- 868 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
SMİLE
Paramparça aynanın camları gibi her biri bir yerde ayrı görüntüleri gösterirken beynimin imgeleri ile hepsini bir araya yaklaştırmaya, uğraşıyorum.
Hangi kırık cam çıngısını alsam elime, canımı yakıyor. Oysa onarmak istiyorum.
Her kırık aynanın görüntüsü aynı odanın içinden parçalar.
Topluyorum, bir araya getirmek için.
Biliyorum, bu kırık parçacıklar yumağı kanatacak içinde bulunduğu avuçları.
Odamın içinde savrulurken, ayaklarım, bileklerim, beynim, yüreğim kanıyor.
Sen Smile;
Gelişin- doğuşum, gidişin- ecelim oldu.
Vücudumda hala terinin tuzu, teninin kokusu var.
Geldin; kararmışken, gündüzlerim yıldız oluverdin.
Oysa vakitsiz açan bir çiçek misali gündüz doğan yıldızın ışığı sönük olur.
Smile;
Keşke sözcüğünü sevmiyorum.
Paylaşılan bir duman anının dondurulup kazınması için beynime, usumla savaşmak zorundalığımı duyumsuyorum.
Sebepler, nedenler, ne olursa olsun içinde bulunanlardan birisi, biliyorum bana ait.
Ben bana ait kısmı kesip alıyorum, senden yana ne varsa .
Kesik parçaları birleştirip, yan yana dev bir portre, yapıştıracağım anılar albümüne.
Görüyorsun değil mi sende ne varsa bana ait olan zerrecik de olsa çekip alıyorum cımbızla.
Ve ekliyorum yüreğin kanayan yumağına.
Sen hep Smile…
23-10-2007
deren bulut