- 1432 Okunma
- 4 Yorum
- 0 Beğeni
AŞK ZOR ZANAAT
Bahar ayları geldiğinde tüm canlıların uyandığı gibi, insanların yüreğinin de pır pır etme zamanıdır sanki. Şunun şurasında bir ay bilemediniz bir buçuk ay sonra sözünü ettiğim hareketlenme başlar. Bu aylarda gözleriniz birine takılıp yuvalarından fırlar, gidip gelirlerse bilinki beyninizde de seyrimeler başlar. "Hoppala Hasan dayı, bi yanlarım seyrimeye başladı.." diye düşünmenize gerek yok..
Şimdi size ’Feniletamin’ desem, araba lastiği markası mı, vitamin türü mü ya da yeni bir hastalık mı diye düşünebilirsiniz. Bir bakıma hastalık da denilebilir, ama esas anlamı bir tür sıvı. Sıvı deyince de aklınıza salatalara dökülen Mersin’in o ünlü nar ekşilerinden biri veya işkembe çorbasına dökülen sarımsaklı sirkenin içine limon, nane suyu ekleyerek yeni bir karışım filan sanmayın. Bu, beynimizin salgıladığı bir tür sıvıymış. Bilim adamlarının yaptığı araştırmalara göre bir tür büyülenme, teslim olma sıvısı anlayacağınız. Temsil karşı cinsten birini gördünüz ve beyniniz Feniletamin denilen sıvıyı salgılamışsa, sonrasında da Dopamir ve Neropinefrin gibi salgıları da koyuvermişse, ki bu oluyor, ayvayı yediğinizin resmidir. Bence hiç zaman kaybetmeden bir beyin uzmanına gidip kafanızın üstünü düdüklü tencere kapağı gibi açtırıp baktırdığınızda bu sıvı ile dolduğunu anlarsınız..
’Aşkın kimyası’ da denilen bu sıvılar kafanıza dolmuşsa yapacağınız tek şey; öyle birkaç tane değil, bir kasa bira alıp Üsküdar’da kız kulesinin karşısına oturup sabaha kadar içip derin derin iç geçirerek sigara tüttürmek olmalı. Bu pansuman tedbir gibi görünüyorsa da rahatlatıcı bir yöntem olduğunu söylüyor uzmanlar ve bu tür sıvıları taşıyanlar. Ancak Feniletamin sıvısının salgılanmasına neden olan karşı cinsten kişi de yanınızdaysa; göz ucuyla arada bir onu da izlemeyi de ihmal etmeyin. Sık sık iç geçirip ’Kendimi intihar edeceğim, kendimi balkondan aşağı atacağım’ gibi laflar ediyorsa korkmayın. Fakat omzunuza yaslanıp boş gözlerle bir noktaya bakıyor ve konuşmuyorsa, bilin ki onun da beynindeki Feniletamin sıvısının miktarı subasman seviyesini geçmiş, tehlikeli bir durum var demektir.
Bu arada yalnız kaldığınızda karnınız acıktı diyelim (ki böyle durumlarda pek acıkılmaz, genelde kahve, sigara, alkol türü şeyler gıda olarak iyi gelir) ve menemen yapacaksınız. Tavaya yağ, domates, soğan, biberi koyup bir sigara yaktınız. Sigaranın külü yere düşmek üzereyken zamanıdır deyip yumurtaları kırdınız. Sigarayı içip bitirdiğinizde menemenin piştiğini anlıyorsunuz. Ancak dikkat buyurun; tavaya attığınız malzemelerin üstüne kırdığınız yumurtaların kabukları tavada, içlerini çöp sepetine atmışsanız kesin aşık oldunuz demektir. Hiç boşuna kendinizi Allah’a filan havale edip "Ay bana bişeyler oluyor" demeyin. Bence hemen Şiirkolik sitesinde bulunan yüzlerce şairin güzel şiirlerini tedariklenip iç geçirerek okuyun. ’Soğuk bir İstanbul akşamısın/Üstün başın ayrılık/Ey uzun yolların vazgeçilmez yolcusu/bu ayrılık sana nereden kaldı." gibi şiirler olmalı. Arada bir sümüklerinizi çekerek mobilet sesi gibi "blü blü tor tor tooorrr" değil de "yaaaa....hı hı hıhahhah haa.." şeklinde tepinerek ve sessizce ağlamanızda yarar var. Daha da kesmezse sitede ana sayfada benim altımda ve üstümde ikamet eden iki tane tarama özürlü sakallı tip var. Onların ciddi ve felsefi ağırlıklı yazılarını okuyun, kafanız iyice kazan gibi olsun ki uyku bassın ve yatıp uyuyun. Ancak bu arada balkondan uzak durmayı da sakın ihmal etmeyin..
Bunları züğürt tesellisi olarak kabul ediyorsanız eğer, gidin o zaman sevdiğinizin elini tutun daha da bırakmayın, derim..