Aşk cennetin dilinden bize kalan yegane hatıradır. -- bulor
ayhansarıkaya
ayhansarıkaya
@ayhansarikaya

ROMAN ÖZETİ : ANA (1938 Nobel Edebiyat Ödülünü almıştır.)

25 Ocak 2011 Salı
Yorum

ROMAN ÖZETİ : ANA (1938 Nobel Edebiyat Ödülünü almıştır.)

0

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

8910

Okunma

ROMAN ÖZETİ : ANA (1938 Nobel Edebiyat Ödülünü almıştır.)

ROMAN ÖZETİ : ANA (1938 Nobel Edebiyat Ödülünü almıştır.)


YAZARI: PEARL S.BUCK

26 Haziran 1892’ de ABD.de doğdu.Annesi ve babasının misyoner olarak Çin’de görev yapmasından dolayı;yazdığı romanlar,çoğunlukla Çin’i anlatır.

Evlendiği kocası da misyonerdi.Kocası,Çin halkını bürokratik olarak tepeden değerlendiriyor,kendisi ise halkın yaşamının derinliklerini anlatıyordu.Bu yüzden kocası ile sürekli fikir ayrılığı yaşamıştır. Çin’in devrim öncesi ve sonrasını içeren romanlar yazmıştır.
1973 Yılında ölmüştür.

SAYFA: 293


KAHRAMANLARI



1- ANA

Bütün zorluklara göğüs germiş bir insan.Yaptıkları ile adeta evrenselleşip,dünyadaki bütün anaların simgesi haline gelmiştir.

2- ANA’NIN KOCASI

Kendisini fazla sıkıntıya sokmayan,yaşamı gırgıra alan,kumar tutkunu olan sıradan bir köylü erkeği.

3- ANANIN BÜYÜK OĞLU

O da köydeki diğer erkeklerden biri.Annesi ile toprak işleri ile uğraşmaktan başka bir alternatifi yok.

4- ANANININ KÜÇÜK OĞLU

Köydeki yaşamdan sıkılıp şehirde iş arayan hatta Çin’deki devrim faaliyetlerine katılan kanı kaynayan bir genç.

5- EMMİ OĞLU

Ananın bütün işlerine yardımcı olmayı seven sıcakkanlı bir insan



ÖZET



Çin’de tarım faaliyetleri yoğun olan bir köyde,sıradan bir ailenin fertlerinden olan bir kadın,bütün zorlukları tek başına üstlenmiştir adeta.Dört çocuğu vardır.Tarladaki işlerin kotarılması yetmiyormuş gibi eve geldiğinde;kaynanasının bakımı,kocasının isteriklerini ve çocuklarının eğitimine dek kendisi çaba gösterir.Onun bu feragat duygular içerisinde kendisinin sağlığını hiçe sayarak,canla başla çaba göstermesi,köyde sevilen bir kadın durumuna sokar.Ve tek kelime ile çağrılır: ANA.

Üçüncü çocuğunu da,diğer çocukları gibi bahar mevsiminde doğurmuştur.

Ana,tek başına tarlaya gidiyor;ekiyor,gübreliyor,ilaçlama yapıyor,hasat zamanı geldiğinde de hasadını yapıyor ve ürünlerin yarısını toprak sahibinin göndermiş olduğu adamına yani vekiline vermek zorunda kalıyor.

Ana’nın kaynanası,yaşlı bir kadın olup,onlar,tarlaya gittiklerinde evde yemeklerini hazırlamakla meşgul oluyor,hayvanların bakımlarını yapıyor.

Ananın kocası,her ne kadar kendisi ile birlikte tarlaya gitse de gözü şehre gidip kumar oynamakta.Bunu da ana(karısından) dan gizli gizli yapmaya çalışmakta.Bir yaz başlangıcında köye gelen seyyar satıcıdan takım elbiselik kumaş alıp terziye diktirir ve iki gün sonra da köyden bir daha dönmecesine ayrılır,haber vermeden.

Ana,kocasının yollarını birkaç yıl umutsuzca bekler.Sonunda umudunu yitirir,gelmeyince de yaşam mücadelesine tek başına devam eder.Zaten kocasından da hayır yoktu!

Ne yazık ki ANA’nın yüreğine şeytanlar girer,üç beş yıl sonra.Her kadın gibi o da,erkek özlemi çekmektedir.Hasat zamanı köye gelen toprak ağasının vekili ile cinsel birlikteliğe girer.Hamile kalır ve ilkel yöntemlerle düşük yapar.

Çocukları büyümüştür artık.Büyük oğlunu evlendirir.Gelini,en azından ev işlerine yardımcı olsun diye beklerken,evin düzenini bozarak huzursuzluk çıkarmaya başlar.Görümcesi ile sık sık kavgaya tutuşurlar. Ana’nın kızı,ansızın bir gün gözlerinden rahatsızlanır ve kör olur.Bu durumu,Tanrı!sının kendisini cezalandırdığına inandırır,yasak bir ilişki içerisine girdiğinden dolayı.Bu acıyla kıvranır.Bütün olumsuzluklara rağmen,kör kızını,yakın bir köye kcaya verir.İki-üç yıl sonra kör kızı da ölmüştür ne yazık ki!..

Aradan zaman geçtikçe sıkıntıların içine gittikçe yuvarlanır.Büyümüş olan en küçük oğlunu da evlendirmek ister.Oğlu’nun dünyası ise çok farklıdır.Filozofça fikirler içersinde kendine yön bulmaya çalışır. Köyden kaçıp,şehirde devam eden devrim hareketlerinin içerisinde kendisini bulur.Çok geçmeden tutuklanır.Ve diğer devrimcilerle birlikte şehir meydanında infaz edilir.

Ana için bütün yaşam zor olsa da o,direnmeye ve ayakta durmaya özen gösterir.Yaşamdan bıktığı bir anda onu,yaşama bağlayan bir olay olur.Uzun yıllar doğurmamış olan gelini erkek bir çocuk dünyaya getirmiştir.

Torununu kucağına alıp sarılır.Bütün sıkıntılarını unutmuşçasına yaşama yeniden başlar!..



Xxx

Okuduğum harika bir roman.Zaman zaman gözlerim dolsa da,ANA’nın çektiği ızdırapları kendi içimde hissetsem de bitirdiğimde keşke bitmese dediğim bir roman.

Hepinize yazarken okumak,okurken yazmak dileklerimle sevgilerimi sunuyorum…

Paylaş
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Roman özeti : ana (1938 nobel edebiyat ödülünü almıştır.) Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Roman özeti : ana (1938 nobel edebiyat ödülünü almıştır.) yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
ROMAN ÖZETİ : ANA (1938 Nobel Edebiyat Ödülünü almıştır.) yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.