ÖMRÜMCE DOYMAYAYIM SANA
Bir dileğim var Yaradandan oda sana asla doymamam,evet evet yanlış anlamadın sana doymamam.Hani derler ya sana doymak istiyorum bense sana doymamacasına senden tatmak istiyorum.Ben çok iyi biliyorum doyma hallerini, o doyma halleri ki iştah duyduğumuz şeyi zamanla bizlerde tiksindiricilik hissi verdirtir.
İsterim ki sana hep iştahlı olayım ve sana asla doymayayım,senden sonra kalbim kabullenmesin hiçbir aşkı, seni tanıdıktan sonra yüreğimin mahzeninde biriktirdiğim aşklarımı teker teker çıkardım ve onları yüreğime vuran gelgitlere verdim birer köpük olup gittiler,seni öylesine derince çektim ki ciğerlerime bütün zerrelerim sen olup canlandı,bedenim sana aldandı,emrine amade oldu.Sensizken seni yaşamaya başladım,ve seninle öyle bir denge kurdum ki; kendimde daima seni soldum ve her nefesimde kana kana seni yudumladım ama asla sana doymadım,tıpkı hava gibiydin bana her daim bütün zerrelerime seni teneffüs ettirirken bir başka iştahla hep seni çektim içime,varlığında varlık buldum yokluğunda nefessizlikten yani sensizlikten boğuluverdim her daim.
Bana hayatta hep candın…….
Çıplak ve örtüsüz bir şekilde geceye sığınan yüreğime örtüydün,gecenin zifir karanlığında seni seyre duran gözlerim için gök kuşağının en güzel rengiydin, üşüdüğüm havalarda tenimi ısıtan güneşimdin,sıcaktan bunaldığımda beni serinleten meltemimdin,bakışınla ruhumu ferahlatırken, bakışımla gözlerimin ferini aydınlatan çehremi nurlara gark eden ayyüzlümdün.
Sen ansızın benden çekilme olur mu? Daha doğrusu hiç çekilme, dedim ya ben seninle varım sensiz bir hiçim,susuz toprak gibiyim,kokusuz gül gibi, yolcusuz yol gibi,insansız alem gibi….
Akşam yalvarmalarıyla titreyen yüreğimle seni arzuluyorum ve seni kurduğum bütün hayallerimde yanı başımda bulmuşken,hayalimi kimse bölmesin diye kısık sesimle sana serenatta bulunurken herkes kanayan yüreğime şahit olmuştu da senin bana gelişini benim sana sinişimi bir çağlayan gibi akışımı sezememişti…..
Sensizliğimi dindir ey yar….
Sensizliğin her zaman acılarıma hitap eden fasih bir alim kesilir, bu hitabı ne zaman dindireceksin bu fasihi ne zaman kürsüden indireceksin,boynum bükük gözlerim öksüz yollarında,mahcubum seni beklerken kapı arkalarında,çaresizliğim perde olmuş seni gözlediğim pencere diplerinde,ne olursun gel acılarımı dindir ve bu hatibi hemen bu kürsüden indir…
Bu acılara bu kalp artık dayanmayacak, daha fazla sensiz yaşamaya katlanamayacak,sensizlik yakışmazken bana; inan ölüm bana çok yakışacak,o yüzden ya gel bu sensizliğe son ver yada ölüme giden bu bedene bir yol ver, yada yolundan çekil de sensizlik yakışmayan bu ömre ölümün ne kadar yakıştığına şahit ol……