- 887 Okunma
- 8 Yorum
- 0 Beğeni
SOYUNMAK YASAK
Bundan iki veya üç ay önce, gittiğim bir piknik yerinde, kızım yukarıdaki fotoğrafı çekti. Demek ki, o zamanlar, henüz deftere kaydolmamışım. Yoksa bu konuyu sizlere, daha önce yazardım. Bilgisayarımda, resimlerimi tararken rastladım ve fotoğrafın hikâyesini sizlere anlatayım istedim.
Yaz bitmiş Antalya’da, piknik yapma zamanı gelmişti. Güzel bir Pazar günü ailemi de alarak hep birlikte piknik yapalım dedik. Nereye gidelim diye düşünürken, aklımıza TOPÇAM geldi.
TOPÇAM, Antalya- Kemer karayolu üzerinde, Antalya’ya yaklaşık 8-10 kilometre mesafede, deniz kenarında, SIÇAN ADASI’nın karşısında bir plaj ve piknik alanı.
Bir yakın ahbaplarımızı da alarak doluştuk arabaya doğruca piknik alanına gittik. Kendimize, yarı gölge yarı güneş gören, denizin kenarına yakın bir masa bulduk, nevalelerimizi açtık, mangalımızı yaktık başladık pikniğin tadını çıkarmaya.
Kızım ve hanımlar bir süre sonra, ‘’biz oturmaktan sıkıldık bir az dolaşacağız’’ dediler ve hep birlikte kalkıp piknik alanı içinde dolaşmaya çıktılar. Bir müddet sonra döndüler.
Kızım; ‘’Baba bak ne çektim?’’ diye fotoğrafı gösterdi. Hep birlikte baktık, Yurdum İnsanına güldük.
Sonra düşündüm; ’’Ya! Bu insanlar neden mescitte soyunma ihtiyacı duyarlar?’’
Aklıma şunlar geldi;
Vatandaş piknik alanına gelmiştir, canı denize girmek istemiştir, soyunup mayosunu giyeceği bir yer aramış fakat bulamamıştır. Etrafına bakıp böyle bir yer bulamayınca, gözüne mescit ilişmiş. Namaz vakti olmayan bir zamanı kollamış, mescidin boş olduğunu görünce de girip soyunmuş.
Ya da; vatandaş plajın boş olduğu bir zaman da (genellikle hafta içi) , sevgilisiyle beraber denize girmiş, denizden çıkınca kumsala uzanmış, elini sevgilisinin boynuna dolamış, arzular şelâle olunca kapalı bir yer aramış, gözüne mescit ilişmiş, gitmiş soyunmuş.
Ya da; vatandaş namaz vakti gelince mescide gitmiş, namazını kılmış ALLAH ile yüz yüze gelince, günlük işlerinde yaptıkları aklına gelmiş, kendisiyle yüzleşmiş, yüzü kızarmış içini sıkıntı basmış, yaptıklarının hesabını verememiş, bunalmış, terlemiş ve soyunmuş.
Bu durumları gören ilgili de çareyi, ’’MESCİT, SOYUNMAK YASAK’’ yazmak da bulmuş.
Yahu! Kardeşim, burası plajı da olan bir piknik yeri. Yapsana şuraya bir sürü soyunma kabini, ahaliyi uğraştırma. Sende böyle bir yazı yazma durumunda kalma.
Ey namaz kılacak Mümin Kardeşim! Sevgili Peygamberimiz ;’’Tüm yeryüzü bana mescit kılınmıştır.’’ Dememiş mi? Neden illâ kapalı bir yer ararsın? Çekil bir köşeye, aç seccadeni temiz bir yere, kıl namazını. Kim karışır sana.
Diyeceksin ki; Önümden gelip geçiyorlar nasıl namaz kılayım?
O zaman bir kıssa yazalım, isteyen hissesini alsın.
’’Mecnun, çölde Leyla’yı aramak için dolaşırken namaz kılan bir adamın önünden geçer. Adam hiddetlenir Mecnun’a çıkışır;
- Be adam! Görmüyor musun namaz kılıyoruz, ne diye önümden geçiyorsun?
Mecnun cevap verir;
- Ey mümin dostum! Ben, Leyla’yı düşünürken seni görmedim de,
Sen, ALLAH’ı düşünürken beni nasıl gördün?’’
Ey yetkililer! Plaj ve piknik alanı olan bir yere mescit yapıyorsunuz da, şehrin içine neden soyunma kabinleri kurmuyorsunuz. Her şey yerli yerinde olurdu o zaman.
Şimdi diyeceksiniz ki;’’ kardeşim plajı özel sektör işletiyor, şehrin içine soyunma kabini yapmak ise Belediye’nin işi’’
Bende, onu diyorum; ’’Koordine (hadi Türkçe yazayım: Eşgüdüm)yok. Denetleyen yok. İsteyen istediğini, istediği yere yapıyor.’’
BURASI TÜRKİYE.
Bekir GÜÇLÜER.
YORUMLAR
Akıllı insanlar haksızlığa gelemiyor, Siz ve bizler gibi güzel bir yazıydı Saygılarımla...
bekir güçlüer
Ziyaretiniz,değerlendirmeniz ve beğeniniz için teşekkür eder, saygılarımı sunarım.
bekir güçlüer
Ziyaretiniz,değerlendirmeniz ve beğeniniz için teşekkür eder, saygılarımı sunarım.
bekir güçlüer
Ziyaretiniz, değerlendirmeniz ve beğeniniz için teşekkür eder,saygılarımı sunarım.
bekir güçlüer
Ziyareiniz ve katılımınız için teşekkür eder, saygılarımı sunarım.
bekir güçlüer
Ziyaretiniz ve değerlendirmeniz için teşekkür ederim.
Düşüncelerinize katılıyorum.
Saygılarımla.
Başkalarını düzeltmek zor iş. Herkez kendini derleyip toparlasa diyoruz ama maalesef. Dediğiniz gibi Türkiye. Mecnun kıssası çok güzelmiş. Yazınızı tebrik ediyorum. Saygılarımla.
bekir güçlüer
Ziyaretiniz, beğeniniz ve değerlendirmeniz için teşekkür eder, saygılarımı sunarım
sade.....makyajsız......ama .....çok etkili bir yazı.....içerikte çok güzel....anlayana....muhatabına ...saygılar kardeşim....puanım yakışandır
bekir güçlüer
Ziyaretiniz , beğeniniz ve değerlendirmeleriniz için teşekkür eder, saygılarımı sunarım.
Gerçekten çok enteresan.. Dediklerinize harfiyen katılıyorum. Verdiğiniz örnek çok etkileyiciydi. 'Allah'ı düşünürken beni nasıl gördün?' harika bir cevap.. Teşekkürler güzel ve düşündürücü paylaşımınız için.... Saygılarımla..
bekir güçlüer
Ziyaretiniz, katılımnız ve beğeniniz için teşekkür eder, saygılarımı sunarım.