- 1190 Okunma
- 6 Yorum
- 0 Beğeni
tanrı aşkına yazın
Hiç korkmayın ve çekinmeyin dostlar!
Yazmaya devam edin ve edeyim!
Kendini şair ve edebiyatçı sanan birkaç kişi televizyonlarda program yaparak ve dergilerde ahkam keserek kendilerini bir şey sanmaktalar!
Şunu asla unutmamak gerekir!
Şiir geçmişin değil, bugünün ve geleceğin yazılacak yazgısıdır.
Öz sözüm şudur ki; ne olursa olsun yazın; yeter ki dilimizin kuralarına uyalım.
Sizlerden ricam, kimselere “hacım, hocam” sıfatı takmayın.
Ve yüreğinizi yırtarcasına yazın.. Yazın ki şiir ayağa kalksın… Yazın ki kendilerini şiirde “erk” sananlar utansın.
Tanrı aşkına ayaklandırın şiirlerinizi!
Ayaklandırın ki yıkılsın bu soytarıların kalesi!
ö.n
YORUMLAR
Sevgili üstad aslında öylesine çok yazan var ki;bunları aklımın alması zora düşüyor.Nereye baksam,nerede gezinsem şairliği ipoteğine almış sayısız şiiri tanımayan kalemler...
-bunlar ne olacak ?
keşke gerçekten şiir olarak benimsenen eserler ve yazarları ön plana çıkabilse
''Yere düşmekle cevher sakıt olmaz kadr ü kıymetten"
Ne yazık ki katılamamak elde değil siteminize.Ahbap çavuş ilişkisinden en çok edebiyat zarar görürken sadece seyretmek elbette zor. Sanattan anlamayanların değerlendiren takdir eden olmaları hepimizi deli ediyor lakin yapacak pek fazla da yapacak bir şey yok.
Erk mi olsak acep diyor insan da, yok şair olmadık yerleri öpmek bize yakışmaz.
saygılar
abi sizi vitesten attıran olaylar nedir bilmiyorum ama ,herkes kendini şair sanıyor vallahi iki gıdı gıdı şiir yazanlar edebiyat dergilerinde ,panellerde,ne bileyim buldukları açık lanalarda ahkam kesiyorlar,benim bildiğim şiir sessizliktir ,muhelefetin de bir estetiği olmalı şiirde ama nerede.
abi aslında çok şeyler yazarım ama dilim sivri benim ,kolay gelsin diyorum
çok saygımla
Sayın Ömer Nazmi,
Her düşünce birliği kendi anlayışının haklılığını ispat etmek için çalışmıyor mu?
Ve her sürü kendi koçunu en baba koç ilan etmiyor mu?
Her Tanrı haklı müntesibinin inancına göre.
Haklısınız.
Ekranda şiir okuyorum diye marazlı yeni gelinler gibi zırlayan , delilik işareti sesler çıkaran sıradan malları syrettikçe kahroluyorum.
Bir kadın Bahtiyar Vahapzade'nin " Bugün Yeddin Oldu " adlı şiirini seslendirdi geçtiğimiz günlerde.
Bir şiire nasıl cebren tecavüz edilir, bir düşünce nasıl mankurt edilir izledim içim acıyarak.
Ve bir ulusun dil'i nasıl katledilir canlı yayın cinayeti olarak seyrettim.
İnternetin en verimli olduğu bu alanlar bana göre .
İnsanlara fikirlerini, gördüklerini ve inandıklarını özgürce anlatma imkanı sağlıyor.
Kalabalıkta sesinizi duyuramıyorsunuz.
Sesinizi duyurmak için fikirlerinizi köleleştirmeden, edebiyat baronlarının ilk gece haklarına yem olmaktan kurtarıp,özgürce yazıyorsunuz.
Haklısınız.
Haklıyız.
Susma sustukça sıra bana gelecek. Selam ve saygı ile.
Değerli Ömer Nazmi bey, sizi böyle yazarken görmeyi, alışılmışın dışında değerli bularak, Türk EdebiyatI'ında aristoktrat ve de sınıfsal bir erk olduğunu, biz ne yapsak da, bunu kural ve kaideler bütünü içinde irdelemek gerektiğini, aksi halde geçici olacağını önemle belirtmek istiyorum.
Beklentisiz yazmak çileli yoldur. Bunu önermişsiniz; önemli bir yol olması, Edebiyat'ın ve yazar eylemcisinin, farkında olarak veya olmayarak bilime kaynaklık eden veriler bırakmasının tarihselliğini, erk değiştiriciliği ile ilintilendirerek, düşünmeyi öneriyorum.
Hacım, hocam yerine, erk ve olumsuz etkileri adına; daha net kavramlar tercih edebilseydik keşke... Saygılarımla.
Göktürkmen tarafından 12/28/2010 2:47:32 PM zamanında düzenlenmiştir.
Ömer Nazmi kolay vitesten çıkmazdı,
galiba birileri damarına basmış.
Aslında şairlerle kim uğraşırsa uğraşsın beni de üzüyor.
Türkiye`de neler olduğunu bilmiyorum ama;
çoğunlukla bazı dergilerin veya küçük çaplı şiir sitelerinin
kendi gruplarının borazanlığını yaptığı malumdur.
Yani sizin bu serzenişinizden sonra inanın ki, benim de şiir yazasım geldi.
Sevgili Ansızın beni arada iki hafta tatile göndermese,
moralim şiir yazmaya elverişli olacak ama gelin de anlatın işte...
Bence sıkmayın canınızı
Saygılar sunuyorum.