Çöl tilkisi Kaddafi...
Muammer Kaddafi Libya’da darbe yaptığında henüz 27 yaşındaydı.
Kral İdris’i devirip başa geçmesi 1969 yılında gerçekleşmişti. Şimdilerde Libya liderliğinde tamamladığı 41 yıl, o zamanlar gelişmekte olan ülkelerde sıkça gerçekleşen darbeler göze alındığında çok da gerçekçi gözükmüyordu kuşkusuz.
Daha çok Türkiye ve Necmettin Erbakan’la olan ilişkilerinden tanıyoruz biz kendisini. Şu meşhur çadır hikayesi. Ancak onun darbeciliği enteresan bir olaya dayanıyor.
Fransız yazar Jean-Jacques; Servan-Schreiber kitabında söyle anlatır:
Bir grup Libyalı muvazzaf subay İngiltere’de görevdedirler. Bir gece oradaki meşhur bir kumarhaneye giderler. Etrafı seyrederken, Arap kıyafetleriyle rahatlıkla seçilebilen bir adamı onlar da fark ederler. Zira o sırada herkes zaten bu adama bakmaktadır. Biraz daha yaklaşırlar. Oradaki görevlilerden biri bu subaylara dönerek;
-Su masadaki adam yarım saat içerisinde tam 500bin dolar kaybetti, inanılmaz.
değil mi der..
Bu bahsedilen zaman diliminde petrolün varil fiyatı 1,5 dolardır. Yakın zamanda petrolün 140 doları bile geçmiş olduğunu düşünürseniz kumarda kaybedilen miktar daha anlamlı olur sanıyorum.
Her neyse. O sahneye uzunca bir süre bakakalan genç subay şok olarak şöyle der:
- Bunca zamandır bizden çaldıkları altınlarla bunları mı yapıyorlardı bu adamlar..?
İşte o masada parayı kaybeden kişi Libya prensi İdris’tir. O muvazzaf subaysa Muammer Kaddafi…Çöl tilkisi.
O sahneyi gördükten sonra Kuran’dan başka hiçbir bilgiyi doğru ya da güvenilir kabul etmeyeceğine karar veren Kaddafi,
bir başka Arap lider Cemal Abdül Nasır, Amerikan devriminin sembollerinden Abraham Lincoln ve Libya’yı Osmanlıların elinden alan general Marshall’i kendisine idol olarak alıp Libya’da devrim yapmaya karar verir.
Biraz yakından bakınca devrimci liderlerin hayatlarında hep böyle kritik bir anın ya da bütün inançlarını sarsan bir görüntünün, bir kırılma noktasının, bir bilginin varlığını görebiliyoruz. Bunlar her zaman sağlıklı ruh hallerini gerektirmese de büyük devletlerin ülke liderlerini/devrimcileri manipüle etmesi büyük toplumsal olayların tetikleyici noktalarını açıklaması açısından yardımcı olur.
Şimdi gelelim günümüz Kaddafi’sine ;
Biraz tanıyorsam bu Tilki’yi ve klasik devrimci ruhunu, şunu söyleyebilirim ki ;
Kaddafi ne Mübareğe ne de Zeynel Abidin’e asla benzemez o canlı yakalanmaz ve kaçmaz çarpışarak ölmek onun kaderi olur. Ülkeyi kan gölüne çevirmekten asla çekinmez.
Ve en az onun kadar ordu üzerinde ciddi hakimiyeti olan iki oğlu da direnecektir.
Öyle görünüyor ki Libya arap halk sosyalist cemahiriyesi ciddi bir iç savaş sonunda ve Kaddafi’nin ölümü ile yeni bir döneme girecektir..
Bu arada Erdoğan’ın Mısır isyanında gösterdiği erken tepkiyi Libya’da göstermemesini anlamak gerekir. İki isyanın Türkiye açısından farkı vardır. Bu fark Libya’da çok önemli miktarda Türk vatandaşının bulunmasıdır. 25 bin.
Erdoğan Kaddafi’nin ne denli gözükara bir lider olduğunun farkındadır ve tavrını şimdilik kaydıyla ortaya koymaması bu vatandaşlarımızın can güvenliğini düşündüğündedir.
Yoksa Erdoğan Libya lideri çöl tilkisini günahı kadar sevmez.
Bu sorumlu tavrından ötürü Erdoğan’ı takdir etmek gerekir. Öyle olmasaydı Libya’daki vatandaşlarımızın Türkiye’ye ancak cenazesi gelirdi.
İbrahim Erol
gazete54.com
23 Şubat 2011
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.