- 1272 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
SEVGİLERİ YARINLARA BIRAKMAYIN
Sevgileri yarınlara bıraktınız
Çekingen tutuk saygılı
Bütün yakınlarınız yanlış tanıdı sizi
Bitmeyen işler yüzünden
Siz siz böyle olsun istemezdiniz
Bir bakış bile yeterken anlatmaya her şeyi
Kalbinizi dolduran duygular kalbinizde kaldı
Siz geniş zamanlar umuyordunuz
Çirkindi dar vakitlerde bir sevgiyi söylemek
Yılların telaşlarla bu kadar çabuk geçeceği
Aklınıza gelmezdi
Gizli bahçenizde açan çiçekler vardı
Gecelerde ve yalnız
Vermeyi az buldunuz
Yahut vaktiniz olmadı
Yüreğimizde kalan ve bir türlü dile dökülemeyen sevgileri ne kadar da güzel anlatmış şairimiz.
Duygularımızın dışa vurulmaması öğretilmişti bizlere.Aman kızım ayıptır,aman oğlum ayıptır ele güne karşı.Bu sözleri birçoğunuz duymuşsunuzdur anne ve babalarınızdan.
Peki niye yaşayamayacakmışız duygularımızı sınırını bildiğimiz özgürlük çerçevesinde.Çünkü yaşadığımız duygular bize ayıp gelmiyor da çevremizdeki insanlara ayıp geliyor.Hep içimize atıyoruz kalbimizi saran derin duyguları.Bir kağıda yazıyoruz bir şarkıyla mırıldanıyoruz ama bir türlü açılamıyoruz sevdiğimize.Bu durum yalnız birbirini seven ama bir türlü sevgisini belli etmeyen bir bayan ve erkek arasında olmuyor.Annemizle,kardeşimizle ve belki de en fazla babamızla yaşıyoruz bu dışa yansımayan sevgileri.Babanızın boynuna sarılıp öpmek istiyorsunuz ona olanca sıcaklığınızla sarılmak istiyorsunuz ama bir türlü yapamıyorsunuz.Onun durumu da sizden pek farklı değil aslında.O da gösteremiyor sevgisinizi size.Sadece arada bir başınıza elini koyuyor okşar gibi.Ya da siz uyurken yanağınıza bir öpücük konduruyor size hissettirmeden.
Peki ne anladım bu sevgiden.Sevgi bu mu.Sevgi hep içimizde mi kalmalı. Sevgiler gizlenmeli mi?Ya sevgimizi göstereceğimiz vaktimiz kalmazsa.Gösterilmedikten sonra ne anlamı kalır sevginin.Lafta kalan bazı şeyler gibi o da lafta kalır.Su yüzüne çıkamayan deniz çakıllarına benzer.Açılamayan inci kutusuna benzer.Göremezsiniz o güzelliği.Tadamazsınız yemeyi çok istediğiniz fakat bir türlü tatmaya cesaret edemediğiniz bir yemek gibi.Vitrinde duran ,almaya gücünüzün yetmediği elbiseye benzer.Sadece bakmakla yetinirsiniz.Evet sadece bakmakla.Ve günlük hayatın telaşesi içinde koştururken bir de bakarsınız ki çok istediğiniz elbise vitrinde yok.Uzun bir yolculuğa çıkmış hem de hiç dönmemecesine.Son bir defa o güzel gözlerine bakma şansınızı çoktan kaybetmişsinizdir
Sevdiklerinizi kaybetmeden onlara sevginizi gösterin.Hemen şimdi en yakınınızdaki kişiden başlayarak onu ne çok sevdiğinizi söyleyin.Emin olun ki karşınızdaki kişinin yüzündeki tebessüm hem sizi hem de onu mutlu edecektir.
Sevgileri yarınlara bırakmayın sevgiyle kalın...