- 524 Okunma
- 4 Yorum
- 0 Beğeni
Avrupa Birliği Gerçek, İslam Birliği Ütopya mı?
İslam ahlâkının yeryüzü hakimiyeti, samimi her Müslüman’ın hayali, özlemi ve duasıdır; ancak Kur’an’ın da müjdesi ve vaadidir. Yüce Allah, Kur’an’da gelecekte gerçekleşecek olan bazı olayları haber verir. Bu olayların zaman içinde gerçekleşmesi, Kur’an’ın mucizelerindendir. Kur’an ayetlerinde bildirilen haberlerden biri de İslam ahlakının yeryüzünde hakim olacağıdır.
Onlar, Allah’ın nurunu ağızlarıyla söndürmek istiyorlar. Oysa Allah, Kendi nurunu tamamlayıcıdır; kafirler hoş görmese bile. Elçilerini hidayet ve hak din üzere gönderen O’dur. Öyle ki onu (hak din olan İslam’ı) bütün dinlere karşı üstün kılacaktır; müşrikler hoş görmese bile. (Saf Suresi, 8-9)
Allah’a hiçbir şeyi şirk koşmadan, katıksızca iman edenlerin yeryüzüne mirasçı kılınacakları da Kur’an’da haber verilen İlahi bir buyruktur. Kur’an’ın sonsuz ilim sahibi Yüce Allah’ın sözü olduğunu kanıtlayan bu konudaki ayetlerden bazıları şunlardır:
Ve seveceğiniz bir başka (nimet) daha var: Allah’tan ’yardım ve zafer (nusret)’ ve yakın bir fetih. Mü’minleri müjdele. (Saff Suresi, 13)
"Ve onlardan sonra sizi o arza mutlaka yerleştireceğiz. İşte bu, makamımdan korkana ve tehdidimden korkana ait (bir ayrıcalıktır)." (peygamberler) Fetih istediler, (sonunda) her zorba inatçı bozguna uğrayıp -yok oldu- gitti. (İbrahim Suresi, 14-15)
Peygamberimiz’e (sav) Kur’an’ın vahyedilmesinden yaşadığımız döneme kadar, ayetlerde belirtildiği anlamda dünya çapında İslam ahlakı hakim olmamıştır. İslam ahlakı çok geniş topraklara yayılmış ancak yeryüzünün tamamında bir hakimiyet gerçekleşmemiştir. Allah’ın bu vaadinin ilerleyen yıllarda gerçekleşmesi beklenmektedir.
İslam ahlakının hakim olması Rabbimiz’in hükmüdür; samimi ve şirk koşmadan iman eden kullarına bir vaadidir. Peygamberimiz Hz. Muhammed’in (sav) hadisleri incelendiğinde ise İslam ahlakının dünyada hakim olacağı dönemin ahir zaman olduğu anlaşılır. (Kuşkusuz doğrusunu Allah bilir.)
İnsanların özlemini duydukları bu kutlu dönemde yeryüzü güzelliklerle dolacaktır. İnsanlar arasında hiçbir ayrım gözetmeden, haktan ve doğrudan yana üstün adalet anlayışı ve barış tüm dünyayı kaplayacak, haksızlık ve zulüm yeryüzünden kalkacaktır.
Güçlü olanın değil, haklı olanın güçlü olacağı bu dönemde toplumun her kesimindeki insanlar arasında eşitlik yaşanacak, huzur ve güven ortamı sağlanacaktır. Yaşanan Kur’an ahlâkının sonucu olarak insanlar hiçbir sahtekarlığa, kötülüğe ve harama yanaşmayacaklardır.
Bu dönem, Rabb’imizin tüm buyruklarının eksiksiz yerine getirildiği, adaletin, özverinin, yardımseverliğin en yoğun yaşandığı, kutlu bir dönem olacaktır. Bu paylaşmanın sonunda herkes eşit refah seviyesine ulaşacak, açlık, sefalet gibi sorunlar çözüm bulacaktır.
Tüm bunların gerçekleşmesi için ayrılıklar ve farklılıklar bir yana bırakılmalı, tüm Müslümanlar "kardeş" oldukları gerçeğini hatırlamalıdırlar. İnanan insanların kardeşliği, Allah’ın büyük nimetidir, şükür vesilesidir.
Kur’an ahlâkının yeryüzü hakimiyeti, Allah’ın Kur’an’da haber verdiği bir vaadidir ve asla ütopya değildir. Hiç kuşkusuz Allah vaadinden dönmez. Bu, Allah’ın dilemesiyle zaten gerçekleşecek olan bir olaydır. Bolluğuyla, bereketiyle, insanlara sağlayacağı refah ve huzur dolu ortamıyla her Müslüman’ın ulaşmak isteyeceği ve hayal ettiği bu yaşam, iman eden insanlar için dünya hayatında çok üstün bir ödüldür. Bu güzel dönemle müjdelenmek, kuşkusuz tüm Müslümanlar için üstün bir şereftir. Ancak hepimiz buna ne kadar vesile olduğumuzu, gerçekleşmesi yönünde ne kadar çaba gösterdiğimizi ve içten ne kadar dua ettiğimizi samimi olarak, tevilde bulunmadan düşünmeliyiz.
Allah, içinizden iman edenlere ve salih amellerde bulunanlara va’detmiştir: Hiç şüphesiz onlardan öncekileri nasıl ’güç ve iktidar sahibi’ kıldıysa, onları da yeryüzünde ’güç ve iktidar sahibi’ kılacak, kendileri için seçip beğendiği dinlerini kendilerine yerleşik kılıp sağlamlaştıracak ve onları korkularından sonra güvenliğe çevirecektir. Onlar, yalnızca Bana ibadet ederler ve Bana hiçbir şeyi ortak koşmazlar. Kim bundan sonra inkar ederse, işte onlar fasıktır. (Nur Suresi, 55)
Not: Konuyla ilgili olarak yazıdakiler dışında onlarca ayet var. Yazımın uzunluğu nedeniyle bazı bölüm ve ayetleri çıkarmak durumunda kaldım. Avrupa birliği vs mümkün ise İslam Birliği neden marjinal bir görüş olsun? Dahası Avrupa Birliği birlik ruhu yansıtmaz ancak İslam Birliği akılcılık, samimiyet,aşk ve coşku temeline oturacak Allah’ın dilemesiyle. Saygılar.
YORUMLAR
Saygıdeğer Türker,
Muhakkak Allah'ın vaadi gerçekleşecek. Buna şüphe duymuyorum.
İlkelerinden uzaklaşan, batı değerleriyle bütünleşen bir anlayışın bu düzeni getireceğini zannetmiyorum.
Güzel eylem güzel söz den evladır.
Eylemler,ameller yozlaşırken, söylemler ne kadar mükemmel olursa olsun değişen bir şey olmaz.
Selam ve saygı ile.