- 830 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Genç Psikoloji (III)
Küçük yaşlarda çocuğa gösterilecek şiddet ve haksızlığın aksi yöndeki ilk meyveleri gençlik dönemlerinde baş göstermeye başlayacaktır. Ayrıca aile, kardeşler arasında adalet yönünden bir ayrım yapmamalı, hepsine adaletli bir şekilde yaklaşmalıdır. Aile, kardeşler arasında olabilecek muhtemel baskı, kıskanma ve şiddet unsurlarına da müdahale etmeli, kardeşlerin birbirine yönelik nefret, kıskançlık ve içe atma gibi tavırlarına engel olmalıdır. Zira evrensel haklar, değerler ve İslami ilkelerin uygulanacağı ilk eğitim ocakları aile yuvalarıdır. Bu itibarla şiddetin hakim olduğu bir ailede yetişen çocuğun zihninde, aile ortamı artık huzur bulunacak bir mekan olarak cazip gelmeyecek ve genç insan ruhunun aradığı huzuru, başka mekan ve alışkanlıklarda arayacaktır.
- Gençlikte Psikolojik Vakalar
- Gençlerin Geleceğe Dair Kaygıları
- Gençlerde İletişim Bozuklukları ve İletişim Mekanizmaları
- Gençlerde Bazı Kötümser Yönlerin Vuku Bulması
- Alışkanlıkların Boyutu ve Kötü Tarafları
- Genç Yaşamda Olası Aşk Halleri
- Genç Dönemin Fuhuş Sorunu
- Ve Gençlerde İntihar Vakalarının Görülmesi
Bütün bu sebeplerden dolayı, oluşan gençlik sorunlarının, büyük bir problem olarak görülmesi gerekmektedir. Sayın Dr. Şenol Korkut’un, bu konu üzerine yapmış olduğu çalışmalar neticesinde, her yönlü bir yanlışın olduğu görülmüştür. Gençlere yönelik olarak düşünülmelidir ki, gelişim ve ilerleme çağında yaşanacak her türlü sorunun bedelini yine geçlerin kendileri ve aileleri ödemektedir.
Dikkat edilmesi gerekilen hususlarda, önce akıl işlevi devreye girmektedir. Gençlere iyi niyetli ve hoşgörülü bir yaklaşım gösterilmelidir. Sağlıklı bir gelecek yetiştirmek için gerekli olan çalışmaların başlangıcıdır bunlar. Anlamaya çalışmak ve eğilimleri konusunda doğru bilgileri aksettirmelidir ki, gerek ülke çapında olsun gerekse kendi içinde kaoslar yaşanmasın. Sapmalara maal vermeden doğru bir hayata yönlendirmek, bu kadar zor olmasa gerek. İstenilen dışında bir şeyden bahsetmiyoruz, olması gerekenden söz ediyoruz. Ülke geleceği, gençler üzerinde oluşan bu tür sorunlarla aksamaya uğratılmaya mahkum bırakılmamalıdır.
Gençlerin gelişimci yönlerini keşfetmeli ve bunu yansıtmalıyız ki, başarı kapıda daha fazla beklemesin. Bir genç olarak ilk düşünmem gerekeni düşünüyor ve yapmam gerekeni yapıyorum. Savunduğum şey benim vatanım ve yapmak isteğim benim başarımdır. Benim gibi, milyonlarca genç var bu ülkede ve her birisi bir ışık değerindedir. Hiç şüphesiz, iç kaynaklanmaların etkisi çok oluyor, gençlerin yanlışa yönelmesine dair. İşte bizler bunun nedeni soruyoruz ve diyoruz ki; istediğiniz ya da yapmaya çalıştığınız nedir?
Birtakım bölünmelere gençler vasıtasıyla neden olmak aciz bir durumdur ve bu acizlik niye? Gençlerin yeni yaşam mantığından çalıntı yaparak, boşlukları yanlış yönde değerlendirmeye çalışanlar var ve ihanet de tam bu noktada başlıyor. Problem bir iken bin olmaya başlıyor. 20’li yaşlarda bir genç farzedin ki, psikolojik açıdan zaten birçok sorunla baş başayken, bir de dışarıdan yanlış yönlendirmelere maruz kalması ve onlara inanıp etkinlik göstermeye başlaması bir utanç tablosudur. Bu tıpkı savaş döneminde psikolojik etki yaratarak, galip olmaya çalışmak gibidir. Ama bu kez ihanet sonuçlu ve küstahça bir yaklaşımdır bu, çünkü gençler üzerinden yaratılmaya çalışılan hiçbir iğrençlik hoş karşılanmaz, böyle bir şeyin beklenmesi de büyük bir hatadır.
Sorunların bu kapsamının dışında, gençlerin normal hayatta içerisinde yaşattığı problemlerin etkisel açıdan görünümü de üzücü. İntihar, aşk, sevgi, diyalog bozukluğu, siyasi sebeplerin etkileri, kötü alışkanlıklar ve kaygılanma psikolojilerinin ele alınımı konusunda tüm desteğimizi açık ve net göstermekteyiz.
Geleceğimizin sağlıklı gelişimi için kolumuzu sıvamanın zamanı geldi de geçiyor bile.
BİR GENÇTEN SEVGİ VE SAYGILARLA…
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.