NAĞME/İ YAR

• 21 Ocak 2011 Cuma 08:46:04

Ey yar .!

Nicelerde aklımdasın ! Bu sıralar özlemin çekilmez, hasretin dinmez sızım durmaz oldu.
Yüreğimin tüm azaları, bilmediği zonklamalarla, kalbimin atışları iyice bitap düşürmekte.

Ah yar.!

Tutsam ellerini, alsam avuç ayalarıma,çatlamış her bölgesini özümle beslesem,üşümüş parmak uçlarını ısıtsam son nefesimle.
Dinsem o an.Sızsam sarhoşluğundan.
Düşsem dirhem dirhem erisem.
Nem olsam ter olsa beden.Zehr olsa bal.
lokması hak zerresi nar olsa.
İçi bir dışı bir adı bir tadı doyumsuzluğun ötesi…

Eyy yar.!Gözlerinin siyahında kaybolmuş tüm beyazlar.Kapkara zifir katran karası kuyulara düşerken,ansızın, dar koridorların ayak uçlarıma değen ıslaklıklarıyla mübtelası olduğum sıcaklığının deminde tav buluyor yüreğim

Eyy.! Yusuf yüzlüm.!
Eyy kutsal emanet gibi yüreğimde ak bembeyaz sütümle, nicelere doymamış açlığını susturup, yürek masallarında ninnilerle sallayıp, satenin en beyazında, ipeğin en terine yakışan alımlığındaki kundak göyneğinde,nazende güller,sazende diller
gibi. Tamburun tellerine değen incecik elden akan tırnak gibi dokunulası mühürlerin kızıllığında ki şafak vaktinin tan ağarmadan önceki, vücudunun üzerine tüllerin sızan ay tutulmasının titrek ürkek bir o kadarda sükutu dillerindeki çözülmemiş bilmeceler tılsımına kapılırken.
Üç köşesi iğne oyası karanfil kokulu muskanın içindeki aşk fermanım yazılmış,sol yanımın depreşen bir o kadarda inleyen can çekişen üstüne nazarlarımdan akan sellere bulaşan kanların aktığı o yıldız ışıltıları altında ki tebessümün,gözlerin,ellerin ve nihayetinde kokun.

Ey göyn yiğidi.!

Ey sümbülün moruna yel değdikçe kıvrımları belli olan dizi hoş,beli ince,dili aşkın şarabı gibi tatlı,kadife sesli.
Zakiri ayazın soğuğunda titreyen gelincik misali kırılgan,narin,ve dahi naif ,hassas en kızıldanda kızıl ipeksi hücrelerinin organze kumaşlarda ki fuşyanın en cazipen mukadder en aziz olduğu en can en canan en candan ötesi.

Eyy şirini bülbülüm..
Eyy yükseldikçe şaha kalkan.Kapılarının kırk kilidini açan tek anahtar tek bakış tek kurşunuyla ilk ve son kez kanatlanıp binlerce peri olan gül olan aşk olan hatta bir daha sen hep sen daima sen

Tadı leziz kendi leziz dili hasret ateşiyle yanmış ,kor olmuş
İşte böyle sana nağmelerim bitmeyecek.
Her göynüme düştüğünde katmerleşmiş tiryakiliklerimi mürekkebim bitinceye kadar akıtacağım.
Patlayan damarlarımda demlerim yuyup arzuhalin önün de sana sunacağım..

Sen ey yar
Sen ey sevdam
Sen ey aşk
Sen ey Yusuf

Sen ey ruhumun tomurcuğu
Sen ey ışığım
Sen ey.............................

Ten/de sen /leb/de sen/dil/de sen/söz/de /sen /sen / yine / sen/

Tarih Zaman Gün
14/01/2011 03/45 Cuma