- 402 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Rıza
kendi kendinden razı değil ki
başkasından nasıl razı olsun.
felsefenin yaşamla kucaklaştığı nadirattan biri rıza mevzusudur.
rıza, barışık olma halidir. dış ile iç değil; bilakis iç ile iç.. insanda milyonlarca duygu -zıt, türdeş, benzer, farklı- milyonlarca yörünge akar. birbirini kesenlerin birbirlerinden haz etmemesi iç anarşiye ve iç anarşi de dış bozgunlara neden olur. razı olanlar çoğalınca çoğalır çoğalması umulan...
rıza ucuz bir kelimedir kültürümüzde; bu da ayrı bir gerçeklik...
tanrıya inanır. dilenci onun rızası için diye elini uzattığında cebindeki en küçük parayı verir. hiç vermediği de olur. ya rızada ya da inançta bir problem vardır.
’kızın rızası var mı? var. nereden çıkardın. ben babasıyım kardeşim, var diyorsak vardır.’ rıza anonim şirkettir. baba ve sair büyükler hisselerin çoğunluğunu ellerinde tutarlar.
’yaşadığın hayattan razı mısın? değilim. peki ne yapıyorsun kendi namına? git başımdan be.’ rıza önemli değildir, günü devirmek önemlidir.
bütün tarihimiz bilmeye tahsisatlı, lakin bilgi mevcut en oynak terminolojiye sahip. ak denildi, ak dedik. namus denildi namus dedik.
eski ceza kanununda töre saikiyle insan öldürmeye hafifletici neden uygulanıyordu. törenin töre sahipleri üstündeki etkisi kabul ediliyor ve bir tarz meşrulaştırma desteği söz konusuydu. yenisinde bu durum ortadan kaldırıldı. yine eski ceza kanununda kadının seksi meslek edinmesi olası bir cinsel saldırıda cezaya etki ediyordu. yenisinde bu da kaldırıldı. dün dindar için kanaat önderine kör bir itaat olağanken bugün sorgulama akıl yürütme revaçta. dün kabul edilen ekonomik sistemler bugün buruna tutulmayabiliyor. dün dünün hamalı kısaca. bugün kendine ulaşanla meşgul.
dünün kabulü bugün değişiyor. bilgi tutarsız bir yörüngede hareket eden şartların ara sıkıştırmaları ile türeyen bir gaz gibi oldukça yarın da değişecek bugünün kabulleri.
rıza hali bildiğine ve bilmediğine irade kurgulamaktır. insanın kendini bilmeye gayreti heyuladan ibaret olsa gerek. bunun yerine şartları ile kaynaşıp önünde ama elinde olmayana dair cehdi ve elindeki ile uyumlu bir yaşamı idare edebilme iradesinin tezahürü yaşamı kolaylaştırır ve zevklendirir, aksi bir karmaşa ve bunaltı kaynağı olacaktır. sürü sürü doğup yığın yığın ölenler içinde bebekler, filozoflar, hakimler, diktatörler, doktorlar, caniler, artistler v.s bir ayrım yoktur, ayrım yaşamdaki beğeni ve rıza hali ile kendini ifade ediyor. yaşam ve yaşadığından razı olma yaşamı anlamlandırmaya değil, daha çok sahibine anlam zenginliğine matuf bir tespittir. bu da esasta başta söylenenden hali değildir.
zira yok ve var nedir ki?
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.