- 1002 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Şair Durak Yiğit le Röportaj
ŞİİR BENİ HAYATA BAĞLADI
...............................................................................
RÖPORTAJ: Ahmet SARGIN
A. SARGIN: Sayın Durak Yiğit sizinle bir röportaj yapmak istiyoruz, Öncelikle bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız?
D. YİĞİT: Bir garip hayat hikayesi, gerçeğin ta kendisi. Alacanın Evci köyünde 1950 yılında, dünyaya gelmişim.. Çok zorluk ve yokluk içinde geçen bir hayatın debdebesinde gözlerimi dünyaya açmışım .İlkokulu köyde çok zor şartlarda okudum. Ailemiz fakirdi, .Annemi 7 yaşımda kaybettim, babam bir daha evlenmedi.
Annem aslen Yozgat’ın merkez köyü Karacalar köyündendi, yoksuzluktan verem hastalığından vefat edince biz iki kardeş olarak ortada kaldık. Kimsesizlik ve çile dolu yıllarımız yokluk ve sefalet içinde geçti.
Babam yaz gelince mecburen Ankara’ya bazen de çalışmak üzere birilerinin yanına gitmek zorunda kalırdı.İşte hayat o zaman bize daha da zorlaşırdı.
Okul çağımız geldi. İlkokulu çok zor şartlarda okudum,kardeşim ikinci sınıfta okuldan ayrılmak zorunda kaldı. İlkokulu bittirdikten sonra Ankara’ ya çalışmak için gittmi. Çok acılar çektim ,çok badireler atlattım. Dost bildiklerimden çok büyük darbeler yedim. l6 yaşında iken bir kıza aşık oldum, kızı başkasıyla evlendirdiler. Evliyim, 3 ü erkek ikisi kız olmak üzere 5 çocuk babasıyım.
1987 yılında İzmit’e gelerek buraya yerleştim. Halen İzmit’te ikamet etmekteyim. İnşaat işlerinde çalıştım, rahatsızlaşınca emekli oldum. Sevda yıllarında başlayan şiir yazma alışkanlığım devam ediyor.
Şiiri seviyorum, bir çok şiir sitesinde şiirlerim yayınlanmaktadır. Yazdığım bu şiirler kendi yaşam öyküsünden alınmadır. Şiirlerim bu yüzden hüzün doludur. Hayattan zevk alamamış, Çileli bir yaşam sürmüş, hayatın getirdiği ağır yükün altında ezilmiş bir insanım.
A. SARGIN: Durak Yiğit Bey, hayat hikayeniz bizi oldukça üzdü. Çileli ve sıkıntılı bir yaşamınız olmuş. Bu çilenin içinde Şiir ve edebiyat tutkunuz nasıl başladı?
D. YİĞİT: Şiir yazma hevesim küçükken büyüklerimden Kerem ile Aslı, Leyla ile Mecnun, Ferhat ile Şirin , Arzu ile Kamber hikayelerini dinleyerek başladı. Bugün hala ezberimde olanlar var.
Delikanlılığa adım atarken biz de sevdalandık. Sonra b başka hanımla evlendim. Evlendikten sonra da bu şiir merakım daha da arttı. Gurbette çok dolaştım. Avrupa dan, Arap yarımadasına bir çok ülkede turist olarak bulundum ve acılarımı hasretimi şiiire döktüm. Bir çok sitede günlük olarak şiirlerimi yayınlamaktayım..Bundan da büyük keyif ve haz alıyorum. Şiir benim yaşamım, dünyam oldu, beni yeniden hayata bağladı.
A. SARGIN: Sayın Durak Yiğit, Şiir ve edebiyat çalışmalarınız hakkında bize bilgi verir misiniz?
D.YİĞİT: Şiire başlamadan önce, hayattan hiç bir beklentim yoktu. Hayata küsmüş bunalıma girmiştim. Şimdi şiirlerim ve edebiyat sayfam sayesinde hayata tekrar bağlandım. Şiir yazmadan duramıyorum.Yazdığım şiirlerim aşk ve hasret üzerinedir.
Şunu rahatlıkla söyleye bilirim ki, bir toplum edebiyata ve felsefeye önem verdikçe kültürü zenginleşir. Felsefeden, edebiyattan ayrı kalan toplumların yarınları karanlık demektir.
A.SARGIN: Yozgat’ ı dışarıdan nasıl tanıyorsunuz? Yozgat ve Yozgatlı hakkında neler düşünüyorsunuz?
D. YİĞİT: Yozgatı oldum olası çok severim, annem Yozgatlı dır, bazı akrabalarım da Yozgat talar. Yozgat komşu il olması hasebiyle de ayrı bir özelliği vardır biz de...Bilmem ama sanki kendimi Yozgat ‘la birleşik addederim. Yozgat’ın değeri ben de çok büyüktür. Milliyetçilik denince Yozgat aklıma gelir..
A. SARGIN: Sizce Yozgat ın tanıtımı nasıl olmalı? Şölenlerin tanıtıma katkısı oluyor mu ?
D. YİĞİT: Evet bunu en güzel şairler,yazarlar ve gazeteciler yapıyor. En ağırlıklı olarak da şairler-yazarlar yaparlar, Yozgat Şairler ve Yazarlar Birliğinin çalışmalarının Yozgat’ın tanıtımına katkısı olduğunu çok iyi biliyorum.
A. SARGIN: Şiir edebiyat adına unutamadığınız bir anınızı bizimle paylaşır mısınız?
D. YİĞİT: 1980 yılında Almanya’da idim. O zamanlar Türkiye’yi gazeteden takip ederdim. Tercüman gazetesi okurdum. Tarık Buğra bir şiir köşesi yapmıştı, Benim de şiirlerim yayınlanıyordu. Bu vesile ile Avrupa da şiir dalında bir yarışma düzenlediler, sanıyorum 1500 kişi katılmıştı o yarışmaya. Ben de katıldım Ve bu yarışmada ikinci oldum. Bu sevincimi hiç unutamam.
A. SARGIN: - Bunların dışında söyleyeceğiniz bir şey var mı? Yozgatlı Hemşerilerimize mesajınız?
D.YİĞİT: Yozgat’ı kendi memleketim olan Çorum kadar seviyorum. Yozgatlı olarak değil insanı insan olduğum için çok seviyorum. Her canlının bizim kadar yaşama hakkı olduğunu düşünüyor ve insanı seviyorum.Hani ne derler yaratılmışı, yaratandan ötürü çok seviyoruz. Bütün Yozgatlılara selam ve saygılarımı sunuyorum..
Ayrıca bu fırsatı bana verdiğiniz için size ve İleri Çalışanlarına çok teşekkür ediyorum
Size sevgi dolu muhabbetlerimi sunuyor,sağlık, esenlik ,huzur ve mutluluklar diliyorum.
Saygılarımla...
A. SARGIN: Sayın Durak Yiğit Röportaj için İleri Ailesi adına biz teşekkür eder iyi çalışmalar dileriz
.........................................................................................
BİR DAHA GÖRMEMEN İÇİN
Yüreğinden ayrılıp, bir meçhule giderken,
Bir daha görmemen için, buradan gidiyorum.
Gemi limandan çıktı, hayaller bitti erken
Bir daha görmemen için, buradan gidiyorum.
Ben delice severken, can evimden vurdun ya
Per-perişan eyleyip, karşımda hep güldün ya.
Boşa hayal kurmuşum, sonunda sen gördün ya,
Bir daha görmemen için buradan gidiyorum.
Her sevdanın ödülü,keder,hüzün,gözyaşı,!
Kan ağlatır gözleri, yürekte dinmez yaşı.
Çileye,derde salar, derbeder olan başı,
Bir daha görmemen için buradan gidiyorum.
Katar, katar dertlerim,önde giden hep benim
Yer, gök ağlar halime, sararıp solan tenim.
Hüzün bestelerinde inler,sızlar bedenim,!
Bir daha görmemen için buradan gidiyorum.
Yarattığın bu mecnun,boyun eğip ağlarken,
Dağlar kadar sevgimi, ırmak edip akarken
Vuslatınla divane, gönlümü şu yakarken,
Bir daha görmemen için buradan gidiyorum.
Ne kadarda toymuşum,nasılda kandım sana,!
İnandım sözlerine, yandım boşu boşuna.
Damla, damla gözyaşım, döndüm sabır taşına
Bir daha görmemen için buradan gidiyorum.
Yeter artık DURAK’ım böyle boyun büktüğün,
Senelerdir arkasından göz yaşını döktüğün..
Bir vefasız içinmi her gün ömrün söktüğün,?
Bir daha görmemen için buradan gidiyorum.
Durak YİĞİT / KOCAELİ
GönüllerinŞairi
HATIRIMA SEN GELDİN
Bir aşkın hayali, bitti burada,
Görenler diyor ki, ne var arada
Vefasızlar ermez, hiç bir murada
Hayırsız sevgilim, dertlere saldın
Bu gün yine hatırıma sen geldin
Daima aşkınla, sesleniyordum,
Ben hep senin için, uslanıyordum.
Her gün senin için, süsleniyordum
Hayırsız sevgilim, dertlere saldın
Bu gün yine hatırıma sen geldin
Dediler ki sevmek, delilik işi
Aşığın MAHŞERE, kalırmış düşü
Unutur tanımaz, ekmeği aşı
Hayırsız sevgilim, dertlere saldın
Bu gün yine hatırıma sen geldin
Ne varsa gönlümde, yazarım sana,
Elveda diyemem, yakışmaz bana.
Kır şu inadını, ALLAH aşkına,
Hayırsız sevgilim,dertlere saldın
Bu gün yine hatırıma sen geldin
Sustu gönül kuşum, ötmüyor artık,
Kurudu güllerim, açmıyor artık.
Şakımaz bu diller, yetmiyor artık.
Hayırsız sevgilim, dertlere saldın
Bu gün yine hatırıma sen geldin
Düşünmeden sana, gölümü verdim
Yad-lar aldı seni, çoğaldı derdim
Yoluna, izine , ömrümü serdim
Hayırsız sevgilim,dertlere saldın
Bu gün yine hatırıma sen geldin..!
Boyun eğme DURAK,sen bir aslandın
Fırtınalar dindi,çabuk uslandın
Kıymet bilmeyene, varıp yaslandın.
Hayırsız sevgilim,dertlere saldın
Bu gün yine hatırıma sen geldin..!
Durak YİĞİT/ KOCAELİ
Gönüllerin şairi
YARDEN HABERSİZ
Sevdalı gönlümde aşkın ateşi,
İçin,için yakar yarden habersiz.
Sevda sarayımın muhkem bir taşı
Birer birer düşer yarden habersiz..
Çaresiz kalmışım elsiz ayaksız,
Yarden uzaktayım öyle dayaksız
Kader engel koyar bize kıyaksız
Sinsice dizilir yarden habersiz
Bahçemde güllerin sarardığı gün,
Şıvga dallarının karardığı gün.
Yarim ıslak saçın taradığı gün
Ölüm beni bulur yarden habersiz..
Bilseydim de yari tutar salmazdım,
Yüreğimde buldurmazdım bulmazdım
Tam ortaya yazar asla silmezdim
Sevmeyenler güler benden habersiz..
Zalim gurbet yedin beni bitirdin,
Beni nazlı yarden ayrı yatırdın.
DURAK’ım gurbette YARİ yitirdin
El böğründe kaldın yarden habersiz
Durak YİĞİT
GönüllerinŞairi
..KOCAELİ
DARGINIM YILLAR
Gençliğimi benden nasıl çaldınız?
Küskün ve dargınım size ey yıllar
En çok sevdiğimi benden aldınız.
Küskün ve dargınım size ey yıllar
İstesem de size affım yok hele,
Hergün dert ekledin, her gece çile
Rezil rüsva ettin düşürdün dile,
Küskün ve dargınım size ey yıllar
İşkencesiz geçmez, saatim günüm.
Bundan iyi idi geçmişim dünüm
Bu aşksa hayatımda nokta-i dönüm
Küskün ve dargınım size ey yıllar
Yaşamaktan bıktım, sefa sürmedim.
Çile, hüzün, yaştan, başka görmedim.
Kendimi kınadım da, yârim yermedim
Küskün ve dargınım, size ey yıllar
Saadete açım, umudum bitti,
Dayandım, direndim, sıhhatim gitti!
Şerefsizler beni her şeyden etti
Küskün ve dargınım size ey yıllar
Sevdiklerim yaktı en çok canımı!
Delik deşik edip döktü kanımı.
Kapattım meskeni, bozdum hanımı.
Küskün ve dargınım size ey yıllar
Hayat çok ağırmış çekemiyorum.
Etrafa sevgiler ekemiyorum
Sevgi fidanlarını dikemiyorum
Küskün ve dargınım, size ey yıllar
Çarem yok başka birşey gelmez elimden,
Bu dünyada anlayan yok hâlimden.
Nasıl kurtulurum ben bu zâlimden.?
Küskün ve dargınım size ey yıllar
Yeter artık bende bıktım usandım,
Ben de bir insanım hem de susandım
Doğduğumdan beri gamla ıslandım
Küskün ve dargınım size ey yıllar
Durak YİĞİT yeter bitsin bu âhlar.
Birazcıkta gülsün kalmasın vâhlar,
Beni bekler dostlar! kanlı çarmıhlar
Küskün ve dargınım size ey yıllar
Durak YİĞİT
GönüllerinŞairi
2010...KOCAELİ
YAR BULAMADIM
Altmış yıldır elem ile dert ile,
Bağrıma basacak yar bulamadım.
Hep uğraştım durdum başı sert ile,
Bağrıma basacak yar bulamadım..
Öksüz doğdum, yetim uçtum yuvadan.
Her gece taş yağdı başa havadan
Kimse anlamadı dertten devadan
Bağrıma basacak yar bulamadım.
Gözden uzak olduk gönülden düştüm,
Çile dergahında kavruldum piştim
Sanki eli ,gözü, bağlı bir kuştum
Bağrıma basacak yar bulamadım..
Gam bahçesi, hasret gülü açtırır
Huzur vermez koku salmaz kaçtırır
Her akşam her gece nefret saçtırır
Bağrıma basacak yar bulamadım.
Bacı, kardeş, dost arıyor gözlerim,
Gurbetteyim yanar benim özlerim,
Maalesef yokuşa sardı dizlerim
Bağrıma basacak yar bulamadım.
Dertlerimi kendim alır satarım,
Alan olsa çok uzağa atarım,
Çırpına çırpına daha batarım,
Bağrıma basacak yar bulamadım.
Durak YİĞİT buralardan göçelim..
Yar elinden zehir olsa içelim..
Varı vefasıza verip kaçalım
Bağrıma basacak yar bulamadım....
Durak YİĞİT
Gönüllerin Şairi ...KOCAELİ
YORUMLAR
Sayın Ahmet SARGIN.....
Bu ropörtajımızı burada ve gazetenizde yayınlayarak bana büyük onur verdiniz,öncelikle size ve gazetnize çok teşekkür ediyorum.Elleriniz ve yüreğiniz dert görmesin.Hayatta neler yaşayacağını insan kestiremiyor işte,bakın dünya ne kadar işte ne kadar küçüldüki,dünya köy oldu sözlerini doğrulıuyor.
Sanal dünyadan tanışıyor dostluklar kuruluyor ki bu azımsanmayacak kadar çok ve güzel.Bütün dostlukların devamı ve insana insanca yaklaşılması dileklerimle teşekkür ediyorum.
İşte buda bunun bir örneğini teşkil ediyor....
Ahmet Sargın
Beeeeeeeeeeeen
Teşekkür edrim
selamlarımlaaaaaaaaaaaa.