HERŞEY GÜZEL OLACAK...19. BÖLÜM
Dila ile Metin neşeyle minibüse bindiler.Yol boyunca; toplantıda neler gündeme gelmeli ,eğitim ile ilgili sorunlar nasıl çözümlenmeli ? ."hararetli bir konuşmaya daldılar.
İlçeye gelince
" Kahvaltı ettin mi Dila ?"
" Biraz birşeyler atıştırdım sen?"
" Yok... şu pastanede çay içsek ne dersin ?"
" Tabiii ."
İki genç içeriye girip cam kenarına oturdular.Sıcacık poğaçalarla çaylar masaya gelince...Metin okadar acıkmıştıki hemen kocaman bir lokma ısırıverirken; ardındanda çayının yarısını içiverdi.
Dila gülmeye başladı.
" Çok acıkmışsın."
" Öyle valla."
Biraz daha oturup Milli Eğitim Müdürlüğü binasına doğru yürüdüler.Uzaktan Doğan ı görünce Dila nın yanakları al al olmuştu.
"Günaydın sizleri görmek ne güzel."
" Günaydın. " ikiside aynı anda söylemişti.
Bir saat sonra tüm öğretmenler toplantı salonundaydı.Herkes selamlaşıp kendilerini tanıttı.
Eğitimde eksiklikler; yapılacaklar tartışılırken;
Dila ile Metin okuma yazma bilmeyenlere kurs verilmesi konusunda fikirlerini paylaştılar.
Ve... bitiminde alınan kararlar dosyaya yazılıp hepsi imzaladı.Çok güzel iletişim olmuştu.Arada muhalefet yapanlarda vardı ama azınlıktaydılar.
Eğitimciler tekrar görüşmek üzere ayrılırken;Doğan,Metin,Dila bir süre daha kalıp sohbet etmeye başladılar.
" Köylü kadınlarımıza el işi sanat kurslarıda olmalı diye düşünüyoruz."
" Anladım.Şu anda elimde bir tane halı dokuma öğretmenimiz var."
" Bu bile çok iyi."
" Evet gerçekten."
"Hafta sonları sizler okuma yazma kursu vereceksiniz. Hımmm... o zaman hafta arası daha uygun ."
" Doğru."
"Bu akşam yemeğe davetlimsiniz.Unutmayın."
" Çok teşekkürler ; geliriz."dedi Metin.
"Ben sizi öğretmen evinden gelip alırım.Şu anda yapılacak işlerim var onları bitirmem gerek çok özür dilerim ..Görüşmek üzere."
"Bizde Dila ile ilçeyi dolaşırız."
İki genç çarşıya doğru yürümeye başladılar.Yöresel yiyecekler, kıyafetler ,hediyelik eşyalar okadar değişikti ki.Oltu taşından yapılmış çok güzel biblolar vitrinleri süslüyordu.
Bazı dükkanlarda da bakırdan yapılmiş el işi esyalar vardı.Sonra kırtasiyeciye uğrayıp çocuklar için defter , kalem silgi ...aldılar.
" Kitaplarada bakalım mı ?"
" Tamam yan tarafta kitabevi var.Hadi gidelim."
Oradan da minikler için bir sürü kitap alışverişi yaptılar.Yorulunca öğretmen evinin kafesine oturup birşeyler içerken Doğan ın gelmesini beklediler.
Dila nın yüreği tarif edemediği duygularla doluydu.
Kısa bir süre sonra arabasınla gelip onları aldı..Üçü de birlikte olmaktan öyle mutluydular ki...
.Küçük ama çok şirin bir restoranda durdular.
Doğan önceden inerek Dila ya arabanın kapısını açtı.
Özel bir masa ayrılmıştı .Garson hemen koşarak geldi.
" Hoş geldniz efendim .Mönü listemizi buyrun."
Yemeklerini söyledikten sonra koyu bir sohbete giriştiler.
" Affedersiniz içecek birşey ister misiniz?"
" Benim meyva suyu olsun lütfen" dedi Dila.
" Ayran tercihimdir ." diye güldü Metin.
" Bende meyva suyu alayım."dedi Doğan.
Yemekler çok güzeldi, hele çağ kebabının tadı harikaydı."
Ardından kahve servisi başlamıştı.Metin in telefonu çalınca...Dila ya farkettirmeden Doğan a göz kırparak....
" Özür dilerim nişanlım... izninizle biraz dışarı çıkabilir miyim?"
" Tabiki ne demek."
İkisi başbaşa kalınca;bir süre suskun öylece durdular.İlk konuşan Doğan oldu.
" Ben ... ben galiba size kendimi çok fazla tanıtmadım değil mi ?"
Dila
" Galiba ." diyerek heyecanla yutkundu.
" Biz üç kardeşiz.Aslen İzmir liyiz .
" Bende İstanbul luyum."
"Babam üniversite de öğretim üyesi, annem bankada muhasebeciydi. Şİmdi ikiside emekli .
" Benim de bir tane erkek kardeşim var. Üniversite sınavlarına hazırlanıyor .Babam ilaç firmasında müdür yardımcısı; Annem ise öğretmendi. Geçen sene emekli oldu.
" Kız kardeşim de bu sene evlendi.Özel bir şirkette çalışmakta."
"Ne güzel..."
Doğan Dilanın gözlerinin içine bakınca genç kız başını önüne eğdi.
Hafif bir müzik çalıyordu...
" Dila ..."
" Efendim."
" Bir şey ... bir şey... söylemek istiyorum ." O anda heyecandan kahve fincanını deviriverdi masaya.
Alelacele kağıt peçeteyle silmeye çalıştı.
"Sizi dinliyorum ."
Dila nın ellerini tuttu.Onunda kalbi duracak gibiydi.
" Ben...ben..." ter içinde kalmıştı.
İkiside susmuştu...
" Evettt ben seni çok seviyorum biliyor musun?"
"........."
" Seninle evlenmek istiyorum.Kabul edersen.Ohhh ... rahatladım şimdi."dedi
" Çok şaşırdım ve çok duygulandım inan.Ne diyebilirim ?
O sırada herşey programlandığı gibi kocaman bir buket pembe gül geldi masaya.
Doğan hemen Dila ya uzattı.
" Sen benim için çok değerlisin inan."
"Biliyorum ."
Dila nın gözleri dolmuştu.Doğan elindeki mendille usulca sildi.
" Evet de ne olursun ."
" Çok ani oldu ama..."
Ama o da seviyordu işte... seviyordu...
" Evet Doğan . Evet."
NEŞE KIZILYAR
DEVAM EDECEK...
YORUMLAR
Kadınlar aile ekonomisine katkı sağlayacak, bu bir…
Her kez okullu olacak, nasır tutmuş eller kalem tutacak, bu iki…
Yemek daveti işin bahanesi, aşkın zilleri çalacak bu üç…
…………………….
Kalbin kapısı aralanmış,
kanlar damarda çırpınırken,
gamze diyarında lale açmış.
Neşesini görür gibiyim,
kayasından, toprağından…
Ağaçsız dağlar bile duygulanmış,
Yazınızı en kalbi duygularla kutluyorum Can kardeşim. Gönül dolusu selam ve sevgilerimle…
GÜLDESTE
çok duygulandım harika bir yazı ablacım bazı yerinde beni hatıralarıma götürdü oltu taşından hediyeler getirmişti babam harikaydı harika bir duygu seli var kutlarım sevgilerim dualarım seninle
GÜLDESTE
Sürprizler yapmayı seviyorsun ve bunlar hep güzel oluyor.
Her şey güzel olacak inşallah, gidişat harika görünüyor, moral verici, motive edici bir yazı dizisi oldu.
Teşekkürler bu güzellik için, sevgilerle
GÜLDESTE
Evet bu gidişle her şey güzel olacak Neşe kızım hele bir sununu bekleyelim görelim sevgilerimi yolluyorum,
GÜLDESTE
:))yan masada oturup
o olaya şahit olmak vardı şimdi
çok güzeldi canım arkadaşım
sevgilerimle
GÜLDESTE
Artık hikayemizdeki aşk olayı hızlanıyor galiba .Bulundukları il zor bir il ve Allah kolaylık versin diyorum.İlk tayin yerim benimde Erzurum ve çok güzel anılarım var.
İdeal insanların çalışmalarını öykü olarak okumak bile çok güzel.
Tebrik ediyorum.Sevgilerimle
GÜLDESTE
GÜLDESTE
:) Çok güzel ,iki çift sevdalı bakış görebilmek kadar güzeli varmı.
Sevgilerim çok/ço ve yürekten..
GÜLDESTE
GÜLDESTE
Her öğretmen düşlerindekini gerçekleştirebilmiş olsaydı Yerküre'nin en mutlu toplumu Türkiye'de yaşıyor olacaktı.
Kutluyorum.
GÜLDESTE
Sanırım Erzurum'un bir ilçesi, yıllar önce bir defa gitmiştim harika bir şehir, ama bir de kuş burnunun tadına baksalardı keşke, neyse onlar hayattaki en büyük mutluluğun Sevginin tadına varmışlar zaten, çok güzel bir anlatım çok güzel bir yazıydı yine arkadaşım, kutluyorum, selam ve sevgilerimle.