İÇSES 1( BU BİR DENEME GİBİ BİR ŞEYDİR.
Anladım ki; neye sahipsem bir şeylere eksikliğimden. Neye sahip değilsem, elimde oldugundan değil ama...
Sessizleşmek en çok konuşulan zamandı bende. Ne yana dönsem kendimden uzak insanlar gördüm hep.Ne yaparlarsa yapsınlar olmadı hiç. Bazen böyle yazı yazan,cok düşünen biri olmasam diyorum.
Öyle yerlere gitmek istiyorum ki... Kendime en yakın yerler oralar. Çevremden en uzak yerler.Hem kalabalık hem yalnız yerler. Herkes hem kendi halinde, okuyan, yazan, huzurlu, içten gülümseyen, ark niyetli olmayan, hem de iç içe vakit geçirebilen... Herkes bir yerlere gitmek istiyor. Bir yerlere varacaklarını sanarak... Herkes herkesten hem uzaklasmak istiyor hem de kendi beyinlerini tatmin etmek,üstünlük elde etmek için yakınlaşmak. İçten gülemediğim zamanlar var.
Gülerken içimin acıdığı gözlerimin battığı zamanlar. Tanıdıgım herkes,herkesten bıkmış.Ben dahil.
Her gün,her saniye yeni ama kötü bir şey öğrenirken kendimi irdeliyorum. Hayatın yorgunluğu neşe kaybına sebep. Henüz bu yaşta yorulmam ne büyük yara. Yıllar büyütüyor olmasada yaraları, yıllar mı saracak?
Ne zamandan beri nefret barındırıyorum? Hani bende yoktu böyle duygular bir kaç yıl öncesine kadar. Büyüyen herkes nefret barındırır mı? Bak,ne cok soru soruyorum.İnsanlarda beni kendimden emin biri sanıyor. Hiç bir şey bilmiyor olabilirim.Çok şey de biliyor olabilirim. İster egoist desinler ister başka bir şey. İster seviyorsun desinler ister sevmiyorsun. İnsanların ne düşündüğü ne hissettiğime engel mi?
Acaba aklımdan gecenleri yazıyorum diye yavaş düşünmeye başlar mıyım? Başım ve ruhum patlamış mısır olmaktan vazgecer belki...
Herkes ne kadar mutlu. Ne kadar güzel gülüyor. Ne güzel bakıyor kendine. Hayatlarına nasıl da devam edıyorlar. Çikolata kusabilirim.Pardon bu içsesin sacmaladıgı kısım. Rahatlamak için son bir haftadır çikolatadan baska bir şey yemiyorum tahmin edemezsin-mem- kimsin? Ne diye hitap edeyim bilemedim şimdi. Komik mi geliyor? Dram biraz da komedidir aslında hayatı güzel olanlara.
Vakit geçirmekten sıkıldığım bir arkadasım var. Gülmek ona cok yakısıyor ama pek gülmüyor. Hayata bakışı sert. Ne diyecektim unuttum,şöyle yazmış beynim o ara: hadi biraz sert konusayım. emin, yok ya ne diyeceğim, kimsenın acıtmasına ızın vermeyecegım falan mı? Ne sacmalayacağım? Kimseyi hayatıma sokmayacağım falan mı? Bu bir erkek değil,herkes her şey... Hey sen! Güzel olan ve yolunda giden bir şeyler varsa kork! Bitecek.
Hasret, bir süre bağlarken; bir süre sonra 2 katı geri itiyor.
Edebiyat yapma beyin. Huh elim acıdı.
Sahi ben nasıl ölmeliyim? Nasıl ölmek istiyorum?Ölmek mi istiyorum? Bazen,bu düşüncelr insanlara göre normalde olsa bana göre değil. Öyle hayat doluyumdur ki normalde...
Ne klişe hikaye,ne sıradan olay! Yine de niye şaşırtır duyanları? Oha çüş insan mı o? dedirtir. Özelliklere kızlara.Erkeklerden de öyle tepkiler veren var ama kızlar daha cok. Güne küfür ederek baslamak. Gözünü açar açmaz,lanet okumak.
Benim ne o’na ne de baska bir erkeğe ihtiyacım yok oysa. Niye bir aşk dogurmaya calısıyorum ve tam doguracakken öldürüyorum onu? Ölümü ben yapmıyorum aslında. Karsı taraf öldürmemi söylüyor. Öfkeyle,üzüntüyle,pınarlarda birikmiş fakat gözden akamayan yaslarla öldürüyorum. Ne fenadır bilir misiniz? Anılarınız bakıslarınızdan fıskırır,fakat aktığı zamanlar yüzünüze yapışır.! Kurtulamazsınız anılardan* . Dediğim gibi,bir erkeğe ihtiyacım yok aslında. Nazikleşip duygusallaştıkça hayata güvenip sarılmak istiyorum birine. Baba sevgisi arıyorum ben aslında.
Başladığım yere geri döndüm ben şimdi. Bir şeyler yapmalıydım. Elbet acıyacak canım,sanırım kaçışım imkansız.
Anladım ki; neye sahipsem bir şeylere eksikliğimden. Neye sahip değilsem, elimde oldugundan değil ama...
BAŞAK KURU