- 688 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Sırlarımız
arabaya, saça, başa, ayağa, tarlaya, bağa, kurda kuşa, tekkeye, kahveye, ota .oka bakım...
en çok canının ihtiyacı varken, canına araç bütün levazımı bakımdan geçer de aklına gelmez ona bakmak; ta ki can sıyrılıp gidesiye kadar...
bütün civar cana yaşam olanağı için değil midir?
görüntü evet; lakin değildir. öyle başlar; ama esir eder araç amacı.
güç, hüküm, mülk derken kanar can damla damla. her damla alnının ortasına düşer yaşamın. yaşam insan için kanla başladı ve bir kansızlıkla son bulacak.
zevk için ölmek zorunda bırakılan tek bir can hücresi, bütün örgüyü darmadağın edip, dengeyi bozar.
doğanın en şirreti... diktatörlerin, önderlerin, şeyhlerin, hocaefendilerin, kurumsal güçlerin, dedelerin, ağaların, zorbaların hükmettikleri ile şıklattıkları canlar ne kadar da kıymetsiz görünürde.
bir kelime boyut atlatıyor; ya da çukura yolluyor.
bir anlam arıyor insan çırpınarak; ya da bir anlam tüccarının heybesine malzeme oluveriyor. heybeye giren boynunu çeviremez; çünkü poposundan takmışlardır halkayı dudağından çıkarmışlardır. ne kadar parmaklamaya çalışsa da halka geçirilmiş halkayı, boşluğa düşer her eylemi kendi gibilerin oluşturduğu halk denilen kalabalık yığın ile canına sahip çıkana kadar...
canı öne alan, canlanacaktır. halka halkayı kabullenmek zor gelebilir; ama boynu çevirebilmek çok zevklidir. unuttuğu zevkleri hayal etmesi tapınma dürtüsünü harekete geçirir...
peki cana sahip çıksa bile canı yanıyorsa
*
kırk yerinden bıçaklayarak öldürünce kırkbir kere maşallahlık oluyor ağabey, babasının koynuna sokmak istediği yetmiş yaşındaki hasan ağa’ya varmak istemeyen onyedi yaşındaki kızkardeşi ayşe’yi.
’seni biz dölledik, doğurttuk, süt verdik, bezini aldık, yedirdik içirdik, barındırdık. sevdik, sevdirdik, verdik, mahrum ettik, tanrın ve kıblen biziz. nasıl olur da lafımızın üstüne laf .ıçarsın’ın versiyonu.
altı var, üstü var. izah kısaca her hükümde bu formül esaslı.
’dediğimce olmuyorsa yaşamak senin neyine’
darbeler bunun için yapılır, devrimler de illallah diyenlerce...
arzusunca davranmayan kıza surat bir anda bundan değiştirilir. peşinden koşulan defne bir anda kahpe oluveriyorsa bundandır.
okşanmak için uzatılan saçlardan koparasıya bir hınçla tutup en yakını tarafından sürüklenerek mezara sokulursa bir insan, ne söylenmeli
alttakine hizmet için kurgulanmış düzenekleri hizmet edeceklerinin tepesinde sofra kurmaya tahsis edip, alttan kestiği parçayı üst tavada online pişirip midesine yerleştirirken alta daha bir ağırlık olacağını ve alttakinin taşıma kapasitesinin ırzına geçtiğini bile hesaba katmadan -bıraktık hak hukuk işlerini- geviş getirmeye programlı seyyar ibibiklere fırsatını bulduğunda rektal tuşenin yağsızını yapanların yaptığı nedir ki, bağırsağından düğümlememişse dilini.
mal, mülk edinme, malik olmanın fasılları açıldıkça rezillik püskürüyor canlıların canına.
arabamı çizme, kızımı dikme.. ben çizdirirsem çiz, ben dersem dik. öyküne öyküne bir hal oldu tanrı megalomanisi.
mal cinslerimiz var ki ağız asla açılmamalı. arada bir bahsederim, yine bahsedeceğim, daha sert vuruşlarla
erkeğim
kadınım
sevgilim
aşkım
dinim
ahlakım
param
neyin sonuna aidiyet eki soktunuz huzurunuzun, düzeninizin gözüne savaş soktunuz...
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.