- 994 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
KAR ve HÜZÜN
İnsan onu etkileyen olayları bir türlü unutamaz. Bu olayda benim hayatımda etkisi olan ve hiç bir zaman unutamadıgım bir cocukluk maceramdı.Bu olayı anlatmak istedim .Lise birinci sınıfa yeni geçmiştim.Annemden babamdan ilk ayrılışımdı .Kardeşlerimle bu uzun süreli kalan bir hasretimdi.artık onlardan uzakta egitim ögretim görmekteydim.cocukluk aklı işte şu yarı yıl tatili gelse köyüme bir gitsem diyip durdum o gün gelene kadar...Nihayet o gün geldi çattı her sabah derse bile kalkamayan ben kalkmıştım bile sabah ezanı ile.Kavaltımı yaptım bizim Maksutolugu garajına geldim .Orada her zaman tanıdıklar olur onlarla sohbet eder bizim köyden haberler alırdim.Bilmem neden kimse yok diye düşündüm. Biraz garaj etrafında dolaştıktan sonra dedim ki kendi kendime oglum sinan zaten ögrenci adamsın paran pulunda az şuradan yavaş yavaş yola dogru koyul gibisinden bir fikir geldi.ve benim aklım bu fikiri uygun gördü ve yola koyuldum. Ben annemi babamı kardeşlerimi biran önce görmenin heyacanı içerisindeydim.. Zaten çokta bir yol degildi sadece 45 kmlik bir yol ve hasret bitecekti..Ben her zaman ki gibi yine Hakkı Bulut`tan şarkılar söyleyerek yola koyuldum.Nihayet asri mezarlıgın orada el kaldırdıgım araba durdu.Amca nereye diye sordum. o da bizim köyün aşagısındaki Yogunoluk köyüne gittigini eger istersem oraya kadar götürecegini söyledi. Ben dünden razıydım . Çünkü hasret var ya o hasret sanki beni rahatsız eden bir oktu..Tanıştım amcayla bana adının süleyman oldugunu bize anne tarafından akraba oldugunu da söyledi. bir okulda ögretmenmiş Süleyman amca konuşarak geldik nihayet Yogunoluka ... kendisinin yol ayrımından dönüp Kaş tarafına gidecegini bana derslerime çok iyi çalışmam gerektigine sözlerine ekledi. ben de amcaya teşekkür ederek indim arabadan.Artık ben ve günün sönük belli bile olmayan bir gölgem bana kahramanlık türküleri söyleyen bir de rüzgar vardı.ama o bizim daglar Selçuk Tekegedigi Akcadag bembeyaz bir gelinlıkle beni karşılıyordu.ben oralara varıp nara atmanın hayeli ile haşır neşir oluyordum.ve bildigim türküleri söyleyerek yoluma devam ediyordum.bir tarafda da bir pişmanlık vardı içimde... artık akşam olmaktaydı yol vardı daha.. Nihayet bir araba geldi .. Beni aldılar amcalar köy hizmetlerindenmiş bizim köyde çalışma yapıyorlarmış.yol iki gündür kapalıymış ve rüzgar açtıkları yolları geri doldururmuş.. Bana da çok kızdılar senin ne işin var bu karda kışta diye ama ben onları çeşitli sebebler diyerek kendimi haklı çıkarmaya çalışıyordum.nihayet köyüme çok yaklaştım ama kar kar.. oldukca fazlaydı ve yükseklere dogru daha da fazlaydı.iki tane grayder vardı ve ikisi zor açıyordu yolları. Bizim çardak dedigimiz mahallaye 5 saatte zor açıldı. artık ortalıkta güneş yok rüzgar kendisini adeta buralARın hükümdarı benim diyordu.Ortalık çok soguktu. Artık arabadan inip kendi başımın çaresine bakmam gerekiyordu.Amcalar oglum gitme gel geri gidelim Kadirliye dedilersede ben nuh dedim peyamber demedim. evime cok yaklaştım. ben giderim amca dedim.zaten az kaldı yolum dedim. ve indim arabadan artık rüzgar hemen yüzüme kar taneleri serbiştirdi.amcalara teşekkür ettim ve koyuldum bembeyaz kar yıgınlarının içerisine..Arabalar artık benden uzaklaşıyor yanlızlıkla başbaşa kalıyordum. rüzgar ve ben birde aklımdan geçen hüzün pişmanlık ölüm ...Artık bana beyaz gelinligiyle gel gel diyen daglar sanki bana düşmancasına bir düşünce icerindeydi sanki.Rüzgar karları alıp götürüyordu. Onlarla oyun oynuyordu adeta... Agaçlar dingilerini rüzgara göre salıyordular. Ben zaman hızla ilerliyor ve ben arkama bakınca ne kadar yol gittigimi görünce bütün ümitlerim kesiliyordu. soguk rüzgar bana düşmanca davrıyorlardı düşmanca ..Ama zaman adım sayıyımdan daha hızlı ilerliyordu. Benim buz gibi bedenim öylece hisstiriyordu kendisini.. Ben ısınmaya çalışırken bir fırtına bendeki o sıcaklıgı alıp götürüyordu benden .ve seset gibi bir bedenle evime varabilmenin mücadelesini veriyordum. Benim tek tanıgım kolumdaki saatti.ben dursam bile o devam ediyordu.Artık aklımda pişmanlık ve ölüm vardı sadece bunlar ve gözümde yaş..evet ben ölmemeliydim yaşamalıydım sevgiliye daha söyleyemiştim bile sevdamı..Daha bakamıştım gözlerine derin derin.. Dua edişlerim vardı yüce rabbime alma canımı yüce rabbim diye yalvardım yakardım.açlıkta bastırdı.. sabah kahvaltısı yapmıştım sadece ..bedenim öyle aciz öyle güçsüz düştü ki bir taş parçasından farksızdım.. Biliyordum yokuş yukarı kar geçit vermiyordu.Ben kimseye haber vermemiştim bile süpriz yapacaktım.Onlara ben geldim deyip sarılacaktım onlara... aklımda sıcak bir oda sıcak bir yemek geliyordu aklıma ve o düşüncelerle devam etmeye çalışıyordum..Ben aileme bu gün kavuşamayacaktım biliyordum.Bu beyaz karlar benim kefenim olacaktı.. Ve aklıma bütün yaşadıklarım gözlerimin önünden geçiyordu birer birer.Artıkyola en yakın eve gitmeyi düşündüm ve o ev Osman amcamın eviydi. Ayşe Teyzem de iyi bir kadındı.. Bana kızacaklardı biliyordum ama ne yapayım gitmem lazım ... Sonuçta bu bir can ve o can öyle tatlı ki ne bir bal ne başka şeyler tarif eder onu bana.Evet kararımı verdim Osman amcamgile gidecegim dedim saate baktım ve saat gecenin yarısı.. Daha oraya bile varmam iki saati gecerdi.ama benim acele ve özlem beni bu hale düşürdü.. çok bir yolda degildi sadece 2 kmlik yol bana tam 6 saatimi almişti.Benim kendi evime gitmem imkansızın ötesinde bir şeydi.Ve Osman amcamın evine geldim. Bende can kalmamış buz kesmiş bir şekilde .. Kapıyı çalmaya mecelim bile yoktu.. Ama elimi tahta kapıya vurunca sanki elimi hissetmiyordum.ama çok beklemedim açtılar kapıyı ve içeri girdim . Konuşacak mecalim bile yoktu . üzerimde elbiseler buz tutmuştu ve tahtadan farkı yoktu.Bayılmışım... Uyandıgımda vucüdumdaki damarlarların yerleri belliydi ve sanki canım oramdaydı..Başım dönüyor Ayşe Teyzem tarhana çorbası yapmış içmem için ısrar ediyordu.. Benim dislerin tıkırtıları adeta agaç kakanı andırıyordu.Hayata dönmemin sevinci beni bambaşka bir efkara boguyordu.ve beni hayata döndüren osman ve ayşe teyzem benim ikinci annem ve babam olmuşlardı.bana çok kızdılar.. ve haklıydılar.ve bana köyümüzde benim gibi gelipte ölen kişlerden bahsettiler.ben şanslıydım.çünkü yaşıyordum.nefes alıyordum adeta hayata yeniden tutulmuşcasına.. Sabah oldu ve eve geldim aileme kavuştum.. Ama aklımda hep o zor günüm ve bana olan etkisi hale devam eder. Ne zaman köye gidecek olsam aklıma gelir bu anı... Ali gelir aklıma benim kadar sansı olmayan Ali..
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.