BİRGÜN BENİ ÖZLERSEN 20
Akşam olmuştu.
’Ne yapacaksın? dedi’ Kamuran.
’Bilmem, eve gideceğim;ya sen?’
’Ben bu gün yokum oğlan tarafına gideceğim.’
’İyi ben evdeyim sonra görüşürüz. ’
Ayşe odasına girdi; bu şirin oda karanlık bir mezar gibi geldi.’Anneciğim’ diye uzun uzun ağladı.
’Artık gitmek istiyorum eve gitmek’
Birkaç aydır içindeki duygularını saklayamayacak hale gelmişti.Kamuran a olan sevgisini bastıramıyordu ki...içindeki ölüm korkusuyla onun üzülmesini,yıkılmasını asla istemiyordu.Söz vermişti perişan etmeyeceğim diye.
’ Allah ım! ben ne yapacağım? bana yardım et ’Işığını yakmadan yatağına uzandı çok mutsuzdu şimdiye kadar sakladığı bu amansız sırrı kaldıracak gücü kalmamıştı.
’Düğün bitsin gideceğim; okullar kapanmayacak ama karneleri Kadir verir.’
’Gidersem ne götürüreceğim?Hiçbir şey’ diye konuştu kendi kendine; böyle düşünceler içinde uyuyup kaldı.Gözlerini açtığında sabah olmuştu.
’Allah ım ne olur bu hafta güzel geçsin, bana dayanma gücü ver.’ Kalkıp odasını topladı, giyinip okula gitti.
Günü çocuklarla geçirdi. okul çıkışı köyü dolaşıp muhtara uğradı; orada da fazla kalmadı çok canı sıkılıyordu aklına 90 lık nine geldi.Ona gitti .’Bana fal bakar mısın ? ’dedi.
Hemen kahve yapılar içip kapattı.Nine fincanı alıp baktı.
’Bu ne kızım? için kapkara olmuş, çok sıkılmışsın? ben sana demedim mi senin sonun iyi deye’
’Bak çok büyük binalar var beyaz giysili insanlar sonun çok iyi kızım sonun çok iyi mutlu olacaksın.’Akşam yemeğini orada yedi epeyce oturdu.
’Artık gideyim’ dediğinde evin çocukları getirdi.Hemen yattı başı çok ağrıyordu ’acaba düğünü beklemesem nasıl olur ?’İçi içine sığmıyor; gitmek istiyordu.Hastalığının durumu
nu merak ediyor son günlerde hiç aklından çıkmıyordu. ’Aman Ayşe üç yıl durdun bir hafta mı duramıyacaksın? Bu bir haftayı mutlu geçir ölümü düşünmeden Kamuran la birlikte ; onu sev belki bir daha görüşmek nasip olmaz.’Kendi kendine karar verdi ;bu bir haftayı dolu dolu yaşayacaktı.Bütün gücünü toplayıp neşe içinde okula gitti.Çocuklarla çok güzel bir gün geçirdi.
Akşam üzeri sağlık ocağına uğrayıp Kamuran ı gördü. Neşesini farketmiş ’hayır ola bu neşe ne ?’
’Bilmem? bu gün kendimi kuşlar gibi özgür hissediyorum. ’Ne yapalım?’
’Ne yapabiliriz?’
’Yarın akşam kına gecesi başlıyor; burada düğünler kaç gün sürüyor biliyorsun günlerimiz düğünle geçecek.’
’Haklısın düğünle geçecek.’
’Bu akşam ne yapacaksın ?’
’Hiç... evdeyim ya sen?’
’Bende’
Ayşe Kamuran ın gözlerine baktı, sonra elini tuttu.
’İyi misin sen?’
’Evet iyiyim.Biliyor musun düğünden sonra gidiyorum.’
’Nereye?’
’İstanbul a...’
’Neden? okullar kapanmadı ki daha karneler verilecek.’
’Ben hazırladım; Kadir verir.’
’Ama neden... nereden çıktı... bu gitmek?’
’Gitmem lazım; benim için çok önemli.’
Kamuran şaşkın beklemediği bir şeydi; oturduğu yerden kalktı.Etrafına döndü.’Ne demek çok mühim? Anlamadım,bu gitmeyi anlat bana neler oluyor?’
’Şimdi değil; anlatacak bir şey yok, sadece gidiyorum; biliyorsun bir söz vermiştim ilk sen duyacaksın diye, işte onun için gidiyorum.Dönüşte ...az kaldı,bazı şeyleri öğreneceksin sabırlı ol.Şu iki üç günü mutlu geçirelim,ne dersin ?’ Kamuran iyice aptallaşmıştı.’Ayşe sen ne diyorsun ?’
’ Konu kapandı Kamuran başka soru yok;haydi şehire inelim ,bir yerde yemek yeriz.’
’Nasıl olur ? bu saatte...’
’Olsun saatin nesi var? bundan sonra birbirimizi az göreceğiz.Biliyorsun düğünler ayrı oluyor;Erkekler ayrı kadınlar ayrı eğleniyor.’
’Tamam eve gidecek misin ?’
’Hayır.’
’Atla arabaya.’ Ayşe direksiyona geçti;hızla yola çıktılar
’Biraz yavaş gitsen; acelen ne?’
’Bilmem uçmak geliyor içimden; kuş olup uçmak.’ Kısa zamanda şehire geldiler.Güzel bir lokantada yemek yediler.
Sonra şehrin içinde araba ile dolaştılar ; parkta oturup havuzun sularını izlediler geç vakit eve döndüler ikisi de suskundu.Fazia konuşmadan geçmişti gece.
Ertesi gün okul dönüşü kız evine gitti Ayşe.Tüm köylü oradaydı;kazanlarla yemekler pişiyor ;iki tarafta da eğlence vardı.Genç kızlar en güzel giysilerini giymişti kendilerini beğendirmek için.Gün boyu şenlikler sürdü.Gece kınalar yakıldı gelinin eline üzerinde gelincik kırmızısı elbisesi ile.
Ayşe nin içi kan ağlıyordu.’Benimde elime böyle kına yakılacak mı acaba ?’
Gelinin annesi ’ inşallah kızım senin gelin kınanı da biz yakacağız’ diyerek Ayşenin ellerine kına yaktı.
Avuçlarında kınalarla oynayan geline’ eşlik et’ dediler.
’Yok ben oynayamam.’ demişti.
Bir ara damatla Kamuran da geldiler; damat gelini oynamaya kaldırmıştı.Kamuran da Ayşeyi karşılıklı oynamaya başladılar.
Ayşe’ oyun bilmem’ derken birazcık yalan söylemişti o çok iyi oynardı aslında ;ikisi de müziğin ritmine kaptırmışlardı kendilerini. Uzunca sürdü başka alemdeydiler sanki
Gece güzel geçiyordu.
Ayşe mutlu Ayşe sevgi dolu idi
Sabaha dek bir kız evinde bir oğlan evinde oynadılar, eğlendiler eve geldiklerinde güneş doğmak üzereydiHemen yatıp uyudu;çok yorulmuştu.Bugün de gelin alma vardı yoğun geçecekti gene.
Geç uyandı;odasını topladı ’Bu gün gideceğim her yer toplu kalsın; yanımda birşey götürmeyeceğim.’Bir çantası vardı eline aldığı.Günlüğünü çıkardı;Kamuran a mektup yazıp üzerine koydu ,güzel bir paket yaptı ’Belki geri dönemem günlüğümden herşeyi öğrensin;beni o zaman anlar.’
Dışarı çıktı; etraf biraz tenha idi muhtara gitti.
Ayşe yi görünce şaşırdı’ Hayırdır kızım.’
’Yok hayır sana bir emanetim var bunu haftaya Kamuran a vereceksin; o gün onun doğum günü ondan önce verme benden hediye.’
’ İyi de sen neye vermiyorsun?’
’Yok ben bu gün gideceğim.’
’Nereye... ne zaman?
’İstanbul a.’
’Bu gitmek nerden çıktı kızım ? okul da kapanmadı daha.’
’Hazırladım karneleri Kadir verir.’
Muhtar şaşkın;’ iyide sebep ne?’
’Sebebini sorma ilerde öğrenirsin; sizden ricam çok dua edin benim için çok dua edin.’
’Kızım neler oluyor?’ dedi yaşlı adam.
’ Soru yok muhtar baba; başka soru yok, ne olur beni üzmeyin; size verecek cevabım yok yalnız kimseye bir şey söyleme bana hakkınızı helal edin sonra ben gidinceherkes te hakkını helal etsin ,ben ediyorum.’
’Dur kızım; gidipte gelmeyecek gibi konuşuyorsun.’
’Yok öyle değil; gitmek var dönmek yok, insanlık hali şimdi söz ver bana kimseye bir şey söylemek yok; tamam mı?’
’Ben gidince...’
Yaşlı adam gözleri dolu dolu’ tamam’ dedi.
’Bunu da unutma haftaya yaş günün de...’ Onlar öyle konuşurken bir çocuk geldi ’90 lık nine çok hasta hoca hanımı istiyor; ama onu bulamadık evinde yok.’
’O burada’ dedi muhtar.
’Kızım nine seni istiyormuş hadi bakalım’ diye yola çıktılar.Geldiklerinde Kamuran da oradaydı hasta diye çağırmışlardı.Muayene etmiş ’yapacak bir şey yok,yaşlılık’demişti.
Ayşe yi görünce’ Sen neredeydin?’
’Muhtar babaya gelmiştim.’Sonra ninenin yanına çöktü ’ninem ben geldim;beni istemişsin’diye elini tuttu.Yaşlı kadın zoraki gözlerini açtı.Konuşurken kelimelerinin yarısı anlaşılmıyordu.
’Benim ömrüm senin; benim ömrüm senin’dedi.
Herkes şaşkındı; ne demek istemişti birkaç kez tekrarladı ve gözlerini kapattı.Artık komaya girmişti.
’Beklenecek,yapacak birşey yok ’dedi Kamuran.
DEVAM EDECEK