- 2549 Okunma
- 8 Yorum
- 0 Beğeni
ÇOCUK KALMAK İSTİYORUM
.......ÇOCUK KALMAK İSTİYORUM
.....1984/1985 Öğretim yılı sonlarıydı. Teftiş dönemi sürdüğü için o gün okulumuza müfettişler gelmişti.Müfettişlerden biri, büyük oğlum Tuncay’ın da okuduğu 2/B sınıfına girdi.Ben odamda oturuyordum. Daha dersin yarısı olmadan müfettiş bey hızla sınıftan çıkarak, hışımla odama girdi." --Müdür, müdür!.. Senin oğlun bana saygısızlık yaptı. Sen ne biçim çocuk yetiştiriyorsun? Sana yakışıyor mu bu?" diye haykırdı.
.....Şaşırmıştım. 2.sınıf öğrencisi bir çocuk, bir müfettişe nasıl bir saygısızlık yapmış olabilir diye düşünüyordum. Düşünüyordum ya, bir anlam da veremiyordum. "--Sakin olun hocam.Ufacık bir çocuk size ne gibi bir saygısızlık yapabilir ki?" diye sordum. "--Sorduğum soruya doğru dürüst cevap vermedi. Benimle alay etti." dedi hiddetle. "-- Peki ne sordunuz da alay etti sizinle?
.... "--Büyüyünce ne olmak istediklerini sordum. Herkes; öğretmen, polis, vali, doktor vb.
meslekleri söylerken seninki; "--Ben büyümek istemiyorum öğretmenim. Hep çocuk kalmak istiyorum." diye alay etti. --Peki neden böyle düşündüğünü sordunuz mu? ---Sordum elbette. Bana; --Öğretmenim, annemiz ve babamız bize bakmak ve büyütmek için çalışıyor ve çok yoruluyor. Biz hasta olunca da çok üzülüyorlar. Ben onun için büyümek istemiyorum ve hep çocuk kalmak istiyorum." dedi.
.....Şaşkınlıkla birlikte rahatlamıştım. Oğlum her nedense o yaşta geleceğinden kormuş ve büyümek istememişti. Bundan daha doğal çocukça bir istek olabilir miydi? Müfettiş beye dönerek; --Hocam, biraz kendinize ve biraz da mesleğinize saygınız varsa eğer, gidin ve o çocuktan özür dileyin, gönlünü alın. O size , yalan veya hayali bir şey söylemedi. Sadece yanlış ta olsa masum duygularını dile getirdi. Müfettiş sinirli bir şekilde dışarı şıktı. Bir süre okulun bahçesinde gezindikten sonra toparlandı ve okuldan ayrıldı. Ben de oğlumun sınıfına girip onu öptüm ve kutladım.
..... Aradan yıllar geçti. Oğlum doğal olarak büyümek zorunda kaldı. Zamanı gelince de evlendi ve yuva kurdu. Bir yıl sonra torunum Ozan Deniz doğdu. Onun doğumu ailemize yeni bir umut ve mutluluk getirdi. Birlikte güldük ve oynadık.Ozan Deniz şimdi 2. sınıfta okuyor ve oldukça da başarılı bir öğrenci.
.....2010 Ekim Ay’nın başları idi. Torunumla evde oynuyorduk. Biraz dinlenmek için uzanınca üzerime çıktı ve göğsüme yattı. Sonra kalktı ve ve birden bire durgunlaştı. Biraz gezindikten sonra yanıma geldi ve o zeytin karası gözlerini gözlerime dikip;" --Dede ben büyümek istemiyorum. Hep çocuk kalmak istiyorum." dedi. Şaşırmıştım ve birden bire yıllar öncesine gittim. Babası da aynı yaşta ve aynı sınıfta iken, aynı şeyleri söylemişti.
"-- Neden dedecim, neden çocuk kalmak istiyorsun?" diye sordum. Önce yere baktı, bir iç çekti ve nemli kara gözleri ile bana bakarak; "--Ama dede ben büyürken sen yaşlanacaksın ve hasta olup öleceksin. Ben o zaman ne yaparım? Ben onun için büyümek istemiyorum.Hep böyle kalalım daha iyi.
..... Nutkum tutulmuştu. Şaşırdım ve donakaldım. Ne diyeceğimi bilemiyordum. Boğazım düğümlendi ve bir an soluk alamaz oldum. Ağladığımı görmesin diye bağrıma bastım ve mis gibi kokan saçlarından öptüm. Gözlerimden akan iki damla yaş saçlarına değince anladı ve bana daha sıkı sarıldı. O da ağlıyordu.
....Böyle ne kadar zaman kaldık hatırlamıyorum. Biraz kendimi toparladıktan sonra gözlerimi silip; "-- Bak Ozanım benim. Büyüyecek ve okuyup ta büyük adam olacaksın. Evlenip senin de çocukların olacak. Bunlar oluncaya kadar sana söz, ben ölmeyeceğim
ve seni bekleyeceğim. Hatta senin düğününde baba annenle dans bile edeceğiz." dedim.
Yüzüme bakıp; "-- Öyle olur mu dede? diye inanmayarak sordu. Ben de ; "-- Biz istersek olur Ozanım, olur yavrum." dedim ve bir kez daha sıkı sıkı sarıldım. Ama bu sarılmamız, daha sıkı ve sıcaktı.
......Selamettin PULAT 15.03.2011 Salı. 22:45 Erenler / SAKARYA
YORUMLAR
Güzel bir yazıydı.Duygulandım ,hislendim,torununuzun isminin Ozanın eklentisi Deniz oluşu çok hoşuma gitti benim için her bu isim Deniz Gezmiş.Ben çocuk kalmayı isterdim demiyeyim burda ayrıcılığımı kullanayım çocuk kalmak sizinde belirttiğiniz gibi imkansız insanlar doğar,büyür, ölür ben diyorumki çocuk kalmaktan ziyade herkes herkes ama çocukluğunu yaşasa yaşayabilse buda güzel olurdu
Selamettin PULAT
.....Öncelikle yazımı okumaya ve yoruma değer gördüğünüz için çok teşekkür ederim. Çocuk kalıp kalmama ve çocukların çocukluklarını dpya doya yaşamaları konusunda size kesinlikle katılıyorum.
....İşin ilginç yanı torunum yarım saat önce yanımdan ayrıldı. Kendisini bir aydır göremiyordum, özlem giderdik. Hatta kendisi için yazdığım "ÇOK ÖZLEDİM OZAN SENİ" adlı şiirimi birlikte okuduk. Yazımın üstündeki resimdeki çocuk kendisidir.
.....Özür dilerim konu çocuk ve hele de torunum olunca dilim çözülüveriyor.
....Saygılarımla kalın.
.......Sayın Selammettin Bey;
İnşallah torununuzda büyüyük bu güzelim ülkemize yararlı olacaktır.
Sağlık ve mutluluk dileklerimle, selam sevgi ve sayğılar sunuyorum...
Ahmet AYAZ
Selamettin PULAT
.... Çok teşekkür ederim Hocam. Yazımı okuyup yoruma değer görmeniz beni onurlandırdı. Saygılarımla kalın.
Selamettin Bey duygu ve anlam yüklü yazınızı okurken inanın ben de çok duygulandım. Çocukların dünyası o kadar farklı ki onları anlamak için bizim de zaman zaman küçük olmamız gerekiyor. Çok güzeldi. Allah uzun ömürler versin sevdiklerinize. Saygılarımla...
Selamettin PULAT
...Güç ve moral veren yorumlarınız için çok teşekkür ederim.
Yüreğiniz dert görmesin.
...Saygı ve sevgiyle kalın.
Merhaba sayın hocam,
Eğitim sistemimize siyaset kurumunun zerk ettiği o kadar çok özürlü idareci ve öğretmenimiz var ki sizin karşılaştığınız sadece onlardan birisi.Bu sadece bizim mesleğimizle sınırlı da değil ayrıca.Tıptan hukuka ve mühendisliklere kadar bir çok meslekte ,kompleksi insanlığının önüne geçmiş o kadar çok olumsuz örnek var ki etrafımızda.
Toplumsal dokumuzu7n böylesine bozuk olmasının,ülkemiz insanının toptan cinnet geçirmesinin altında yatan temel sebep bu özürlü insanlar değil mi zaten.Ben de 26 yıllık öğretmenim,zaman zaman idareciliğim oldu ve sizin bahsettiğiniz o müfettiş tipinden pek çok örnek gördüm inanın.Bunlar istisna olsaydı hiç kaale almaz ve özürlü kelimesini de kullanmazdım inanın.Ben daha bir aylık stajyer öğretmenken dersime girip beni görevden atmakla tehdit eden bakanlık baş müfettişini gördüm ben.İlk okul birinci sınıf öğrencisinin gözü önünde sopayla öğrenci döven okul müdürleri gördüm.Babası kendisiyle aynı siyasi görüşe sahip değil diye çocuğuna zayıf veren öğretmenler gördüm.
İnanın bunlar istisnai örnekler olsaydı yazma gereği duymazdım ama içim acıyarak gördüm ki sistemde bu insanlar çoğunluğu oluşturuyor.Bu yüzden eğitim sistemimiz bir adım ileri gitmiyor.Geride bıraktığım 26 yılda hiç bir şeyin daha iyiye gittiğini göremeden gelecek yıl emekli olacağım inşallah.Saygılarımla....
Selamettin PULAT
...Değeli meslekdaşım.Ben de 29 yıllık bir çalışmadan sonra 2004 yılında emekli oldum. Mesleğime de 1975 yılında Manisa'nın Demirci İlçesine bağlı Çamköy'de başladım. Genelleme yapmak haksızlık olur ama her meslek içinde sizin de belirttiğiniz gibi aynı tip insanlar malesef çokça var.
...Mesleğimizi yaparken onlarla da mücadele etmek zorunda kaldık.
...Yazımı okuyup yoruma değer gördüğünüz için çok teşekkür ederim.
...Saygı ve sevgilerimle.
Dede olmak çok güzel olmalı ama dedesi olan çocuk olmak bir başka güzel.Dedeleriyle büyüyen bir çocuktum ve kısa zamanda hepsini kaybettim.Hayata küsmedim çünkü hayata küsülmemesi gerektiğini onlardan öğrendim.
Torununuz kadar olduğum dönemde dedemle o kadar çok anım varki bazen hatırladıklarıma şaşırıyorum.sevgiyle anıyorum.
Yazınızda olduğu gibi güzel davranışlar ödülledirildiği ve takdir gördüğü zaman insan hayatta daha düzgün adımlarla ilerliyor.
Küçük yaramazı öpüyorum.
Selamlar
Selamettin PULAT
...Yazımı okuma ve yorumlama inceliğini gösterdiğiniz için çok
teşekkür ederim.
...Sağlık ve esenlikle kalın.
Ahh keşke hiçbirimiz büyümeseydik de birerçocuk kalabilseydik...
Erkek kardeşimin kızı var, O da sizin torununuz Ozan gibi, annem ölecek diye büyümek istemiyor :))
Bu arada oğlunuz 2. sınıfta olmasına rağmen,müfettişe herhangi bir saygısızlık yapmamış. Müfettiş çocuk yüreğini anlayabilseydi keşke.
Kaleminize sağlık. Saygılarımla
Selamettin PULAT
..".Çocuk kalabilseydik" düşüncenize katılmamak mümkün değil.
Ama o da doğanın kuralına ters. Elimizden ne gelir.
...Yazımı okumaya değer görüp zaman ayırdığınız için çok teşekkür ederim.
.. Saygı ve sevgilerimle kalın.