BİR GECEDEN
İşten fırsat bulup da bir türlü yapamadığım gece kendimi ve şehri dinlemeyi işte bu gece deniyorum. Balkondan şehri seyrediyorum. Bir taraftan bazı noktalardan atılan havaii fişekler aşinalığı bozuyor. Bazı semtlerden yükselen düğün sesleri, bir yandan da arkada terennüm eden Eşref Ziya… Etraf sevdiğine kavuşmuş insanın gözleri gibi ışıl ışıl, cıvıl cıvıl… Cırcır böceklerinin ötüşü insanın ruhunu okşuyor. Gecenin sessizliğinde en güzel tonlarla ezgi ezgi O’nu hatırlatıyor insana. Yıldızlar yok gibi sanki şehrin ışıklarından ötürü hiç fark edilmiyor. Ancak bazıları çok net görülüyor. Bir yandan da uçakların ışıkları beliriyor gökyüzünde… Mehtap hemen hemen doğmakta… Ben bir taraftan bu cümleleri yazarken diğer taraftan da salkım üzümlerden istifade ediyorum. Karşı terasta insanlar bebeği uyutma telaşında. İnsanı rahatız etmeyen çok yumuşak bir hava hâkim. Bir lahza uyku düşüyor gözlerime. Ve gecenin ilerleyen saatlerinde yüzümü okşayan rüzgâr ve sadece böceklerin sesi… İnsanın hoşuna gidebilecek en güzel zaman dilimlerinden biri. Gurbet ikliminde akşam böyle işte. İnsanın yalnızlıkla buluşması… Daha doğrusu aslında kendinle buluşmasıdır bu. Çünkü yalnızlık sadece Allah’a mahsustur. Kâinata bakıp da O’nun yüceliğini görmemek elde değil.
Şimdi yanımda bir kahve, memleket havaları esiyor şimdi içimde. Duyunca karşı balkonlardan gelen çayın şekerini karıştırırken çıkan sesi bir ân kendimi ana ocağında buluyorum, bulmak istiyorum sanki. O’da olmasa duramaz insan tek başına. Yek sığınak O. Dertlerin tek kaynağı ve tabibi… Muhtaç herkes O’na. Şimdi nedâmet zamanı. Senin lütfun da hoş kahrın da… Af diliyorum senden. Bitmez senin keremin. Her zaman ümitliyim. Düşünüyorum gelecek günleri. İnşallah her zaman bu çizgi üzerinde olarak O’nun yolunda ilerlemek...
İlhan KAPLAN
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.