- 517 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Niksar Sosyal Bilimler Meslek Yülsek Okulu Öğrencisi Cihan Kocaman ile.. gelişim üzerine..
NİKSAR SOSYAL BİLİMLER MESLEK YÜKSEK OKULU ÖĞRENCİSİ KARDEŞ ŞEHİR DENİZLİLİ CİHAN KOCAMAN: “ TOKATTA YAŞAMAYA DEĞİL, TOKAT’I YAŞAMAYA GELDİM” DEDİ.
SORU- Bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız? Hangi okulları okudunuz bugüne kadar ? CİHAN KOCAMAN- Denizli merkez 1990 doğumluyum.Ailenin tel çocuğuyum.Babam emekli torna ustası,annem ise ev hanımıdır.Hayatımın bu dilimine kadar bana tam destek olan,aldığım kararların arkasında her zaman duran anne ve babaya sahip olduğum için çok şanslı olduğumu düşünüyorum.Eğitim öğretim hayatım Atalar İ.Ö.O ‘lunda üç yıl, Pınarkent Koyunaliler İ.Ö.O’lunda beş yıl eğitim görerek başlamıştır.Daha sonra Denizli Anadolu İmam Hatip Lisesini bitirerek girdiğim öğrenci seçme sınavında Eskişehir Anadolu Üniversitesi İşletme Fakültesi(AÖF)’ni kazandım.Girdiğim ikinci ÖSS sınavında Tokat Niksar M.Y.O Yerel Yönetimler bölümünü kazanarak iki üniversiteye adımı yazdırmış oldum.
SORU- Kitap okumakta mısınız ? Okumanın size katkısı ne oldu bugüne kadar?
CİHAN KOCAMAN- Okumanın insan için çok önemli olduğunu düşünüyorum.Lise hayatımda haylaz bir öğrenci olduğumu itiraf edebilirim lakin üniversite hayatımın başladığı noktada hem zihinsel hem de davranışsal olgunlaşma surecinin içinde buldum kendimi.
SORU- Lise ve Üniversite arasında ne farklar gördünüz ?
CİHAN KOCAMAN- Üniversiteyi liseden ayıran en belirgin özelliğinin kültür zenginliği olduğunu,hayata bakış acınızın gelişmesinde baş rol oynadığını söyleyebilirim.Üniversiteyi Denizli’de okumayı hiç hayal etmedim.Evimden ayrılmayı farklı kültürlere tanık olmayı,hayatın bana tek başıma olduğumda sunacağı seçenekleri görmeyi istemişimdir hep.
SORU- Niksar’da okul tercih etmenizde Tokat Denizli Kardeşliğinin önemli yeri oldu mu sizce?
CİHAN KOCAMAN- Tokat bana bu fırsatı bir nebze olsun sundu ,ailem Tokat’ı sorduğu zaman dediğim tek şey “Çok farklı,güzel bir şehir” oldu.Çünkü yurdumun her yeri benim için farklı bir güzellik taşır bir güzelliği başka bir güzelliğe benzetilmesini doğru bulmuyorum ben.Denizli Hierapolis,Laodikeia ve Tripolis gibi antik kentleri,kaplıcaları ve dünyada eşi olmayan travertenlere sahip Pamukkale ile görülmesi gereken bir turizm merkezidir.Tokat ovaları,akarsuları ve tarihi kaleleriyle görülmesi gereken doğa harikası bir şehirdir.Tokat-Denizli kardeşliğinden aldığım cesaret ile eğitim öğretimimi Tokat’ta devam ettirmek istedim.Tokat’ta yaşamaya değil Tokat’ı yaşamaya geldim.
SORU- Öğrenciler genelde çekingen ve içine kapanık siz aktif insansınız bunun sebebi nedir sizce?
CİHAN KOCAMAN- Benim hakkımdaki kararları hiçbir zaman bir başkasının yorumlamasını istemedim.Eğer seçme hakkım varsa hiçbir zaman fark etmez demedim.Her zaman okuduğum,dinlediğim ve gördüğüm şeyleri kendime göre yorumladım.İnsanların yaşam biçimini,duygularını olaylara karşı tutumlarını analiz etmeye çalıştım.Çok kez bir parkta insanları izleyerek saatler geçirdiğim olmuştur.
SORU- Neden yerel yönetimler bölümü? Bu alanda nereye gelmek istemektesiniz?
CİHAN KOCAMAN- Yerel Yönetimler bölümünü tercih ettim çünkü bu bölümün hedefime ulaşmamda katkısının olacağını düşünüyorum.Ülkeme milletime yararlı biri olmak için elimden gelenin fazlasını yapmaya hazırım.Bunun öyle kolay olduğunu da düşünmüyorum.Çok çalışmam gerektiğinin farkındayım.Ben belki maratona bir adım geride başladım iki senelik bir bölüm olduğu için ama o maratonu dereceyle bitirmekte benim elimde olduğunu biliyorum.İki fare süt dolu bir kasenin içine düşerler ikisi de çırpınmaya başlar biri yorulur ve pes eder kaderine boyun eyer ölümü bekler diğeri ise hiç durmaz azimle kararlılıkla çırpınmaya devam eder, süt bir süre sonra katılaşmaya başlar ve fare kurtulur bende kaderime boyun eğen değil kaseden çıkan olmak için çalışmalıyım.Ve gelebileceğim en son yere kadar koşmaya devam etmeliyim hedefimi ne kadar yüksek tutarsam geldiğim nokta o kadar yüksek olur.Hiç bir zaman düşüncelerimi söylemekten çekinmedim her zaman aktif rol oynadım.İstediğimi almak için çabaladım başardım,başaramadıklarımı ise demek ki çok istememişim diyerek teselli buldum.Ailelerin Çocuklarını yetiştirmelerindeki bir yanlış davranış,çocuğun düşüncelerini söylemesinde kısıtlama koyduklarını onu engellediklerini düşünüyorum.Toplum içinde konuşulmaz gibi büyüklerin konuşurken sen sus konuşma gibi buna karşıyım hele ki bir kişi hakkında karar verilirken ona sorulmamasını bunun tamamen etik olmadığını düşünmekteyim.Her ne kadar yanlış bir karar verse dahi kendi kararlarını verebilme düşüncelerini dile getirebilme ve toplumdaki yerini benimseyebilme sürecinin çocukluktan gençliğe geçiş evresinde olduğunu düşünüyorum.İnsanlar her zaman olaylara karşı taraftan da bakmalılar ben önümdeki bir kağıda 6 çizersem siz onu 9 olarak okursunuz ve sizle saatlerce tartışabiliriz ta ki yanıma gelip benim baktığım açıdan bakıp onun 6 olduğunu görene kadar.Karşılıklı ilişkilerde hep buna önem verdim ve uyguladım.Bu benim yaşam tarzım ve hayata bakış açım bunu kendim kazandım okullarda görmek istediğim ve göremediğim eğitim ise bu konularda öne çıkmaktadır.Okul hayatı insanın kişiliğini oluşturan etkilerin başında gelir.Okulda disiplini,insan ilişkilerini,toplumsal yasamı,kültürel olguları,tarihimizi ve bir çok şeyi öğreniriz bunları hayattaki tecrübelerimizi eklediğimizde kişiliğimiz ve duruşumuz ortaya çıkar.Ben kendi hayatımın patronuyum iyi olmakta elimde kötü olmakta,başarmakta elimde başarısızlıkta hayatınızda. önünüze sunulan sınavlar ÖSS,Kpss vb bunların hiç bir önemi yok benim için ben kendi sınavımın sorularını kendim seçtim öncelikle ben kimim önce benliğinizi bulmalısınız sonra istediklerinizi ve hedefinizi hayattaki yerinizi sonra diğer sınavlardan da geçersiniz.
Teşekkür ederim.
TURAN YALÇIN-TOKAT
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.