- 813 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Yoldaş'a Mektup (2)
Bir mektupta en zor kısım giriş bölümü olur derler. Hele hasretliğe hele uzaklara gidecekse zarfın içindeki kelimeler, o zaman daha bir zor olurmuş bir mektuba başlamak. Ağırlaşırmış mektup ve ağırlaşırmış kalem. Yaşananlar hatırlanırmış. Bir damla gözyaşı süzülür akarmış sol yanağa. Ve sonra... Ve sonrası mürekkep uçar yerini sevda alırmış. Ve sevda ve özlem ve uzak kokarmış kelimeler. Hele mektup yazan bir şaire yazıyorsa mektubu. İşte o zaman daha bir zor olurmuş. Ve ben zorlu bir mektubun başında sana selam ederim hewal. Sana tarih ve insanlık adına selam ederim. Selam ederim sana tarihin her devrinde kahramanca anılacak olan şair. Selam sana.
Zormuş bir mektuba başlamak. Çünkü mektubun içinde ki kelimelere sevgisini ve hasretliğini işlermiş yazan. Dışarıyı, gökyüzünü, yeni doğmuş bebekleri, bir kız çocuğunun yeni uzamış saçını okşayan babayı, bir bank üstünde nehiri izleyen sevdalıları, bir eylemde zaferi haykıran gençleri, fabrika vardiyasında akşam karısının hangi yemeği yaptığını merak eden aç işçiyi, taze bir ölüyü ve onun başında ağlayan sevdiklerini, bir seyyar satıcıyı yahut bir okul çıkışını hepsinin ama hepsini yazmak zorunda hissedermiş uzağa mektup yazacak olan. Oysa sen uzağımızda sayılmazsın. Rafta her gün bize bakan kitabınla aramızdasın. Asıl uzaklarda olan sen değil biziz galiba. Neyse...
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.