- 501 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
DEVİR DEĞİŞTİ
Devir değişmiş sahiden… Erkekler ile Kadınlar rol değiştirdiler… “Kaçan kovalanır…” hesabıyla hareket eden kadınların sayısı, “Kaçan Kovalanır ise bak ben de kaçıyorum…” diyen erkeklerin sayısından daha az…
Artık erkekler kaçıyorlar, bayanlar kovalıyorlar aşk bile yakalamaca kovalamaca oyununa dönmüş durumda… Hiç kimse gerçekten sevmiyor, sadece sahiplenilmek- sahiplenmek ihtiyacındalar…
Sobelenip, sobeleyince her şey bitiyor… Artık hiçbir duruma şaşıramıyor insan, nasıl olsa devir değişmiş diye bakıyorsunuz…
Yarın öbür gün, “Evlenmeden olmaz, başlık parasını getir beni al…” sözlerini erkekler kullanmaya başlayacaklar.
Bunları okuyan baylar, bana kızabilir, şiddetle karşı çıkabilirler doğruluğunu savunduklarımdan vazgeçeceksem niçin yazıyorum ki, neden yazarım?
Artık erkekler sahiplenmek değil; sahiplenilmek istiyorlar… Evliliğe sıcak bakmıyorlar, korkuyla yaklaşıyorlar, mücadele eden erkek sayısı çok az…
Bayanlar kendilerinden, yaşantılarından feragat eder oldular, bayanlar mücadele eder oldular…
Artık erkek; kadın mücadele ediyorsa onun için, “Beni seviyor…” diyor.
Kadın mücadeleden yenik düşmezse kazandığı erkek için “Kazandım, o da beni seviyor…” hesabıyla zafer bayrağını kaldırıyor.
Sevdiği kızın elinden tutup, ömrünün sonuna kadar seveceğini söyleyen erkek sayısı azaldı…
Bayanlar bir şeyler için söz verir oldular, bayanlar ne istediklerini gerçek anlamda bilir oldular, erkekler bugünün yarını da var hesabıyla hareket ediyor…
Artık erkekler “Kariyeri olsun, bir işi olsun, benim elime bakmasın…” düşüncesiyle hareket ediyor…
Devir değişti sahiden… Artık erkekler geçmişteki aşklarını unutmak için yeni bir ilişkiye başlıyorlar, bayanlar ise sevilme ihtiyacı duyduğundan…
Yalnızlık ile sevilme ihtiyacı bir arada barınabilir mi hiç? Hiçbir koşul, hiçbir şart olmadan birbirlerine giden, birbirlerini seven insan sayısı da az…
Artık bayanlar erkek gibi; erkekler de bayan gibi davranmaya başladılar. ‘Piercing’ takıp, pantolon giyen, elinde sigarası erkek gibi davranan bir sürü genç kızımız var.
Çünkü korunma ihtiyacı hissediyorlar, kendilerini koruma telaşında başka çarelerinin olmadığını düşünüyorlar belki de…
Artık erkekler kaçıyorlar, ne istediklerini bilmiyorlar, bilseler de söylemiyorlar, mücadele etmeyip karşı tarafın el uzatmasını bekliyorlar belki de reddedilme korkusuyla…
Genç kız çocuk severse, bunun hayalini kurarsa “Evlenme meraklısı” deniyor. Erkek çocuk ister, severse “Bundan iyi baba olur…” deniyor.
Dostluklar eşit değil, aşklar eşit değil, sevgiler eşit değil… Barış ile Savaş bile eşit değil, herkes bölündü ikiye…
Korkuyorum, yarın ne olacak diye merak eder olduk artık… O yüzden genç yaşıma rağmen eski 45likleri dinliyorum, eski Türk filmlerini bıkmadan izliyorum, o yüzden eski aşklara, dostluklara imreniyorum…
Çünkü bizde bunlar kalmadı artık, bunu açık yüreklilikle söyleyen insan sayısının bile az olduğunu biliyorum… Ağırdan satma modeli bayanlar için eskidi, onların yerlerini beylerimiz aldı…
Kız her türlü ağırdan satma yöntemine rağmen ona gidiyorsa, seviyordur…
Kadının, vazgeçme lüksü yoktur erkeğin düşüncesinde; kadın vazgeçmişse gardını alır erkek, gururlanır, kibirlenir.
Kendisine dönüp bakmaz ki… Neden vazgeçti sevmediğinden mi, yorulduğundan mı?
Erkek düşmanı değilim, her konuda bayanları da haklı görmem…
Sadece geçmişteki duyguların yitip gittiğine üzülüyorum, onlar bir daha geri gelmeyecekler…
Sevdiği için ölen insan yerine; sevdiğiyle ölen insan makbuldür…
Beraber gidebilmeliler ölüme, o yüzden Leyla ile Mecnun, Ferhat ile Şirin, Kerem ile Aslı ve daha niceleri bu kadar çok sevilir, bu kadar çok anılır oldular çünkü bizler hiçbir zaman o şekilde sevdalanamayacağız…
Bizim aşklarımız yakalamaca, kovalamaca, ebelemece, sobelemece ile sınırlı kalacak…
Kim daha önce yorulursa o pes edecek, hepsi bu…
Dostluklarımız da kim ihanet ederse onun elinden son bulacak, kimse kimseyi dinlemeyecek ki dinlemiyor da zaten…
Eski bir tanıdığım; insanlar işlerine geleni duyar, işlerine geleni görür, işlerine geleni anlarlar demişti… O zaman anlamamıştım ne demek istediğini, şimdi çok iyi anlıyorum.
Sizde işinize geleni alın buradan, ya da hiçbirini almayıp eleştiri yağmuruna tutun…
Ya da susun…
Seçim sizin…
Dilara AKSOY
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.