YORUMLAR
En güzel yazını kaçırmışım.
Kelimelerin kifayetsiz kaldığı İsrail zülmünde gerçekleri en çarpıcı olarak resimler ve ağıtlar ortaya koyuyor.
Davaya da bu dava için mücadele edenlere de büyük saygı duyuyorum.
Şehidimizin Ruhu şad olsun. Onu Hz. Peygamber Efendimiz korusun. (SaS.)
Selamlar.
erolabi
Sağol Engin kardeşim.
İkinci Mavi Marmara yazımı yazacağım yakında....
İlk yazdığım biraz eleştirel yazıydı...
Şimdi aynı düşünmüyorum.
Allah için bir karınca ayağı kadar gayret eden herkesten Allah razı olsun.
Selam ve sevgilerimle.
Bir konuya, olaya bakarken; durduğumuz yer, baktığımız taraf gerçekten önemlidir. Bunun yanısıra, bir şeye Doğru ya da Yanlış demek için de önemlidir, durduğumuz taraf. Bu bizi ne kadar tarafsız yapar? Allah, biz kullarına, muhteşem bir organ vermiş; Beyin. Beynimizi kullanmak; bizi mantık'a götürür. Mantık, bize 3 boyutlu bakma olanağı sağlar.
Hayatın kendisi Matematik değil midir? Elindeki verileri alırsın, alt alta toplarsın. Olay bu kadar basittir, aslında. Yazınızın temelinde de bu vardı. Verileri alt alt toplayıp, sonuca yani "Yanlış" tı kararına gitmişsiniz. Ki, bence vardığınız nokta son derece doğru. Mantık da aynı şeyi söylüyor. O zaman vardığınız karar için ne demek lazım? "Doğru"
Yazınıza uygun bir yanıt oldu mu? Bilemiyorum ( bence oldu ). Ama sizin ne demek istediğimi anladığınızı, Biliyorum.
Saygılar.
erolabi
başkasının eliyle ateşe tutmak ne kadar basit.
on dokuz yaşında delikanlının hesabını verme zahmetinde bile bulunmadılar.
ne desem az.
sağolunuz ..
Her olaya pek çok bakış açısı ile bakmak ve görmek mümkündür. Ve olaya yakınlık bu perspektifi daha da güçlendirir. Bakış açımızı değiştirmek bulunduğumuz noktayı değiştirmeye bağlıdır. Bu da kolay verilesi bir karar değildir. Hatta karar bile değil; Kaderdir. Yaşadıklarımızdan öğreniriz. Mavi Marmara' yı da ancak yaşayan biliyor, görüyor, anlıyor. Cümlelerinizle durduğunuz yer sadece bir baba olarak durduğunuz yer mi sizce. Daha fazla empati gerekiyor. Mavi Marmara bu kadar acımasız bir yazıyı hiç haketmiyor . Saygılar.
erolabi
Haklısınız ancak ben mavi Marmaraya değil onu organize eden ve insanları karanlıklarda İsrailli canilerin eline atanlardan söz ediyorum.
Muhakkak bir ölüm insanı yakalayacak.
En güzeli de Allah için ölümdür muhakkak.
Ondan şüphem yok.
Ancak toplama mahalle takımı gibi , acemice ve beceriksizce ,plansız yapılan bu eylemin sorumlusu olmayacak mı?
Hazreti Rasülün savaşa giderken orduyu nasıl denetlediğini biliyormusunuz ?
Kaldı ki bir savaş hali ve seferi yok.
Allah hakikati bilendir.,ve umut ediyorum bu hamasetin dağılmasından sonra ,her hakikat konuşulacak,
O zaman dediklerimi daha iyi anlayacaksınız.
saygı ve selamlarımla.
''Başakşehirdeki cafe’lerde meyve suyu içip kuru yemiş yemekten daha faydalı bir icraatı olamayacak karakter ve tip’teki adamların ,milletin çoluk çocuğunun hayatı hakkında kararlar alacak pozisyonda ve rahatlıkta olmalarından kim sorumlu?
Kim bu facianın geçindirdiği adamlar ?
Kim acılardan,gözyaşlarından, içimizde biriken Filistin’e dair endişelerimizden seçim anketi yapıp , kapı arkalarında ellerini oğuşturanlar.
Kim derdimizle alay eden, reyting için hissiyatımızı sefil dizilerin setlerine yatıranlar ?
Kim bu agresif, sonradan görme , suratsız adam/lar ?
Kim/in bu adamlar? ''
_____________________________________
son parağraf zaten herşeyi anlatıyor ...
bu iğrenç saldırıyı şiddetle kınamıştım insanlık ayıbıdır ki İSRAİLDEN insanlık
beklemek zaten saçma.
ama bunu siyasi bir obje olarak kullanmak isteyenleri daha fazla şiddetle kınıyorum.
saygılarımla
erolabi
Ancak bu olay vahim olduğu kadar bilinçsizce yapılmış,acemi bir eylemden öte bir faciadır.
Anlayışınıza ve derdimi anlayabildiğinize o kadar memnun oldum ki.
Saygı ile.
li_la
olaylara ve yaşananlara düz mantıkla bakmayan insanlar ne demek istediğinizi çok iyi anlar efendim...
duyarlı ve insancıl kaleminize sağlık...
))
Haklısınız...
Başına nelerin geleceklerini bilmiyorlardı.
Bilselerdi bu zaten şehadet olmazdı.
Şehitlik sıfatını satın almak olurdu.
Ancak burada belirtmek istediğim husus oraya götürülen çocukların karunamaması.
Değerli Engindeniz,
Haz Muhammed (S.A.V), savaşa gitmeden bütün ordu önünden geçer ,Efendimize görünürdü.
O alemlerin Rahmet Rasülü de bazılarını küçük olduğundan,bazılarıbnı yaşlı olduğundan savaşa götürmez,geri çevirirdi.
Rafi Bin Hadic de onlardan biri.
Efendimizin önünden geçerken ayak uclarında kalkıyor ,uzun görünmeye çalışıyordu.
Atalarımız düşmanla savaştı.
Atalarımızla kıyaslanacak bir durum değil ki Mavi Marmara ?
Bir tarafta savaş,bir tarafta mazlum insanlara karşı katliam var.
Şu konuda da haklısınız, Efendimiz bir hadisinde (umarım yanlış anımsamıyroum) diyor ki " Öyle zaman gelecek diğer milletler isin başınıza üşüşecekler" ..." biz o zaman azınlık mı olacağız Ya Rasülüllah diyenlere Efendimiz " hayır çok olacaksınız ,faka sizde vehen olacak" demiştir.
Vehen Dünya sevgisi,tutkusu demektir.
Atalarımızdan kalan vatanı müdafaa atmek için savaşa hazır milyonlarca insan var.
Vatan elden mi gidiyordu?
Kişisel kaprislerin bu vakıada daha iyi irdelenmesini iisterdim.
Ancak olayın dramatik vaziyeti, yurt içi ve yurt dışı desteği,acıklı söylemler ve hamasetin hakikatleri bir on yıl daha erteleyeceğine inanıyorum.
Saygılarımı sunarken değerli yorumunuz için şükranlarımı arz ederim.
Aynur Engindeniz
Peki size gerçekten samimiyetle sormak istiyorum: Filistinli bir doktor çok güç şartlarda dünyadan yardım istiyor telsizle. Hastanenin vurulduğunu durumlarının perişan olduğunu ilaçlarının kalmadığını ve üstelik oranın bir çocuk hastanesi olduğunu söylüyor. Bu durumda İHH ne yapmalıydı gitmekten başka. Korumaktan bahsediyorsunuz da, bu bir yardım gemisi,savaş gemisi değil ki...Aynı çağrı size yapılsa siz gitmez miydiniz yani...Bence giderdiniz...
Peygamberimiz ne de güzel demiş..."Dünya tutkunu olacaksınız."
Ayrıca sizden bir kelime öğrendiğim için sevindim. "Vehen"
Saygılarımla.
O gemiye binenler başlarına neyin geleceğini gayet iyi biliyordu. Şimdi yine aynı amaçla bir gemi hazırlansın emin olun on misli insan gönüllü olur oraya gitmeye. Ve onlar ve onların yakınları hiç sizin gibi konuşmuyorlar. "Yine de gideriz" diyorlar. Demek ki bir şey biliyorlar ve sürü değiller.
"Ne acele vardı? Cennetin şehitlere ayrılan yeri mi kapanıyordu sonsuza kadar?" Bence bu cümle çok düşünülüp sonra telaffuz edilmesi gereken bir cümle. Hiç edilmemiş olması da en iyisi sanırım. İyi ki atalarımız sizin gibi düşünmüyormuş da bugün bir vatanımız var. Yoksa şehitliğin sırasımı nasılsa cennette çok yer var deselerdi halimiz haraptı.
Saygılar.
Vallahi İsrail ister mi,neyi ister onu zaman gösterecek.
Yeni Osmanlı daha kendi ülkesinin lideri,önderi olabilmiş mi?
İlerde bana dua edeceğiniz zaman hakkımı helal etmiş olduğumu anımsayın.
Şöyle birazcık,az birazcık yukardan bakabilseniz olaya...
Aktörlere...
Koşa koşa tv lerde gezen adamların konuşmalarındaki ve yaydıkları hamaset ile bir yere varılmaz.
O Osmanlının ayak sesleri zannetiğiniz sesleri Hollywood'dan gelen efektler olmasın sakın.
Aman dikkatle kulak verin.
Benim amcam bir gece ses duymuş..." İsmail atla ...İsmail atla" kalkmış camdan atlamış.
Ayağı ,kafası kırıldı.
Meğer komşu birisiyle balkonda telefon görüşmesi yapıyormuş.
Bu bir başlangıç.
Furkan'ı katleden İsrailli katiller de ,katlettiren kim ?
Bekar olduğunuz en azından çoluk çocuk olmadığı belli,yazınızdan.
Biemezsin evlat sevgisini.
Bülö ekranlarda kafa tutarken Furkan hayatının baharında terketti dünyayı.
Al sana Yeni Osmanlı.
O gibi halleri zaten kabalistler ile Coni kahinler üfler sizin Padişahlların kulağına...
Onlar da ""Hürrrrraaaaaaa" .
Asıl niyet nedir ?
Teşekkür ederim yorumunuz için.
Selam sevgi ve dualarımla değerli kardeşim.
Tam İsrailin istediği ,alkış tuttuğu, Para verse yazdıramayacağı bir yazı olmuş......İsrail ve yandaşları adına size teşekkür etmezler beklemeyin...zaten de kimsenin onay vermeyeceği ve önemsenmeyecek bir karalama..... aslında işin tamamen Muradullah ile Yeni Osmanlı medeniyetinin işaret fişekleri olduğunu hahAmlar ve kabalist kahinler bile biliyor.....