- 542 Okunma
- 3 Yorum
- 0 Beğeni
A Ş K
‘’Hayır!’’ dedi kadın; ‘’Hayır! Hayır! Gidemezsin...’’Sesi içine yığıldı, kendi az önce parlattığı parkeye...
Haklıydı. Az mı emek vermişti. Nelerden vazgeçmemişti ki onun uğruna. Şimdi onun kendisinden vazgeçmesi, hazmı zor bir yemeği, her gün yemek gibi olacaktı belki de…
Hazmedememe olsaydı keşke tek düşüncesi. Ya üşüme? Nasıl ısıtacaktı yüreğini, kendini? Gece yattığında ayaklarının buz kesmesini, kimin teninde çözecekti? Yüreği, kimin yüreğinde eriyecekti? Ya da sabah mahmurluğunun şımarıklığını, hangi göğüs sahiplenecekti?
Artık kimin için vazgeçecekti kendine ait tüm zamanlardan? Vazgeçmişti çünkü. Bütün saatleri o olmuştu. Biri saati soracak diye korkuyordu çoğu kez. Çünkü ya O’nu biraz geçiyor, ya O’na yaklaşıyor, çoğu zaman da O oluyordu.
Kimin gözlerinde anlamlandıracaktı bedenini? Hangi göz, öylesi sevişebilirdi ki onunla? Sevişmenin sadece bakış olduğunu, gerisinin o bakışın sarsılışlarından öte olmadığını öğrenmişti onunla. Kim o sarsıntıyı yaratacak bakışlara sahip olabilirdi ki başka?
Onunla olmak adına çıktığı onca yolculuğa kiminle çıkacaktı? Gittiği onca mekânı nasıl unutacaktı? Nasıl yürüyecekti biri elini tutmadan? Ya o ne yapacaktı ellerini? Hangi ten anlamlanabilirdi ki bir daha ellerinde?
Kim anlardı bir daha onu, kime anlatabilirdi? Kim sevebilirdi onu bir bebek yumuşaklığında. Kim affedebilirdi bütün yaramazlıklarını?
Kim! Kim! Kim...
Dokunmaya kıyamadığı, doyamadığı bedenin, parkeye çarpan sesiyle, çevirdi başını adam. Gidiyordu evet. Gidecekti. Ama nasıl? Bıraktığı onca hüznü götürebilecek miydi? Taşıyabilecek miydi özlemlerini? Dayanabilecek miydi onsuz, anlamsız zamanlara?
Annesinden sonra güvenebileceği tek kadın olmuştu o. Öyle saf ve duru. Yalansız. Hangi kadın o kadar gerçek olabilirdi, o kadar naif? Hangi kadına sunabilirdi, hangi kadın dokunabilirdi yüreğine, hiç acıtmadan?
Kimin sesinden dinleyecekti en güzel aşk şarkılarını? Şiirler kime yazılacak, kime okunacaktı mum ışığında? Kadehini kime kaldıracak, kiminle ayılacaktı yeni bir sabaha? Sevişmeden sadece sarılarak aldığı hazzı, hangi kadın yaşatacaktı bir daha ona?
Kim kabul edecekti, eskiden kusur sandığı, onunla anlamsızlaşan, hatalarını, zayıflıklarını, eksik yanlarını? Ya unuttuğu ezberler? Tekrar hatırlamak zorunda mı kalacaktı? Kim o kadar özlenebilir, kime onca gözyaşı dökülebilir, kim onu bu kadar hak edebilirdi?
Kim! Kim! Kim...
A dam acıyla yaklaştı
Ş aşkındı
K adın cansızdı
A dam sarmaladı
Ş ans mıydı
K adın gözlerini araladı
A dam baktı
Ş anslıydı
K adın anladı
A şk
Ş aşırtmadı
K azandı...
YORUMLAR
Bahar Hanım Nasılsın,
Güzel bir yazı olmuş çok beğendim, Haddime değil ama keşke biraz daha çalışıp öykü haline getirseydin..
Selamlar
bahar_kızıltan
Merhabalar Abdullah Bey
Teşekkürler ziyaretiniz için.
Sevgiler...