Siyaset = Hırsızlık, eşkiyalık, dolandırıcılık, vurgunculuk. Hangi sözlükte başka bir şey yazıyorsa, günümüz için külliyen yalan, yanlıştır ! Ne düşman, ne terörist ne de başkası. En büyük hain, yazıda sözü edildiği şekilde ülke topraklarını talan eden / ettiren siyasiler ve onların yandaşlarıdır. Vebali de onları destekleyen, iş başına getiren, seçen ve savunanlarındır.

Sanane Büyükharman,
Sanki Türkiye'nin hertarafı seninmiş gibi savunuyor, koruyorsun
Lütfen olup bitenlere karşı duyarlı olun diyorsun.
Sanane, senin bir maaşın, bir de evin varsa sesini kes otur.
Millettin çoğunluğu bu zihniyette...
Ege'de... orman yanıyormuş, yerine binalar dikiliyormuş banane, ben Ege'de yaşamıyorum ki diyor. Ege'nin güzelliklerinden ben faydalanamıyorum ki, iyi olmuş yansın kurusun banae diyorlar. Biz öyle bir toplum olduk ki, azcık tuzun kuruysa senden başkası senin ilgilendirmiyor. Buna ülke toprakları da dahil.
Adam diyor ki, gardaşım ülke nasıl bölünüyor, ülkenin neresi satılıyor, Elazığ'da, Konya'da, İstanbul'da, İzmir'de yerinde duruyor. Aha bizim köşedeki P.T.T binası da yerinde, hergün fatura yatırıyorum. Gardaşım yönetimi kötülemek için elinizden geleni yapıyorsunuz diyor. Çünkü adam satın alınmış, hem de kurtlu nohuda, bitli pirince, torba torna kömüre. Bu şekilde konuşması gerekiyor.
Adam okumamış, cahil, ne haber dinliyor, ne gazete okuyor, tabiki ülkeden de haberi olmaz. Cahillik bencilliği artırır, toplumun çoğu cahil, dolayısıyle de çoğu bencil ve hain. Belgeler de toparlasan, gözlerinin içine içine de belgeleri soksan yine tın tın tııııııııııın...
Benim olmayan, ya da bende olmayan, sende de olmasın. Benim denizim, benim sahilim, benim ormanım yok, senin neden oluyor. Sen de bana benze diyor... Sen de benim gibi sürün diyor. Belki de haklılar. Çünkü asırlardır ülkeyi yönetenler büyük şehirlere hizmet ettiler, çünkü bu toplumda ye kürküm ye zihniyetiyle yaşayan zenginler yetiştirdiler. Ülkenin kırsal kesimlerinde çocukların hangi şartlarda okuduklarından kimin haberi var. Büyük şehirlerde her köşe başında bir cami olduğu biliniyor. Peki Ülkenin kırsal kesimlerinde okul var mı yok mu, onu bilen var mı, ya da bu kimsenin umrunda mı.
Bu toplum da banane-ci-lik var ya, sorun bu işte...
Kadın ezilmişliğini yazarsın, tuzu kuru bir kadın çıkar o yazının altına, kadınlar hertürlü haktan yararlanıyor, yok böyle birşey der, ve yazının içine eder batırır. Böyledir bu toplum.
Sadece tedavisi olmayan kronikleşen bir hastalığımız var, eğer kişi yenilikçi değilse, senden de, toplumdan da, ülkesinden de bir yenilik beklemiyor. Bana değmeyen yılan bin yıl yaşasın diyor.
Ülke yanıyor,toplum duyarsız kalıyor, orman yangınını kim takar orasına burasına...
Din-dil-ırk ayrımın yaşandığı bu toplumda olumsuzlukların kolay kolay çözüleceğini sanmıyorum. Çünkü zaman, din-dil-ırk-mezhep-toprak-bayrak vs.. üzerinden nemalanma zamanı
Saygılar

Müsadenizle tarafından 12/4/2010 3:58:00 PM zamanında düzenlenmiştir.

Güzel bir üslup ve farklı bir anlatımla yazıyı daha bi anlamlı kılabilirdiniz ama maalesef isbatı mümkün olmayacak iddialarda bulunmuşunuz...

1- Ormanlar kasıtlı yaktırılıyor... Eğer bu konuda bir şey biliyorsanız vatandaş olarak adli mercimelere bunu isbatı ile bildirmelisin, bildiğinizde halde bildirmemiş olmanız bile şu an ki yasalarımıza göre suç olduğunu hatırlatmak isterim.

2- Vatan toprağı satılıyor... Bu ibare akla gayri meşru olan bir satışını anımsatıyor, kime satılıyor ? kendi vatandaşına mı, bence evet, burada normal olmayan nedir anlamış değilim..

3- Benim düşmanım vatanımı elimden alandır... Bu söz başlı başına handikap zaten, vatan elden mi gidiyor ? abartılı ve hadikap dolu sözler ama aslı olmayan abartılar olarak görüyorum bu sözlerinizi..

4- Ya da köpekleşme... Bu söze yorum yok zaten...

5- Yalan, talan, haksızlık...vs... Bu kısım zaten okununca nasıl bir psikoloji yazıldığını ortaya koyuyor..


Umudumuz şudur ki, vakit ayırıp okuduğumuz ve düşüncelerini belgelere dayandırarak haksızlık, yağma, talan ve vatanı satanlar varsa isbatlı bir şekilde ortaya konmasıydı ama maalesef dediğim gibi sadece karalama ve siyasi rant mücadelesinin bir türü gibi duran yazınıza üzülerek katılmıyorum...

Yorum hakkımı kullandığımı da ifade eder, saygılarımı sunarım..


sevgiyle kalın..

kalemin sürekli yazsın gardaş....sağolasın varolasın...bir ara uyanmıştım bu yazıyı gördüm okudum ama şimdi yine uyuyacağım.....horrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrr....