- 561 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Eleştiriden Eleştiriye-7
Bu çalışma alıntı sözlerden faydalanarak yapılmıştır. Eleştiriye de eleştiri yöneltebileceğimizi anlatmaya çalıştım. Çünkü aynı yere baktığımız halde gördüklerimiz birbirinden farklı olabilir.
***
Adam o gün çok yorulmuştu, biraz dinlenmek için bir ağacın gövdesine vücudunu yasladı. Bir süre o şekilde durdu kımıldamadan. Rahatladığını anlayınca birisiyle konuşmak ihtiyacı hissetti. Dostça olmasa bile birkaç dakika şuradan buradan konuşacak birini de buldu. İnsanlara karşı duyduğu sevgiyi göstermek için yardım edecek bir kişi aradı. O kişi hemen çıkıverdi karşısına. İçini kemiren sırrını paylaşacak gerçek bir dost aramaya başladı. Nedense hâlâ arıyor…
***
Erkek aslan, dişisinin avlanmasını uzaktan izliyordu. Dişi aslan otların arasından adeta sürünerek ilerliyordu. İleride otlayan yaban öküzü sürüsüne iştahla baktı. Yüzlerce yaban öküzü vardı. Sürünün içersinden bir tanesini gözüne kestirip, ona doğru koşmaya başladı. Yüzlerce hayvan kendileri için de tehlike olabilir düşüncesiyle kaçışmaya başladı. Dişi aslan hedefine kilitlendiği için hemen yanı başında olan hayvanlara bakmıyordu bile. Yaratılan panik sonucu öküzlerden bir tanesi tökezleyip , tam aslanın önüne düştü. Hemen kalktı ve can havliyle boynuzlarını silah olarak kullanarak aslana karşı saldırıya geçti. Aslan önce durakladı, sonra ise kaçmaya başladı. Aslanın kaçtığını gören diğer öküzler de cesaretlenip saldırıya katıldılar. Uzaktan bu olayı izleyen erkek aslan kıs kıs gülüyordu!
***
Genç kız kendisini sevdiğini söyleyen delikanlıyı sınamak düşüncesindeydi. Bakalım kendisi için neler yapabilirdi. Sordu ve şu cevabı aldı:
-Senin için ben ölürüm. Daha ne yapmamı istersin ki..
Bu cevap üzerine genç kız, o delikanlı ile bir daha konuşmak gereğini bile duymadı.
***
Paralarını tek tek saydı, cüzdanına yerleştirdi. Kredi kartlarını gözden geçirdi, onları da cüzdanın başka bir bölümüne yerleştirdi. Arabasının anahtarını elinde çevirdi çevirdi, sonra cebine koydu. Cep telefonunun düğmelerine basarak bir müddet oyalandı. Bir kaç tane de mesaj attı. Eve geldi, TV’nin düğmesine basıp açtı. Uzaktan kumanda aleti ile kanalları dolaştı. Hoşuna giden kanal bulamayınca kapattı. Bilgisayarın başına geçti. Açar açmaz “8 tane iletiniz var” uyarısıyla karşılaştı. Messenger’a girip iletileri okudu, bazılarını sildi. Beğendiklerinden bazılarını da dostlarına gönderdi. Messenger’ı kapatıp internete geçti. Geogle arama motoruna “Yaşam nedir” yazıp “ara” bölümünü tıkladı. Yüz binlerce site çıktı karşısına. Sitelerde dolaşmaya başladı, ama doyurucu bir cevap bulamadı.
Oysa ki yaptıklarına bir baksaydı belki yaşamın ne olduğunu anlayamazdı, ama ne olmadığını fark edebilirdi.
***
-Aşılmaz bir duvarın önünde yaşamak köpekçe yaşamaktır.
-O duvarı bulabilse, köpekliğe razı olacak o kadar çok insan var ki…
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.