Gölgesi intihar yaşamın...I..
Gökyüzü, ihtişamıyla tüm güzelliklerini sunuyordu. Sokağın iki yanını gölgesi ile dolduran çınar ağacının yanında usulca adımlarla geçip, üç aydır kirasını veremediği evinin yolunu tuttu.
Sekiz yıldır oturmuş olduğu mahalleye son üç aydır yüzü yere bakarak giriyor ve kimseler görmesin diye kendince dualar ediyordu. Üç ay oldu dedi, bir ses. Tanıdık birisiydi, ev sahibi yaşlı gözleri ve hırçınca tavrıyla kendine sahip olmaya zorlanır gibi, üç ay oldu dedi. Artık yeter, her ay aynı bahane, adam olaydın da bir iş bulaydın. Karın ve çocukların bile bu sıkıntılardan kaçtılar, benim canımı fazlaca sıkmadan evi boşalt, yoksa ben yapacağımı bilirim.
Ev sahibinin bu sözlerine tek bir söz bile edemedi. Ne diyecekti ki, sanki...
Aylar olmuştu, başvurduğu her işten olumsuz cevap alıyordu.
Hiç bir şey aklını meşgül etmiyordu artık, sadece çocuklarının kokusunu özlemişti. Tek isteği çocuklarının terini son defa koklamaktı. Sanki hayatının son anıymış ve yaşam bitmişte, tek isteğini soruyorlar gibi bakınıyordu etrafına. Yıllarca emek vererek büyüttüğü çocukları, annelerin sözünü dinlemek zorunda kalmış ve dedelerinin yanına gitmiş olmalarını ve kendisini bu zor günlerde yalnız bıraktıklarını düşündükçe, ölmek istiyordu.
5 Ocak 2011 günü, kendini öldürme zamanının sonunda geldiğine karar verdi. Son bir kere bir paket sigara alabilirse bakkaldan, son sigarasına kadar doya doya içtikten sonra vedalaşacaktı yaşamla. Ama bakkal sigara vermiyordu ki, oysa paketinde son üç beş sigarası kalmıştı, demek ki daha erken ölmeliyim dedi.
Beş kutu ilacı birbirine karıştırdı. Yüze yakın ilacı başucunda bulunan sehpaya bıraktı. Bunları ezip suya karıştırmak yerine birer birer yutmanın daha iyi olacağını düşünerek, birer birer ilaçları içmeye başladı. O, yaşamın yarısında döneceğini hiç düşünmemişti. Daha dedi, ev alacaktım, çocuklarım sevdikleri insanları tanıştıracaklardı, torunlarıma isimler bulacaktım.
Ama artık çok geçti...
Beş dakika sonra bütün ilaçları yuttuğunu fark etti, bilincinin ne kadar sürede kaybolacağını kestiremediği için son sigarasını o an içmek için hazır bekletiyordu.
Ama yapamadı, öylece yere yıkıldı.
...
..
.
YORUMLAR
Zordur böylesi bir konuyu tüm çıplaklığı ile anlatmak.
Ama siz başarmışsınız. Gerçekten acıttı yüreğimizi.
Keşke o tarihi koymasaydınız yazınıza. Çünkü bu tarih sadece bir kişiyi anlatıyor. oysa denemenizdeki kahramana benzer o kadar çok insan var ki! Sadece o tarihte değil, hemen her gün yaşanan, duyulmadan, bilinmeden son bulan, yitip giden hayatlar.
Mükemmel anlatımı çokça tebrik ediyorum.
Saygı ve sevgiyle kalın...
binyıl
Oysa çevremiz ayakta kalma adına zorlanan insanlarla dolu...
sevgiyle kalın...
güzel yorumunuz içinde teşekkürlerimi bir borç bilirim...
binyıl
Ama üç ve dört bölüm halinde kısa bir hikaye olarak tamamlamak istiyorum...daha öncede dediğim gibi ben ve ben merkezli bir toplumun kırıklıkları sürekli olur ki, bu yaşam bile çevrenin ve krakterlerin kırıklığından doğmuştur....
Okuyup yorumlamanız onur verici..
sevgiyle kalın...
binyıl
sevgiyle kalın...