniyor, altında kıvır kıvır yılanlar kurtlar..
Okyanuslar torikler lüferler ve bülbüller ve güller ve fırtınalar şimşekler..
Iıyy.. iğreenç.. tiskiinç.. sersefill..
Atsız ana avratsız silahsız pusatsız ve gamsız damsız ve
kavalsız kavalyesiz klavyesiz internetsiz otomatiksiz retoriksiz bir garipti..
Ne msnden kontürden sevgiden haberi vardıı.. Ne aşşkktan..
’Aşkıım’ demesini bile bilmiyordu..
Ayının biriydi..

Tanrı "Şu pislik insanlar cennette yamukluk yaptılar, hem bunlardan kurtulayım
hem de, gitsinler hayatı şenlendirsinler bir halta yarasınlar.."
diye düşündü ve bizi hayata gönderdi..

Biz dünyaya inince, hayatı da öyle yukarıda tarif edildiği üzere garip görünce,
acıdık taabi.. tühtühlerle vahvahlarla üfleyip tozunu alarak,
elinden tuttuk, ayağa kaldırdık, alnından öptük,
destekledik.. karşılıksız sevgiler teşvik kredileri verdik.. semirttik, güzelleştirdik..
boynuna sarıldık.. koynumuza aldık.. koynuna girdik.. cebimize soktuk..
Orasına burasına ıcığına cıcığına ayranına cacığına ve ebesinin donuna
ve dedesinin bastonuna kadar daldık daldırdık hayata..
Üf, o biçim yaptık onu..

Ama bu iş öyle hapşırır gibi bir anda olmadı taabi..
Biraz tartışma çıktı;

Kimileri dedi ki ;
" Durun efendiler düşünmeden iş değil çiş bile yapmayın, koynumuza karıları alıcaz heralde..
Biz girelim hayatın koynuna.."
Birileri dedi ki ;
"Hay atınıza tüküreyim vicdaanınızı süpüreyim,
Hayatın bizi koynuna alacak hali mi var.. şu garibin haline bir bakın hele yahu..
Aahı gitmiş vaahı kalmış, bu alçak hayvanat haşerat, kuşlar çiçekler böcükler
kelebekler mahhvetmişler garibi.. insaf.. Hatta canımızın cücüğüne sokmamız lazım bunu.."

Öbürüsüleri dedi ki ;
"Beyler hanımlar, koyun koyun konuşmayın, koyulmuşum hayatına..
Bunun işi çok.. Hem de çok acı birşeye benziyor..
Mutluluğumuzun keyfini kabak gibi oyar bu..
Görmezden gelelim, biz daş oynarken kenar sandalyede otursun çayını içsin,
hiç elleşmeyelim.."

Berikisileri dedi ki ;
"Hay usunuza hipotalamusunuza, taaze fikrinizin gonca gülüne ince ince giydireyim, hay geri zekaalılar,
Hayat bu yahu.. Hayat dedik eeey..
Düdük makarnaları, neyi tartışıp duruyorsunuz siz?
O’nsuz olamıyacağımızı anlayamadınız mı hala.. Hayat yoksa biz de yokuz arkadaşlar..
Ya eyyühennaas’.. Aranızda geri dönmek isteyen var mı?.. Varsa elini kaldırsın..
Kim istiyor yeniden cennete dönmeyi?.. Haa?.."

Homurdandılar;
"Yok abicim, aman Allah esirgesin.. kim ister.. Yalan yok dolan yok..
dedikodu.. üçkağıt.. zina.. yescafe.. at avrat silah tütün..
bomp cep cip çöp top hap.. kokain.. rakı çikolata bonbon şekeri.."
"Valla öyle birader.. Şol cennetin ırmaklarını seyretmekten,
hurilerin kaprisleriyle maymuna dönmekten imanım gevremişti.."

"O halde arkadaşlar, Hayat’a dört elle dört gözle, dört çarpı dört çekerli tekerle
sarılacağız.. onu etimizle sütümüzle yünümüzle atığımızla çöpümüz balgamımızla,
kimyasal bokumuzla.. kurşun bomba benzin ispirto ne bulursak besleyeceğiz
semirteceyiz gürbüzleştireceğiz Hayat’ı.. Medeniyeti moderniteyi, kariyeri Sarıyer’i Bostancı’yı her türlü
üçkağıt oyunlarını, iki yüzlülüğü, dostluğu kardeşliği birlik beraberliği öğreteceğiz..
Hayat bize Tanrı’nın emanetidir..

...Kardeşler öbür tarafta bir halt yedik, bari burada adam gibi kadın gibi olalım..
Dağı daşı işleyelim, metropoller, megapoller, goller.. Arabalarımızı park etmek için yaya kaldırımları yapalım..
Gönül bahçeleri, bağlar bostanlar yapalım.. Lahanalar ekelim..
Danalar girsin bostanlarımıza.. kovmasın bostancılar onları..
rüşvetlerini alıp, görmezden gelsinler..
Dünyayı dayayalım döşeyelim, D’ayılar keyfine baksın.. Hayatı bir güzel güzelleştirelim, önce hamama sonra kuaföre götürelim, ondan sonra sırayla tecavüz ederiz.."

"İitiraazım vaarr!.."
"Haydi söyle söyle.. Nedir nedir?..
"Sırayla olmaz, parayla olsun.."
Kabul edenler etmeyenler?..
"Oybirliğiyle kabul edildi.. Parayla olsun da torba dolsun..
(Bilmem farkettiniz mi, burada demokrasinin ve adaletin temeli de atılmış oldu.)
............
Ne bakıyonuz, hadin hadin işimiz çok..
Herkes tutsun Hayatın bir ucundan...
Huoopp beraabeerrrrrrrrr..