- 1896 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Sevgi üzerine Neyzence lâkırdılar
Sevgi. Büyülü kelime. Hayatın sağlıklı ve saadet içinde devamı için en gerekli duygu. Çeşit çeşit. Evlât sevgisi, ata sevgisi, vatan sevgisi, din-iman sevgisi, Allah sevgisi, peygamber sevgisi, sanat sevgisi, insan sevgisi. Bunlar iyi sevgi türlerine örnek.
Kumar, alkol, sigara, uyuşturucu, serkeşlik, bohemlik, heyecan (adrenalin) düşkünlüğü, şıpsevdilik (maymun iştahlı) vs. ise belki kötü sevgi türlerine örnek verilebilir.
Sevgi başa belâ olur mu? Tahlil edilmezse olur. Peki nasıl?
Hani meşhûr bir avcı hikâyesi vardır. Ayının ayağına diken batmış ve tüm rahatı kaçmış. Koca elleri ve devasa tırnakları ile dikeni çıkartabilmesi ne mümkün. O acı ile sızmış bir ağacın altına, uyandıkça inlemiş, inledikçe yorulmuş, sızmış. Bu durumu uzaktan gören bir avcı, korkmuş önce, sonra anlamış halini ve acımış. Korka ürke yanaşmış yanına ve çekmiş dikeni. Ayı şaşırmış, kalkmış yerinden, bir rahatlık gelmiş vücuduna, neşelenmiş, coşmuş, koşmuş.
Avcı yoluna gitmiş ama ayı peşine düşmüş, minnettar. Avcı git dese de gitmemiş, kovasada kaçmamış. Sanki avcı köpeği gibi sadık bir dost olmuş adama. Başlarda şaşırıp korksa da adam alışmış zamanla. Hem böyle güçlü bir muhafızı olan insan artık hiçbir şeyden ve hiç kimseden korkmaz. Avcıda korkusuz gezmeye başlamış dağlarda. Ayı bir kendine bir adama balık yakalamış, meyvesini balını bölüşür olmuş. Ne zaman yatacak olsa nöbet tutarmış başında. Halinden son memnun olan adamın burnuna bir karasinek konmuş, adam bir iki el hareketiyle kovalamış ama sinek inatçı, konmuş tekrar burnuna. Ayı farketmiş bu durumu sahibinin yerine kovmaya başlamış sineği ama sinek inatçı. Ayı kovmuş o konmuş, ee sahibi kadar sabırlı değil hayvan en iyisi öldürmeli sineği diye düşünmüş oalcak ki kocaman bir yassı kayayı kaldırmış yerden ve sahibinin burnunda alay edercesine duran sineğin üzerine indirivermiş. Sinek ölmüş mü? Evet, ölmüş. Sahibiyle beraber.
Ayı ne yaptığını anlamış mıdır bilinmez, ama kabahati olmadığı kesin. Suçu sahibini sevmek. Evet ayılarda sever ama ayı gibi. Aslına ihanet etmeden yani, olduğu gibi. Malûm yavrusunu severken boğar ayı. Burada suç ayının mı? Ayının sevgisine gereğinden fazla güvenen aklı evvelin mi? Karar sizin.
Sevgiyi üç kademede düşünelim birde, doğayı sevmek, hayvanları sevmek ve insanı sevmek.
İnsan gelişimi de bu üç evre gibidir. Doğduğu dönem bitki gibidir insan, beslersiniz, bakarsınız büyür. Sonra hareketlenir ve ufak ufak topluma karışır. Biraz sürü mantığı ile toplumda şekillenir. Bu aynı zamanda ikinci doğumudur insanın. İnsan toplumdan doğar. Nihayet olgunlaşma evresinde insanı ve dolayısıyla kendini keşfeder insan o zaman üçüncü ve nihai doğumunu yaşar yani kendinden son kez doğar ve insan değerini bilir. Batı terminolojisi ile “özgür birey” yüce dinimizde ise “insan-ı kâmil” diye ifade edilen hâl, kemâle erer, kadim bilgelik “ferdi hikmet” diye de tabi eder bu son evreyi.
İnsan insan gibi sevilmeli, insan gibi de sevmeli…
Son söz; “Saygı sevginin muhafızıdır…”
Selametle efenim…
Neyzen Muharrem Dere – İstanbul
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.