KARALAMA YAZILARIM

• 17 Mart 2011 Perşembe 11:20:18

KARALAMA YAZILARIM

… ..hasır serili bir oda yalınayak bağdaş kurup oturmayı tefekkür içinde kendimi dünü yarınları düşünmek dinlenmek...dinlenmek hasır üzerinde gezinmek...gezinmek ..abdest serinliği içinde vakitlerde kuşanmak...böyle bir odam olsun isterdim kerpiçle örülmüş beyaz badanalı.. ..şehir giderek yabancılaşıyor giderek yalnızlaştırıyor insanı .. ..yalnızlığım geçiyor göğün her bir bulutuyla..uzaktaki bu tatlı mavi suya koşuyordum... ..bu yağmuru kim istemez..ıslanmak ve üşümek ..sürekli dininceye kadar yürümek..sonra açan güneşle kurulanmak doyumsuz gökkuşağı altında hiç birşeyden şikayetçi olmamak...kim istemez bu yağmurla yürümeyi konuşarak .. bütün geceler bütün ay’lar güzel ...bu resmi çok sevmiştim..aradım ve buldum...hüzünlendim nedense..içimde bir burukluk hüzün var be gece..yağmuru seyretmek ...seyretmek...ince ince ...elif...elifce.. ..yağmurla sevindiğim ve yağmurla yollara düştüğüm sevgili.. ..bu saydam mavi bu tuzlu lacivert suyu petrol tankerlerin yırtarak açtığı hacimli su dalgaları ruhumu karartıyor ..veya allak bullak ediyor kirli ve çirkin art niyetli gemiler maviye düşman.. ..güneş , bugün yine aynı güzellikte insana yaşama tutkusu aşılıyor ve baharın cemreleri bir bir düşüyor umutları çoğaltıyor güzel gün.. insana düşman martılara düşman gemiler.. ışıklarını yakmamış şehir nasıl bir korku yansıtır masallardan düşmüş bir dev uyuyor gibi .. ..işte ben bu sessiz yapayalnız yolların yolcusu gibi hissederim çoğu zaman kendimi kalabalıklar içinde .. ah böyle bir yerden yürümek mevsimin en kışkırtıcı olduğu bir akşam önü.. ..sen ağlama ..ağlama yeter ki....göz yaşı...kim etkilenmez ...hangi kalp yumuşamaz gözyaşının insana verdiği elektirik karşısında... ..evet..ağlayan bir yüz ve göz ...bir insan yüklü dertleri ve saklı acıları ile gözlerinin derin uzak sabit bakışlarında şifrelerini okumak mümkün sanki...ağlamayı bilen gözler sevmeyi de bilir ..sevilmeyi de hak eder.. ..evet her yağmur damlası hayalimdir..her damla bir hayal yüklüdür.. ..yağmur ve yağmur damlaları her daim en ince duygudurlar.. ..gök hiç bu kadar küskün değildi bana bugünkü kadar.. ..işte böyle bir şey şimdi hislerim bir köşeye çekilmiş düşünmekteyim... ..iyice karardı gök..akşam daha sert ve daha buz soğukları indi yere..yüzümü yırtıyor şimdi akşam rüzgarı.. ...şu güz soğuklarına rağmen sabahların ayazına benzetirim nehir serinliklerini.. ..evet bazen bir nehir serinliği ...taşları parlatmış yontmuş gah duru gah çılgın akan.. .uzaklardasın sesin bir nehir gibi akıyor içime.. ..yıllar yok olurken bir bir kendimizi sağlıklı tutmak hayat dairesi içinde kolay olmuyor.. ve bu dünya oyalayıp durur bizi nasıl da ..yürümek ..yürümek izlerimize dönüp yeniden gezinmek ..düşünmek..düşünmek.. . ..küçük yelkenliye eşlik eden yunus balığı hiç yalnız bırakmıyor denizin bütün sürprizlerine öfke ve fırtına biçen korkularına yunus yol gösteriyor ... ..güneş çıktı yaz gibi bir gün istanbul ne güzel mavi bugün her mevsimin doyumsuz renk festivali yanında kış mevsimi tartışmasız farkıdır kar beyazından daha güzel görsellik yoktur.. herkesin etkilendiği başkadır benim se favorim kIş soğuğu kar beyazlığıdır .. ağaçlar ve kar..ve elbet bunun bir baharı var .. ne anlatıyordur şu ağaçlar nasıl konuşuyorlardır hangi gözler ve duygular bunu kavrar ..ne mutluluk.. işte aradığım yürüme yolu iki tarafı ağaçlı olsun ve mevsim kış ve kar ileride bekleyen biri var .. ve buradan geçmek defalarca özümsemek kar beyazın duygularını içmek iz bırakırız belki unutulmazlarımızı .... ..bir aynanın yere düşmesi ne ise paramparça olmuş halimde işte böyle bir şey ... ..hava kapandı güneş saklandı ne gök mavi ne de deniz lacivert içimde sessiz bir hayret bugün nasıl akşam olacak...doğanın giz dolu fotoğraf sıcaklığı ilham zenginliği ..harika..!! ..gecelerin ışıklı düşleri rüya güzellikleri olmasa nasıl yenerdim yalnızlığımı.. ..şehirde hiç rastlamadığım ve o çok merak ettiğim elma kekik ıhlamur tarçın kokularına uğradım kırların yeşil bayırların sık ağaçlı koruların bana verdiği yaşama hızını ve huzurunu hiç unutmayacağım güzel bir gündü ….güneş dolu sıcak ve parlak günler insanın ruhunu güzelleştirir eğer yemyeşil ağaçlar ve çiçeklerle kaplı bir arazideyseniz ne güzel.. ..güzel bir gezi ve yürüyüş olmuştu keşke şehrin cazibesi aldatmasa bizleri toprak su dere tepe bağ bahçe kır güzellikleri ile iç içe olabilsek .... ..gerçekten ikiye ayrılma ..kırılma gerçekleşti duygularım paramparça.. ..insanı iyiden iyiye tüm dünyasını yeniden gözden geçirdiği kırılmalar içinde kıvrandığını görüyorum.. ...darbe alan maddi bir uzvumuz nasıl acırsa duygular da aynı öyle.. ..çekirdeksiz dut -kara dut kuruyunca bir başka tad dökülür dllarından kurur durur altında günlerce toplanır tek tek sonra..hepimizin bir sırdaşı vardır benimse bir ağaç oldu hangi sebep hangi duygu bağladı köydeki dut ağacıma beni bilemiyorum yerinde duruyor mudur cesaretim yok sorup soruşturmaya onu gidip görmeye .. ..ne güzeldir benim yalnızlığım aslında beni başka hiç bir şeyin mutlu etmediğini gördüm yalnızlığımla konuşmaktan başka..doğru mu yapıyorum acaba düşüncelerimi yokluyorum dışımdaki insanların çok acımasız ve ihanetlerinin dışarıda yaygın olduğunu gördüm .. ..seni ve kendimi anlatıyor gibi suya yazılan sözlere benziyoruz var mıyız yok muyuz..??