- 874 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Şafaklar Doğsun Gecelerimize
Yine akşam oldu. Minareden yükselen ezan sesiyle gün karanlıklara bıraktı kendini. Dağların ardına gizlenen güneşle birlikte geldi karanlık gece. Gündüzün dağınıklığına, apaçıklığına bir perde çekti sanki. Üzeri örtülmüş bir günden geriye biraz yorgunluk biraz da yarım kalmış hesaplar kaldı. Yeniden doğacak güne devredilen hesaplar…
Her devreden günün ardından gelen koyu karanlıklar, gündüzümüzü örttüğü gibi yaşanmış hata ve günahlarımızı da örtse keşke. Doğan her yeni günle bizde yeniden doğabilsek, şafağın ilk vaktinde yollara dökülmüş serçeleri ilk defa görüyormuşçasına seyrede bilsek, yeniden başlamanın hevesiyle sakınılmış duygularımızı harekete geçire bilsek eminim devreden yıllarımız da arkaya dönüp de baktığımızda daha az iç çekmelerimiz, daha az keşkelerimiz kalırdı.
Gelen her yeni günden öte önümüzde ki her saniyeye yeni anlamlar yükleyen bir dinin müntesipleriyiz. Bütün azaların geride bıraktığı hata ve günahları bir tek azamızın pişmanlık içeren yakarışı bir anda silebiliyor. Silmekte ne kelime; gerçekten içten ve Nasuh bir tövbeyse yapılan, sevaba çeviriyor. Hesap gününde bizleri bile şaşırtan amel-i salih değerinde ki sevaplara.
Edilen tövbeden sonra göklerde adımıza yakılan sayısız kandiller, Meleklerin “falanca’nın oğlu(kızı) Rabbi’ne tövbe etti”sevinmeleri de işin başka yönü.Ne güzel değil mi ?işlenen her sevapla sevinen sağ yanımızda ki melekler ve edilen tövbeyle gökyüzün de adımıza yakılan sevinç kandileri.Bunları duyunca yüzümüzü belli belirsiz bir tebessüm sarıyor.Belki de Tekbir getirmek geçiyordur kimilerimizin içinden,bende olduğu gibi.
Rabbimiz bizi seviyor. Hem de haddinden fazla. Bir Anne’de küçücük bir yansıması gördüğümüz merhamet ve sevginin sahibi, gelen her gecenin ardından; yeni umutlar,yeni başlangıçlar olsun diye yeni,yeniden şafaklar doğuruyor günümüze.
Nankörlük insanlara yapıldığında fevkalade ayıp oluyor değil mi. Hele de bu yegâne sahibimiz, bizleri rızıklandıran yoktan var edip adımıza cennetler hazırlayan Sahip’ül Mülk’e yapılırsa bilmem bunun adına ne denir.
Öyleyse nankörlüklerimizi ve geride bıraktığımız yaşanmışlarımızı bir kenara bırakıp okunan akşam namazının beş rekâtlık teşekkürünü Rabbimize sunalım hemen. Ardından ise biraz hüzünlü biraz da ümit var bir ses tonuyla kapatıp gözlerimizi Rabbimize Hamt edelim.
Hamdolsun İlahi. Her şeyine…
Mehmet Deveci
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.