yalındı gidişim...
Yalın bir sessizlikti benimki.
Bir adım gitse suskunluğun benden ileriye, yalnız bir adımla tükense hayat; onun ardından olurdu herhalde. Bir başka türlü bu benimki… Bazen yalnız kalmaktaki dinlenmişlik, huzurlu bir bardak çay; bazense o çaya şeker sormayan birinin eksikliği, huzurlu bir güne günaydın sesine alışamamış bir kulağın tırmalayıcı uğultusu…
“Sessiz sedasız bir terk ediş aslolan. Senin gidişin, benim ardından bakışım ve düşüşüm; tüm yaşanmışlığıma inat edercesine.”demek gibi. Aşık olduğumu sandığım bunca vakitte; yani kendimi yiyip bitirdiğim, gelmedi diye sızlandığım zamanlarda; hiçbir şeyin farkında bile değilmişim. Meğer derken bile “acaba” desem mi diye düşünmeye bile başladım artık. Belki bir an için dönse sırtını bana, bir an için nefret görsem gözlerinde; kim bilir ölürdüm. Tek yön bilet alıp giderdim uzaklara…
Belli belirsiz bir iç çekiştir AŞK, bazen nefessiz kalmak, bazen hıçkırmak, bazen susmak, bazen sen, bazen …
Şirinsiz bir iki cümle bitirdi benim yaşamaya olan inancımı. Görmez iki göz, kapkara olmuş kalpler tüketti gülüşümü. Şimdi yar kızar bana, astım diye yüzümü. Ne bilsin içeride bir damla bile tebessüm kalmadığını. Nereden bilsindi ki gidebileceğinin korkusu çoktan düşmüştü yüreğe…
Küçük küçük, parça parça hatıra bıraktım ardından. Gidersen izini bulabileyim diye. Tekinsiz yollardan ve ölümsüz vadilere girmişsin meğer. Bilerek ve sanki isteyerek unutmuşsun ellerimi. Bir köşede bıraktığım tebessümüm, diğer köşede gözyaşlarımı bulmuşsun. Meğer baya yormuşsun kendini. Bense kaybettiğim bir iki macerayı arıyorum, yağsız kandillerle, tükenen mumlar sitem eder oldu sesinden bir haber…
Hala benimken bile bu hasretleri, en kötü sahneleri canlandırır olmuşum meğer kabuslarımda. Gecelerim uykusuz, sokak lambaları bana inat sönük ve ellerim sana inat edercesine soğuk. Sıcaklığını, sessiz gülüşlerini, ciddi bakışlarını bile hatrıma kazımışım suskun saatlerde. Ah sevgilim sen bilmesen de olur. Ben tüm bunları sessizlimde yaşarım…
Sen evlada demeden ve ben terk etmeden bu diyarı, hasretin bir bıçak tenimde gezinen… Her yazının sonucu senken bile hala vuslatın çok uzak.
Şimdi sana susan bir sürü düşünceden elveda sevgilim. Suskunluğum her yaptığıma cevap, gözyaşlarım sana tutkumun kanıtıdır. İster ağlat, ister kanat bu yüreği yine de gidişin en büyük ıstırap. Yeter ki; ardına bakmadan gidebil. Bir gün terk edeceksen vuslatı… Çaresiz… Bunu gözlerime bakmadan yapabil…
FMÜ
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.