- 904 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
/B/İZ
Uzun zaman oldu bu parçayı dinlemeyeli.../Sema- Hasret/ Kim bilir ardında hangi korkular saklıydı,sözlerin... Sözlerimin...
Biz hep sek içerdik hüznü. Biran önce etkisini göstermesi beklerdik! Ki gösterirdi de... Kim bilir kaç kez devrilirdi bakışlar. Kaç kez tam bir şey söylenecek gibi açılırdı ağızlar ve göz göze gelmenin ya da gözleri kaçırmanın etkisiyle susardık eğerdik başımızı usulca!
Sözün bittiği yerde inerdik... Ardımıza bakıp el sallayacak biri de yoktu çoğu zaman. Dün her şeyin yalancısı ya da yabancısı olmuştu. Bugün kör kurşunların sevdalısı...
Dokunduğumuz her şeyde , bir kurşun saplanırdı ruhumuza. Kurşunlara gelirdik fakat ölmezdik. Bizden istenen de; daha çok acı çekerek nefes almamızdı aslında!
Uçan kuşların hepsi öfkemiz olurdu çoğu zaman! Çalan kapı zili ile sövmeye başlar hale gelirdik. Sabahın köründe arayan arkadaşlarımıza nefret kusardık! An gelir güneşten kaçar hale gelirdik ki sevdalarımız gece büyürdü zaten... Biz güneşi hiç sevemedik! Sevda yerine acımızı büyüttük gecelerde!
Sessizlik sağır ederdi kulaklarımızı...Dilde zaten prangalar vurulu.
Bir yanımız eksik, bir yanımız yılgın!
Ne vakit hem kör hem sağır olduğumu/zu/ unuturdum/unuturduk/…
Aşk mağduru olmanın cezasıydı yaşanılan…
Herkes geçer derdi lakin geçmezdi açılan yara! Kendimizi avuturduk biran önce geçsin diye.
Olmazdı…
Bir kuru çalı misali olurduk günler geçtikçe! Yağmurlar hayat vermezdi bize. Ne vakit aklımıza düşerse sevda, ardında dumanı bol bir nefes karışırdı havaya!
Oysa yavan ekmeğe razıydık biz seninle… Ki ekmeğe katık yapardım sevdamı sen olsaydın eğer.
Hep sözler verilirdi , mutlaka her ilişkide karşılıklı sözler olurdu. Bilirdin beni, hep derdim sana ; “sözler tutulmamak için verilir” diye bu yüzden de hiçbir söze inanmazdım. Sen “söz” diyene kadar!
Ne dedinse inanırdım. Ne söylersen sırf sen söyledin diye her şeyden daha değerli olurdu!
Sen hiç bilmezdin ben dokunduğun ne varsa kıskanırdım… Sen herhangi bir nesneye dokunurdun, teninle temas ederdi de ben sadece bakardım.Bilirsin ben seni gözümden de kıskanırdım…
Her aşk biter değil mi?
Oysa bu biz insanların yalanı. Çünkü bizler tüketmek için yaşıyoruz. Ne varsa günlük hayatta hepsini tüketmek için nefes alıyoruz…
O kadar çok tüketiyoruz ki ; en sonunda tükenen oluyoruz.
Gözlerinde yağmur saklı sevgili… Bugün kentim çok soğuk… Dünlerinin kırgınlığı dondurdu şehrimi!
Oysa kırgın olan benim…
Ah sevgili. Saçlarında bahar çiçekleri olurdu senin. Yıldızlar asılı dururdu… Neden kopartıp attın onları…
Tıpkı bize yaptığın gibi. Onlardan ne istedin. Oysa ne de yakışırdı sana…
Oysa ne de yakışırdı aşk , bize…
Eskidendi hepsi değil mi… Çok eskiden. Belki bundandır biz derken “b” harfinin çekip giderek iz’e dönüşmesi…
Belki bundandır yaraların bir türlü iyileşmemesi…
Ser"can" SARACA