doğru, gerçek ve hiç
ortaokul sıralarında öğrendiğimiz bi’şey vardı: bir noktadan sonsuz doğru geçer ve sonsuza gider.
buradan anlayacağımız şey, doğrunun sonsuz olduğudur. bu fizik açıklaması.
diğer bir bakış açısından da şöyle diyebiliriz: dünyadaki insan sayısı kadar doğru var. bu da hayat bilgisi açıklaması:)
ama her konuda gerçek 1 tanedir. o gerçekle ilgili hangi doğru gerçeği yakalar diye düşününce de bunun bilinmez olduğu daha doğrusu bir tartışma cenneti olduğu sonucuna ulaşıyoruz.
daha çok öğrendikçe daha çok bulanmak gibi!..
fizik kuralları bile bir yerde tıkanıp kalıyor. belki de tek gerçek karadeliktir?! hacimsiz, zamansız we mekansız!!!
hiçliğin olduğu yerde erebiliriz sırra. çünkü hiç olmak kadar anlamlı başka bir’şey düşünemiyorum. yani o hiç, her an, herşeye dönüşebilir!
"... hiç ol! menzilin yokluk olsun. insanın çömlekten farkı olmamalı. nasıl ki çömleği tutan dışındaki biçim değil, içindeki boşluksa, insanı da ayakta tutan benlik zannı değil, hiçlik bilincidir..." e.ş.
bu bilince ulaşırsak belki anlayamadığımızı anlar, göremediğimizi görür, düşünemediğimizi düşünebiliriz.
insanlık için de, evren için de, çözüm hiçlikte...
sadece bu bilinç seviyesinde önyargılardan, benlikten ve egodan kurtulabiliriz.
bildiğimizi sandığımız kainatta, en bilge şey, karadelik oluyor bu durumda. acaba farkında mı?:)
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.