Dünya dönüyor, yaşam devam ediyor

• 18 Ekim 2007 Perşembe 15:03:44

Bir zamanlar ANAP diye bir parti vardı.
Hani merhum Özal’ın kurduğu… 1983 genel seçimlerinde, 1984 yerel seçimlerinde, 1987 genel seçimlerinde ortalığı kasıp kavuran, müthiş oy farkıyla tek başına iktidar olan, yerel yönetimlerin büyük çoğunluğunu kazanan…
Sonra Yıldırım Akbulut ve Mesut Yılmaz’ın genel başkanlığında yavaş yavaş düşüşe geçen…
Şimdilerde, adı sanı duyulmayan, varlığı yokluğu belli olmayan…
Haberi olan var mı, nerdedir bu parti, ne yapar?
Yine bir zamanlar DYP diye bir parti vardı.
Süleyman Demirel’in yasaklı ve tutuklu günlerinde Zincirbozan’dan kurdurduğu… Hüsamettin Cindoruk’un dişiyle tırnağıyla var ettiği… Demirel’i 1991’de başbakan yapan, sonra da Çankaya’ya taşıyan… Çiller’i 2 kez başbakan yapan.
Gören bilen var mı, nerdedir bu parti. Genel başkanı kimdir, siyasi faaliyetleri devam ediyor mu?
* * *
Türkiye, aylardır sınır ötesi harekatı konuşuyor. Sonunda hükümet, Meclis’ten tezkereyi de aldı.
Türkiye’nin yarısı harekattan yana; yarısı karşı… Ne getirir, ne götürür, ne kazandırır hesapları yapılıyor. Bir yandan Türkiye’de 23 yıldır süren terörün Kuzey Irak’tan kaynaklandığı, Kandil Dağı’ndan beslendiği ve harekatla örgütün lider kadrolarının ve mühimmat-teçhizatının yok edilebileceği söyleniyor. Diğer yandan da, bu harekatla Kuzey Irak’ta yaşayan tüm Kürtler’in zarar görebileceği ve PKK’nın yanına itileceği, dolayısıyla da bu harekatın tehlikeli bir pusu olduğu dillendiriliyor.
Yani Meclis’ten izin alan hükümet, bu harekatı yapmazsa, siyasi faturası ağır olur mu? Yaparsa, dibi belirsiz bir kuyuya girilir, sonuçları terörü bitirir mi, yoksa daha mı güçlendirir kimse net olarak göremiyor.
* * *
Ve Bush diyor ki: „Sınır ötesi harekat Türkiye’ye hiç bir şey kazandırmaz. Terörü bitirmez….“
“Kazandırır ya da kazandırmaz, Amerika’yı ne ilgilendirir; şehit olan askerler, bizim çocuklarımız, canı yanan bizim kardeşlerimiz, yüreğine ateş düşen bizim analarımız. Amerika kendi işine baksın, biz özgür bir ülkeyiz ve kararımızı kendimiz veririz, sen kim oluyorsun?” diyebiliyor muyuz. Asıl sorun burda.
* * *
Pazar günü bir referandum yapılacak. 2 gün kalmasına karşın, ülkede bir referandum havası yok. Vatandaşın büyük bir kısmı hiç ilgilenmiyor. Referanduma 5-6 gün kala maddeler değiştirildi. Gümrüklerde aylardır kullanılan oylar, 11. cumhurbaşkanını halk seçsin mi sorusu içindi, yapılan değişiklikle 12. cumhurbaşkanını halk seçsin mi diye soruluyor. Oy kullanacak halkın büyük bir çoğunluğu referandumun amacını, hedefini, ne kazandıracağını bilmiyor. En az 100 trilyon lira boşa gidecek…
Anlamsız bir oylama… Şahsen ben oy kullanmayacağım. Kullanacak olanlara da “hayır”lı olsun.