Oyunları bozalım
Nisan ayından bu yana 112 şehit…
Son 15 günde 30 şehit…
1984’ten bu yana binlerce ananın yüreği yandı, binlerce çocuk yetim kaldı. Sakat kalanlar, mağdur olanlar…
Son yıllarda durma eğilimi gösteren saldırıların, son 1 yılda tekrar tırmanışa geçmesi ve artık sabredilmez noktaya gelmesi, Türkiye’yi karanlık noktalara sürükleme senaryolarının adım adım nasıl sergilendiğinin apaçık göstergesi…
Bu saldırılar, öncelikle Amerika’nın Büyük Ortadoğu Projesi’nin bir parçası. Bu projenin önemli parçalarından birisi, Kuzey Irak’ta bir Kürt Devleti kurulması… Yıllardır Amerikan uçaklarının PKK’ya gıda ve sağlık malzemeleri atması; kullanılan silahların tamamına yakınının Amerikan yapımı olması, bu senaryonun bir parçası.
Yine bu senaryonun baş aktörleri de PKK’nın yanısıra Barzani ve Talabani’dir…
Pazar günü Hakkari’ye yapılan ve 12 askerin şehit olmasıyla sonuçlanan saldırıdan sonra Barzani’nin ve Talabani’nin birlikte yaptıkları açıklama niyetlerini çok açık ortaya koymaktadır.
Barzani diyor ki; “Türkiye, PKK’ya siyasi bir barış önerisi getirsin. PKK kabul etmezse, biz onları terör örgütü ilan ederiz.”
Talabani de diyor ki; “Türkiye, bizden PKK’nın yönetici kadrosunu istiyor. Bizim vermemiz mümkün değil. Onlar dağlarda ve bizim ulaşmamız imkansız” … Ve birkaç saat sonra da diyor ki “Ben PKK’nın önderliği ile görüştüm. Yarın bir açıklama yapacaklar”… Hem ulaşmamız mümkün değil diyor, hem de görüştüm açıklama yapacaklar diyor…
Bush ise, bir yandan PKK’nın terör örgütü olduğunu söylüyor ve “Bize birkaç gün daha izin verin” diyerek Türkiye’yle ilişkilerin dönülmez noktalara gelmesini önlemeye çalışıyor; bir yandan da “sınır ötesi harekat yapmayın” diyerek, kendi projesinin olumsuz etkilenmemesi için yarı tehditkâr tavırlar sergiliyor.
1984’ten bu yana 30 binden fazla insan yaşamını yitirdi bu saldırılarda… On binlerce insan yerinden yurdundan oldu… Öyle sinsi oyunlar oynanıyor ki, bundan sonra da neler olabileceğini kestirmek zor değil.
Bir yandan saldırılarla Türkiye, sınır ötesi harekata çekilmek isteniyor. O bölgedeki dağınık Kürt guruplarının birbirlerine kenetlenmesi, tek vücut olması ve kurulması planlanan devletin alt yapısı oluşturulmaya çalışılıyor. Daha da vahimi, Türkiye’de bir iç savaş provakasyonları tezgahlanıyor. Sabrı taşan insanların, etnik nedenlerle birbirlerine düşürülerek, çelişkilerin keskinleştirilmesi ve kendilerine sempati duyanların daha aktif biçimde desteklerini alma hesapları yapılıyor.
Bu iki oyun da çok tehlikeli ve çok ağır bedeller içeren oyunlar.
Bu nedenle tuzağa düşmeden, aklı selimle oyunları bozmak, provakasyonlara gelmemek için, herkes duygusallığı bir yana bırakıp, birlik ve beraberlik duygularını en üst noktaya taşımak zorundadır. Yoksa, bizler de bu sinsi ve kalleş Büyük Ortadoğu Projesi’ne hizmet eden birer figüran oluruz.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.