NE SOĞUK ENGELLER BİZİ, NE YOL...
Aralık... Kışın ilk ayı... Soğuk bir aralık gecesinde arkadaşlarla toplanıp Bursa’ya geziye gidiyoruz. Uykudan güç bela uyanıyorum ve saat 02.30. Biraz hazırlık ve telaşla karışık bir koşturmacadan sonra yarım saat sonra yola çıkabiliyoruz. Ama ne soğuk var havada... Otobüsün içinde pek ısınamasak da pek hissetmedik uyuyunca soğuğu. Uyandığımda Bursa’ya giriş yapmak üzereydik. Her taraf karanlık ve saat 05.30 suları. Arabayı Ulu Camii yönüne doğru sürdük. Ben de ilk defa gelmiş olmanın heyecanıyla meraklı gözlerle çevreyi süzüyorum. Ulu camiinin önünde buz gibi soğuk suda abdest almanın keyfi mi olur demeyin. Oluyormuş. Ben denedim. Namazlarımızı kıldıktan sonra bizlere Bursa için rehberlik yapacak olan ağabeyle Ulu Camii hakkında detaylı bir sohbet yaptık. Bilmediğimiz, kaynaklarda bile yazılmayan bazı şeyleri burada öğrendik.
Camii yirmi kubbeden oluşuyordu ve ortasında bir şadırvan ama biz göremedik yenileme çalışmasından ötürü. Yine camiinin sol cenahında da bir çalışma var olmalı ki kapalıydı ziyaretçilere. Mihrap o güne kadar kapalıyken bizim gitmiş olduğumuz şu sıralarda burayı da açmışlar. Minber için camdan bir koruma yapma gereğini tam anlayamasam da ziyaretçilerin su-i istimal ederek burada dilekleşiyorlarmış. Aynı şekilde hemen onun yan tarafında kalan vav(ﻮ) harfini de camdan mahfaza almışlar. Minber üzerinde de öyle güzel işlenmiş bir güneş sisteminin minyatürünü görebilmekteyiz. Yine yan tarafında Kâbe’nin örtüsünü görmek ne güzel bir duygu. ‘Sultan, Efendi’ vs. gibi kelimelerin cumhuriyet dönemiyle birlikte yasaklanınca camide üç beş yerde yazan bu isimler üzeri kapatılmışken şu son dönemlerde açılabilmiş nihayetinde. Açılması da belli olmuş kabak çiçeği gibi. En arkada üç boyutlu Kâbe motifine hayranlık duymamak elde değil. Düşünüyoruz ki o zamanın teknolojisiyle (olmayan teknoloji) yapılan bunca eser şimdi neden yapılamıyor. Demek ki bazı değerlerimizi ihmal etmişiz ki bu da bize pahalıya mal olmuş.
Camiden dışarı çıktığımızda müthiş derecede soğuk bir hava bizi bekliyordu. Son fotoğraflarımızı da çekildikten sonra kahvaltıdan sonra bir arkadaşın evine davetliydik. Sonra Emir Sultan’a doğru yol aldık. Yine kalabalık başka gruplar da vardır bizim gibi. Rehberimiz işini gerçekten de iyi sahipleniyordu. Burada da fotoğraflarımızı çekip yürümeyle on dakika mesafede bize gülümseyen Yeşil Cami’ye ulaştık. Camii içi çok hayret vericiydi. Yan tarafları ayrı bölme, ortası ayrı bölme, önü ayrı bölmeydi ve odacıklar vardı her yerde. Rehberin buradaki sohbetiyle ecdadımıza olan bilgimiz daha da hayret verici boyutlara ulaşıyordu. Tarih bilincimiz gelişiyordu bu sayede. Buradaki kısa fotoğraf çekimleri sonrasında son durağımız Tophane oldu. Burada Osman Gazinin ve Orhan Gazinin türbelerini görüp dualarda bulunduk. Son olarak da arkamızda Bursa manzarasıyla güzel fotoğraflar çekildik. Ama öyle güzel bir manzara vardı ki burada tüm Bursa karşımızdaydı nerdeyse. Bursa’ya da selam verdikten sonra Uludağ’a çıkmak için önümüzde hiçbir engel kalmamıştı.
Yollar karlı olduğu için, belli bir noktaya kadar zincirsiz çıksak da ilerde takma mecburiyetindeydik çünkü arabamız yolda kaldı. İnip onu da taktıktan sonra yola devam edebildik. Nerdeyse bir-bir buçuk saat arasında ulaşabildik tam olarak zirveye. Mescide gidip namazlarımızı kıldıktan sonra küçük bir mangal keyfi yaptık ayaküstü. Sonra kayak takımlarını kiralayıp yavaş yavaş kayış pistine doğru ilerledik.
İlk aşamalarda zorlansak da yürümeye ve kaymaya, zamanla içimizdeki korkuyu da yenerek alıştık. Düşe kalka bir buçuk saat kaymanın heyecan verici ve bir o kadar da tehlikeli zevkini çıkardık. Artık akşam olmuş, geri dönüş zamanı gelmişti. Şimdi önce namazı kılıp yola çıkacaktık ki cami kilitliydi. Biz de hazır orada namazımızı kılıp dağdan inmek üzere yola çıktık. İnişimiz de çıkışımız kadar geç sürdü. Sonra da Bursa’da hiç oyalanmadan Sakarya yolunu tuttuk. Arabaya binişimizden on beş dakika sonra herkes öyle yorulmuş olmalı ki herkes kendinden geçmiş gibiydi ki arabadaki horlamaları duymamak elde değildi.
01.01.09
00.55
İlhan KAPLAN/SAKARYA
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.