- 858 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
ÖZLÜ/YORUM
Huzursuz uyanışlar, karanlık sabahlar,sıcak öğlenler,yorgun akşamlar,esmer geceler,seri katiller,toplu cinayetler,mahalle baskısı,kaybolan çocuklar,tecavüzlerrrrr falan filan…Günümüz insanının bunlardan her gün birkaç tanesini benliğinde günlük yaşadığı başlıklardan sadece yazma gereği duyduklarımdır yukarıdakiler.
Sevgiyi unuttuk, kavgalar, ölümler
Saygıyı unuttuk, düzensizlikler dengesizlikler,
Paylaşmayı unuttuk hırsızlıklar, arsızlıklar
Komşuluğu unuttuk,riyakarlıklar, sahtekarlıklar
Konuşmayı unuttuk,aldatmalar, küfürler
Anlamayı unuttuk,anlayışsızlıklar
Vatanı unuttuk,bireysellikler,bölgecilikler ve fikren parçalanmalar başladı..
Televizyon ve Bilgisayar ; Komşulukları,paylaşmayı yok etti.İnternet aile kavramını yok etti…
Burada neyi kastetmek istediğimi biliyorsunuz, teknolojiye karşı olmadığımı belirtmek isterim. Basit bir örnek; Bıçak ekmek doğramaya da,adam doğramaya da yarar.Önemli olan eldeki imkanları maksadında kullanmak.Lakin benim anlatmak istediğim,her ne yaparsak yapalım ölçülü yapalım. Televizyon izlensin, lakin belli saatlerde,internet kullanılsın belli saatlerde.Ya da işi gereği gün içinde kullananlar zaten kullanıyorlar,ama aile dediğimiz temeli iyice yıkmadan.Toplum olarak buna bir çare bulmamız gerekir.
Her evde ayrı ayrı odalarda farklı dünyalar kuruldu. Anne’ye ayrı,baba’ya ayrı çocuklara ayrı bilgisayar ve televizyonlar alındı.Aynı evin içinde birbirinden kopuk insanlar güruhu çoğaldı ve hala devam etmekte.Çatı bir ancak fikir bir değil,konuşmuyor,sevmiyor ve paylaşmıyoruz.
Çocuklarımız; Geleceğimizin teminatı çocuklarımız,olan onlara oluyor.
Onlara her akşam en az bir saatimizi ayırmalıyız. Evet en az bir saat.Çünkü hiçbir dönemin çocukları bu kadar şanslı ama bir o kadar da sevgisiz yetişmedi. Şanslılar,maddi anlamda bolluk hat safhada,istedikleri her şeye anında ulaşabiliyorlar.Teknoloji hat safhada,en uzak dünyalar en yakınlarında.Lakin en yakın aileleri en uzaklarında.
Hani bilindik bir olay var;
Her akşam eve yorgun gelen baba,küçük yaştaki kızına fazla ilgi göstermeden,onunla haşır neşir olamadan yemeği yer yemez yatar uyurmuş.
Kızı bir gün ;
-Babacığım sen işte ne için çalışıyorsun?
-Para kazanmak için kızım
-Peki kaç para alıyorsun?
-3000 lira kızım
-Günlüğün kaç paraya geliyor baba?
-100 lira
-Bir saatin kaç para ?
-10 lira kızım
-Bana 5 lira verir misin?
-Niçin kızım?
-Beş liram var ve sende beş lira verirsen bu akşam bir saatini satın almak istiyorum da…
Evet dostlar, zamanımızı ve çocuklarımızı heba ediyoruz farkında değiliz.
Önceleri para kazanmak için sağlımızdan oluyoruz, sonrada sağlığımızı kazanmak için paramızdan oluyoruz. Hiç ölmeyecekmiş gibi yaşayıp,hiç yaşamamış gibi ölüyoruz…
Birbirimizi sevdiğimiz, saydığımız
Birbirimizle paylaştığımız, kaynaştığımız günleri ve insanlığı özlüyorum…
Selam ve saygılarımla
ARZENİ
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.