DÜŞLERİMDEKİ KIZA (2)
................................................................................09.09.2003
Bir kız sevdim mavi gözlü güler yüzlü...
İnanmıştım onunda beni ama sadece beni sevdiğine.
Meğer yanılmış kanmış ve bağlanmıştım o anki sıkı duygularıma.
Oysa ellerini uzatıp duruyormuş gözlerinin her değdiğine.
Önce bir rüya sonra bir kabus olup çöküverdi uykularıma.
Asla inanmazdım o aşktan sonra başka bir aşkı bulacağıma
ve o saf mutluluktan sonra başka bir mutluluğa ulaşacağıma.
Ama bu asî ve aksi kalp ateşimin ancak başka bir aşka erişince söneceğini hissedince;
haz ve neş’e yağmurlarıyla ıslandı ruhum,kanatlandı kalbim,kamçılandı tanrısal sözlerim
ve kamaşıverdi soluk,donuk ve ıslak,buğulu,ışığı sönük,elem dolu,ecele dönük gözlerim;
titreyerek parıldayan,berrak etrafına sevgi yayan siyah inci tanesi gözlerini görünce.
Ahh!..Şimdi her dakika azap dolu bir umutla kahroluyor ve istemeden hayatımı sürdürüyorum.
Ölüm ile yaşam arasındaki o yolu kat ettim ama hala o son ince çizginin üstünde yürüyorum.
Ve ben böyle ölüme ramak kala yani son bir adım, son bir soluk kala,aniden geri dönüyorum.
Ve bu ölüme dönük,sönük,yaş dolu gözlerimle kurtarıcı bir melek gibi karşımda sizi görüyorum.
Böylesine bıkmışken,yorgun düşmüşken yaşamaktan n’olur duygu ve düşüncelerinizi artık döküveriniz bir sayfaya.
Çünkü su gibi akıp gidecek yedi kısa günden sonra uçacağım; bu hazzı yitmiş ışığı sönmüş hayattan
YORUMLAR
Ölüm ile yaşam arasındaki o yolu kat ettim ama hala o son ince çizginin üstünde yürüyorum...
ölüm ve yaşam arasındaki o yolu kat edebilmişseniz eminim son çizgiyi de geçiceksiniz...yazınız umutsuzluklarla doluydu ama hayatta hiçbir şey için umutları kaybetmeye ya da hayatı kendinize zehir etmemelisiniz çünkü hiçbir şey buna değmez...yüreğinize sağlık
Yaşamın en vazgeçilmez hissidir,aşk.
Çoğu zaman,kuvvetli bir rüzgar gibi yerle bir etse de
,acı denizinde yüzdürse de bizi
yine de uzaklaşmak istemeyiz ondan.
aslında severiz ondan gelen acıyı,ıstırabı
onu bize sunan en güçlü bağın bu acı olduğunu düşünürüz belki de.
bu yüzden bu acıyla güler,
bu acıyla ağlar,
bu acıyla mutlu olmayı dileriz biz de......
alpa niro
mutluluk cehenneme damlayan yağmur misali bir şey
insan hayatı boyunca mutluluğa boğulmuşsa dahi
acıyla geçireceği tek bir günü bile ölene kadar içinde bir ukde olarak kalıyor
oysa acıyla geçen mutlu tek bir gün cehennemde bir damla su misali
cennetteki mutluluk cehennemdeki acıya denk olabilir mi hiç
acıyla mutluluk arasında akla karayı ayıran adil bir çizgi yok işte
cennetle cehennemin çarpışmasından
cennet mi cehennemleşir cehennem mi cennetleşir
hayatla ölümün çarpışmasından
hayat mı ayakta kalır yoksa ölüm mü
gerçek olan acılardır
gerisi yalandan başka bir şey değildir
kimbilir belkide erişememek en güzelidir aşkların ....
erişipte biteceğine bırakın hayalinizde yaşasın ve yeşerip kök salsın
orda kıvılcımlarını çaksın
söyleyipte titrek mum ışığı gibi
günden güne eriyeceğine,
hayallerinizde sönmeyen meşale gibi gücüyle dışınıza yansısın bu kıvılcımlar....
greenstone özlem tarafından 12/17/2010 9:56:24 PM zamanında düzenlenmiştir.
alpa niro
''aşk baktıkça güzelleşir, konuştukça zenginleşir, dokundukça bozulur''
Ama sevgi; aşktan çok daha iyi, çok daha gerekli ve çok daha önemlidir.
Aşk ya güldürür ya öldürür. Birini sevmek ona aşık olmaktan çok daha iyidir. Çünkü sevginin özü, sözü bir gözüyse ne aşkın ne de şeytanınki gibi kördür.
Bu arada yazdıklarınızı sanki siz değil de ben yazmışım gibi.
Bu konuda görüşünüze katılıyorum yani. Sevgilerimle...
Böylesine bıkmışken,yorgun düşmüşken yaşamaktan n’olur duygu ve düşüncelerinizi artık döküveriniz bir sayfaya.
Çünkü su gibi akıp gidecek yedi kısa günden sonra uçacağım; bu hazzı yitmiş ışığı sönmüş hayattan
.
.
.
neden bu kadar umutsuzsunuz???????? hayattan.....
ve merak sadece yedi gün sonra nereye uçaaksınız?
alpa niro
Yani olmayan ama olmasını istediğim bir kızı hayalediyorum.
Sadece yedi gün sonra uçacığım derkende
mektubu yazdığım tarihten itibaren saymaya başladığım günleri kastediyorum.
Bir intihar dehlizinde çırpınarak yazdığım bir mektuptu.
İlk aşkım hayallerimin ışınlarıyla çizdiğim bir kızdı.
Gerçektende karşıma çıktı ve çıktık onunla.
Kısa süren ve çabuk biten bir neş'e
ve sonunda gamlanacağım bir mutluluğu yaşadım onla.
İşte ayrılığın çıldırtan acısı içinde intiharı düşünürken
aslında olmayan bir kızaydı bu mektup.
Ölümle olan randevumdan önce Tanrı'dan dilediğim
ama gerçekleşmesi pek mümkün olmayan bir istek idi benimkisi.
Gözkapaklarımın üstüne düşen bir düşle hayatıma bir kız düştüyse
bir kere daha niye düşmesin deyim düşlediğim
ama bu defa erişemediğim bir kızaydı bu mektup...