- 1190 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
MABETTE BİR GECE VE AŞK
Günümüzde aşk, maalesef tüketimin ve hazzın nesnesi olarak sunulan bedensel tutkuların adı oldu. Kalp kültüründen nasiplenmemiş kirli arzular aşk gibi sunulmaya başladı. Aşkın’dan uzak aşktan bihaber zamanları yaşıyoruz. Nihat Dağlı’nın ifadesiyle "Yaşadığımız günler aşkın olana zemin olma imkanını kaybetmiş bulunuyor. Aşk var ama ne aşkı taşıyacak yüreklere sahibiz ne de bu yürekleri büyütebilecek bir çağda yaşıyoruz"
Leyla yok Mecnun da...Zülüf kokulu mektuplar, ayrılıklar, kavuşmalar, şiirler yok...Kerem ile Aslı’nın Tahir ile Zühre’nin aşklarının anlatıldığı köy odaları çoktan tarihe karıştı. Televizyonlarda aşk dizileri, gazetelerde aşk doktorları var. Masumiyetini yitirmiş dayatma, zorlama, çarpık bir aşk anlayışı hakim.
Modern zamanların aşkından et kokusu yükselse de aşk var ve o ak kor düştüğü yürekleri yakmaya devam ediyor.
Samiha Ayverdi. 87 yıllık ömrünü aşka adayan, kalemini aşkın hizmetine veren bir ’haminne’ Dile hakimiyeti, derin kültürü ve mükemmel Türkçesiyle son asrın en mühim edebiyatçılarından. Bütün eserleri Kubbealtı Neşriyat tarafından yeniden indeksli basılan Samiha Ayverdi bir çok eserinde olduğu gibi Mabette Bir Gece adını taşıyan hikaye kitabında da aşkı işaretliyor. Okuru beşeri aşktan ilahi aşka yolculuklara çıkarıyor.
Ayverdi’nin hikayelerinde aşk bitmez tükenmez bir pınardır. İnsanın maddi varlığı manayı taşımakta olduğu için hürmet edilmeye layıktır. Vücut, ruhun terbiye gördüğü ocak olması itibariyle değerlidir. Her vücut bir mananın sahibidir ve varlık bir aşk noktasından ibarettir.
Niçin’i, nedeni yoktur
Gösteriş ve övünüş, gönül zevki olmayan, yahut gönlündeki zevki kendine yetmeyenlere yakışır. Hakikat kendini ilan etmekten, tanıtmaya çalışmaktan müstağnidir. Bir aynanın ben aynayım demesine lüzüm yoktur. Her bakanın onda kendini görmesi ‘Ben aynayım’ demekten daha gerçek bir ifadedir. Maddi güzellik geçicidir. Her güzel şey, kendisini bozacak, harap edecek zamanın keskin kılıcını, naçar bir itaatle bekler. Seven için niçin olmaz. aşk için zorluk, aşk için muhal, aşk için olmaz yoktur.
Sevda zorluk tanımaz
İnsan belki kendinden kaçabilir lakin aşkından asla "şu halde nereye gitsem, nereye kaçsam seni de beraberimde götürmüş olacağım. Razı isen gidelim, ne sabahı, ne gecesi, ne ayı, ne güneşi olan bir aşk dünyasına doğru durmayalım gidelim"
Sevda zorluk tanımaz.o ne silah, ne tuzak, ne de ökse ile ele gelir. Aşk suyu, milyonlarca günahlıyı bir solukta yur yıkar. Her müşkülatı aşk kolaylaştırır, her düğümü aşk çözer.
Ağyarı yar eder
Aşk karşılık beklemez, bir adayıştır "Benim sevdam sevdiğimden karşılık bekleyecek kadar küçük değildir" Aşk bütün kuvvetlerin baş koyduğu tek secdegah öldüren, dirilten tek kuvvettir. Aşk her kaybı telafi eder, her eksileni ikmal eder, her şeyi bir eder, ağyarı yar eder.
Aşk bir yağmur tutulması, bir yürek yangınıdır. Aşk sözden çok haldir. "Eğer o beni sevmemiş olsaydı, bu yürekte yangın olur muydu? İşte içimin şu sönmeyen ateşi, onun bana seni seviyorum demesinden daha gerçektir"
Aşk bir sudur!
Anadolu hikayesinde anlatılan su hikayesi aşk sırrının anahtarı gibidir. "Bir gün balıklar toplanmışlar, demişler ki: Su, su derler, yalnız ismini işitiyoruz, kendini görmüyoruz. Nedir acaba? İçlerinden biri demiş ki, filan denizde uyanık bir balık vardır, gidelim de ona soralım, olsa olsa müşkülatımızı o halleder. Gidip de maksatlarını anlatıp, su nerededir. bize göster, dedikleri zaman o suyun olmadığı yeri siz bana gösterin diye cevap verir." İlahi aşk gibi mecazi aşkta o sudur.