Adem'in Çilesi
Bundan çok uzun zaman önce,zamandan da önce tanrı en sonunda istediği mükemmellikte bir canlıya hayat verdi ve kendi ruhundan bir parça ekledi. Yarattığı tüm canlılara insanoğluna secde etmelerini emretti.melekler dahil tüm canlılar denileni yaptı ,bir eksikle” şeytan”. “Ben ondan üstünüm ,ateşten yaratıldım,topraktan yaratılana secde etmem “ dedi. Emre karşı gelişi Allah’ın hoşuna gitmedi ve onu meleklerin hocalığından alıp cennetten kovdu.
Şeytan “fırsat ver üstün olduğumu kanıtlayayım ” dedi. Yüce yaratıcı isteğini onayladı. Şeytan Adem’i kandırmak için çeşitli yollar denedi ama faydasızdı Adem hiç birine inanmıyor ve şeytanın her bir denemesi yenilgi ile sonuçlanıyordu. Şeytana galip gelmeler, cennetin tüm nimetleri, tüm canlıların secdesi Adem’e yetmiyor sıkıntılı hali her an biraz daha artıyor. Tanrı bu duruma en sonunda ona topraktan bir eş yaratarak son veriyor ve adını “Lilith” ismini veriyor. Adem , Lilith’iyi görünce ruhundan güller açıyor. Eski Adem gidiyor yerine yenisi geliyor. Her şeyden zevk almaya başladı tıpkı ilk yaratıldığı anlarda olduğu gibi olanları ve olacakları merakla bekler oldu,artık şeytanla olan uğraşlardan bile bir başka zevk almaya başlamıştı. Her şeyi eşi ile paylaşıyordu ve onun için yapar olmuştu ancak güzel anlar bitmiş Adem’in yeni bir rakibi vardı artık sevgili karısı Lilith. Her konuda Adem ile tartışıyor onunla eşit olduğunu savunuyordu. Özellikle cinsellik konusun da büyük tartışmalar kopuyordu “neden kendisinin hep altta olduğunu?” soruyor ve hep aynı cevabı alıyordu ;”ben göğü ve gücü temsil ediyorum ,sense doğayı ve toprağı, o yüzden yerde olmalısın.” Her tartışma böyle bitiyor. Lilith sürekli soruyor sorguluyor ,dur durak bilmiyor.
Adem belli bir süre sonra tanrıya ,Lilith’ye durmasını emretmesi için yalvarıyor. Ancak yüce yaratıcı “özgür iradesine müdahale etmeyeceğini ve onu böyle kabul etmesi gerektiğini ” söylüyor. Lilith her geçen an başka bir şeyi kafaya takar oluyor ve bir süre sonra tanrıyı eleştirir hale geliyor . Onu ve yarattıklarını beğenmez bir halde isyan etmesi bardağı taşıran son damla oluyor ve cennetten kovuluyor, cehenneme sokulmuyor ,soğukta ve karanlıkta bırakılıyor.
Adem’in yalvarmaları yakarmalı bir çare getirmiyor ,tanrı bir türlü affetmeye yanaşmıyordu. Adem yakarmaların çare getirmeyeceğini anlayınca bıraktı yakarmayı ama hayata da küstü. Tanrı onun bu haline dayanamayıp, o uykudayken sol kaburga kemiğinden Havva’yı yarattı. Adem uyananınca Havva’yı görünce önce şaşırdı,sonra sevindi .kalbi ona ısındı ve sevgisini ona verdi. Havva Adem’i hiç kırmadı,bir dediğini iki etmedi,Adem onu hep el üstünde tuttu,sevgisini hiç sakınmadan ona verdi.
Şeytan olanları sinsice izledi ve ilk fırsatta Lilith’yi Araf’tan cehenneme getirdi. İlk görüşte güzelliğinden etkilendi ve yavaş yavaş hayranlığı artı,kendi nefretine onunkini ekledi. Bir süre sonra Lilith,şeytandan “kendisini cennete sokmasını istedi”,dilediği çok beklemeden gerçekleşti. Adem onu ilk gördüğünde önce Havva sandı ,Lilith olduğunu fark ettiğinde ise artık çok geçti ve yasak olana dokunmuştu. Tanrı, Adem’i yeryüzüne yolladı. Havva onunla birlikte olmak için yer yüzüne inmeyi kabul etti. Yeryüzü Adem için cennet oldu. Yeniden doğuş Adem ve onun soyundan gelenler için yeni bir sınavdı ; yüce varlık ,insanoğlunu yerküreye indirince zamanın başladığını ve kıyamete kadar vakit tanıdı şeytana. Adem yeryüzüne indikten bir yıl sonra baba olma zevkini yaşadı ve adını “Kadil” koydu. İkinci oğlu ondan hemen sonra dünyaya geldi ve ona da “Habil” olarak seslendi. Sonra ki yıllarda çocukları olmaya devam etti .adem her çocukta coşkusuna sevinç kattı. Yıllar yıları kovaladı çocukları büyüdü. Kabil çiftçi, Habil çaban olmuştu, diğer oğulları kızları da kendilerine en yakışan mesleğe yönelmişti.
Bunlar olurken yeryüzünde, cehennemde şeytanın Lilith’den sekiz çocuğu oldu,bunlara Korku,Öfke,Kıskançlık,Bencillik,Merhametsizlik,Yalancı,Alıngan ve Tembel isimlerini koydu.her birini ilmik ilmik nefretle işledi ve kendilerini sınamak için Kabil’in üstüne saldı. Kabil uykuda bile kötülüklerle beslendi, kardeşlerini kıskanmaya başladı özellikle çok sevdiği ve en yakını olan Habil’i çekemez hale geldi. Anne babasının hatta kardeşlerinin onu daha çok sevdiğini düşünür oldu. Kıskançlık o kadar artı ki herkesten özellik ile Habil’den uzaklaştı ve yalnızlaştı. Günler günlerin sonra tanrıya adak sunma zamanı gelir. Kabil kıskançlığın etkisi ile bakmadığı ve kuruyan meyvelerin sunarken,Habil ilk doğan ve en besili kuzusunu sunması Allah katında kabul görmesi, Kabil için bardağı taşıran son damla olur ve ilk fırsatta kardeşine bir taş öldürür. Nefreti ,kini akan kanla geçip giderken pişmanlık alır onların bıraktığı boşluğu ve kendini bağışlamaz. Allah tarafından da cezalandırılır ve yeryüzünde gezinmeye başlar. Adem oğlunun bu durumunu dayanamaz ve tanrıya onu affetmesi için yalvarır. Yakarışları bir süre sonra cevap bulur ve Kabil’e bir melek “ Allahın ve ailesinin onu affettiğini artık eve dönebileceği “ söylenir. Kabil yaptığını kabul edemez ve kendin affetmediğini söyleyerek dönmeyi reddeder. Allah buna kızar ve onu karanlıkla cezalandırır. Adem yine yakarır ,yine kabul olunur, ancak kabil yine reddeder. O reddettikçe karanlık büyür ve bu durum Kabil ışıktan ve sıcaktan tamamen muaf olunca biter ancak Adem’in acısı bitmez. Şeytan oğullarının bu başarısından çok mutludur ve onları ademoğlunu üstüne salar. Şeytanın soyundan gelenler Adem ve Havva’dan sonra ,soyunun üzerinde daha etkili olur. Cehennem yolcusu ,cennet yolcusundan fazla olan her dönemde , yüce Allah ademoğullarından birini doğruluğu yayması için elçi olarak atar.
Ancak Lilith’in karanlıktan ve soğuktan çıkardığı Kabil’den olan oğlu Tamahkarlık işleri iyice kötüleştirir. Yer yüzün de Habiller ve Kabiller sürekli olur. Kabiller,Habilleri ve bir birlerini yok etmeye devam eder . yeryüzü ademoğulları için hem cennet hem cehennemdir. Ta ki İsrafil denen çocuk elindeki plastik düdüğe üfleyene kadar.
Bunları nereden mi biliyorum.ben acıyı ve tatlı ilk tabanım,ben ölüp ,ölüp doğanım,ben yeryüzünü ilk gören son terk edeceğim ,ben oğullarının doğumuna sevinen, ölümüne üzülenim ,ben bunları daha önce yaşayanım ,ben zamandan da yaşlı olanım,ben tarihin başlangıcı ve sonuyum, ben senin ,babanın ,dedenin ve hatta ondan da öncelerinin atası olanım, ben insanoğlu ADEM ’im .
olcay tekin
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.